15 Haziran 2022 tarihinde Avrupa’da tedavi görürken şehîd düşen Komutan Fazıl Botan’ın Rojava’daki mücadele arkadaşı Şervan Sason, “Tüm savaş cephelerinde komutanlık yaptı. Taktik, stratejisi, yaşamıyla komutanımız oldu. Ondan çok değerli tecrübeler ve dersler edindim. Hepimizin komutanıydı. Döneminin zafer komutanıydı. YPG’nin tüm savaşçıları da onun takipçisi oldu” dedi.
Halk Savunma Birliği (YPG) Cizre Bölgesi Komutanlarından Şervan Sason, Rojava’da birçok cephede savaştığı Komutan Fazıl Botan’ı, yaşamını, mücadelesini ve öncülüğünü ajansımıza anlattı.
Sason, Komutan Fazıl Botan şahsında devrim şehitlerini anarak başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tarihte bazı anlar vardır ki her zaman insanın önüne çıkmaz. Ama o anlar geldiğinde de insan en doğru ve iyi yöntemle dahil olarak bu anlarda başarılı olmalıdır. Heval Fazıl’ın şahsında gördüğümüz buydu. Tarihi bir anda, önemli bir süreçte birbirimizi tanıdık. Bir halkın kaderini belirleyen tarihi bir dönemdi. Bir devrimin kaderi yazılıyordu.
‘ATEŞTEN BİR SÜREÇTE CEZAA’DA TANIŞTIK’
Ateşten bir süreç olduğunu söyleyebilirim. Özellikle Rojava olmak üzere Ortadoğu’nun tamamında büyük karşıt savaşlar yaşanıyordu. Büyük acılar vardı. Katil ve terör güç DAİŞ tüm insanlığa saldırıyordu. Büyük saldırılar düzenlenmiş ve büyük katliamlar gerçekleştirilmişti. Şengal saldırısının ardından DAİŞ tüm gücüyle yönünü Rojavayê Kurdistan’a vermişti. Tüm bölgeyi işgal etmek istiyordu. YPG bu tarihlerde askeri ve teknik açılardan o kadar gelişmemiş olsa da ideolojik fikir ve inanç temelinde bu karanlık güce karşı muazzam bir direnişi geliştirdi. Heval Fazıl’la tanışmamız da bu süreçte oldu. DAİŞ’in saldırıları zirveye ulaştığı bir dönemdi. Ortadoğu’daki tüm güçlere karşı savaşıp istediklerini elde edebiliyorlardı. Böylesi bir süreçte birbirimizi tanıdık. Cezaa’ya dönük saldırıların olduğu dönemde birbirimizi tanıdık.”
Şervan Sason, Cezaa bölgesindeki mücadele ve Komutan Fazıl Botan’ın etkisinin ne olduğu sorumuzu ise şöyle yanıtladı:
‘TAKTİK VE STRATEJİSİYLE DAİŞ’İ SARSTI, KIRDI’
“Şengal’e saldırının ardından DAİŞ tüm gücü, tekniği, tank ve topuyla Cezaa bölgesine saldırdı. Saldırılar öyle bir boyuttaydı ki eğer başarılı olsalardı tüm Rojava’yı etkileyecekti. Onun için de Cezaa’nın çok hassas bir kritik nokta olduğu söylenebilir. Heval Fazıl, bu cephenin sorumlusuydu. Cezaa cephesinin tamamını Heval Fazıl koordine ediyordu. Biz de Qamişlo gücü olarak sürece dahil olduk. Biz Heval Fazıl’ı orada gördük, tanıdık. Onunla birlikte birçok şeyi tanıdık. Bu savaşta Heval Fazıl’dan çok değerli tecrübe, büyük ders aldım. Hakikaten Heval Fazıl bu savaşta büyük rol oynadı. Cephe komutanıydı. Hepimizin komutanıydı.
Heval Fazıl’ın bilgi düzeyi, o dönem geliştirdiği taktik ve stratejisi, DAİŞ sistemini yıktı. DAİŞ’in kazanma inancını sarstı, kırdı. Hatta çok iyi aklıma geliyor ilk gün DAİŞ’in arkadaşların bazı noktalarına saldırıları olduğunda birçok nokta ellerine geçmişti. Ancak Cezaa merkezine kurdukları mevzilerle ilerlemelerinin önünü aldılar. Sonrasında da ellerine geçen noktalar çetelerden temizlendi. Büyük moral, umut ve adeta her istediğini elde edebilecek hayaline kapılan DAİŞ, Cezaa’da istediği gibi ilerleyemeyince büyük kırılma yaşadı. Hatırlıyorum, DAİŞ cihazlarını dinliyorduk. DAİŞ emirleri birbirlerine, “Musul’u 6 saatte aldık. Binlerce tank ve topa el koyduk. Binlerce askeri yenerek Musul gibi bir kenti 6 saatte ele geçirdik. Nasıl oluyor da siz o kadar güç ve ağır silahla bir köyü PKK ve YPG’den alamıyorsunuz” diyordu. Heval Fazıl’ın orayı koordine ettiğini ve savaştığını anlamışlardı.”
‘DEVRİME BÜYÜK EMEK VERDİ, HEPİMİZ ONA BORÇLUYUZ’
“Heval Fazıl, özgür Kurdistan dağlarından destek vermek için Rojava Devrimi’ne katılmıştı. Tecrübeleriyle DAİŞ’e karşı büyük kazanımlar elde edilebilmesini sağladı” diyen Şervan Sason devamla şunları kaydetti:
“Heval Fazıl için birçok şey söylenebilir. Ama tüm kelimeleri bir araya getirerek bir cümle dile getirilecekse Rojava Devrimi ve tüm insanlığın Heval Fazıl’a borçlu olduğu söylenebilir. Heval Fazıl gibi komutan ve savaşçıların borçlusudur. Çünkü DAİŞ, her halkın, tüm insanlığın düşmanıydı. Tüm insanlık değerlerini katlediyor, ortadan kaldırıyordu. İnsanlığa saldırıyordu. Heval Fazıl gibi komutanlar bunun önünü aldı. DAİŞ’in hedeflerini ve saldırılarını boşa çıkarttı. Heval Fazıl’ın devrimde verdiği emek bizim için çok büyük bir değerdir. Onunla kalmak, cephede mücadele etmek, birlikte yaşamak, arkadaşlık yapmak bizim için büyük onurdur. Onun iddiası ve kararlılığı bugüne kadar da bizi güçlü kılıyor. Moral veriyor, işgalci saldırgan düşmana karşı zafer ve inanç ruhuyla direnmeyi ve mücadele etmeyi gösteriyor. Hakikaten Heval Fazıl bize birçok şey kazandırdı. Düşmana da birçok şey kaybettirdi.”
‘DÖNEMİN VE ZAFERİN KOMUTANIYDI’
Şervan Sason, tüm cephelerde öncülük yapan Şehîd Fazıl’ın yaşamıyla da herkesi etkilediğine işaret ederek, “Rojava’ya gelişi ve yaralanması arasında çok uzun bir süre olmasa da onun varlığının emsali yoktur. Hepimiz bunun şahidiyiz. Tüm cephelerde savaşlarda yer aldı, öncülük yaptı. Bir anını bile boşa geçirmedi. Tüm savaş cephelerinde komutanlık yaptı. Heval Fazıl’ın bulunduğu, komutanlık yaptığı hiçbir cephede bile düşmanın küçük bir başarıyla bile sevinci olmadı. Dönemin ve zaferin komutanıydı. YPG’nin tüm savaşçıları da onun takipçisi oldu. Büyük sevgiyle Heval Fazıl’ın takipçisi olundu. Gönülden takip, sevgi ve inanç vardı. Bu zaferlerde bunun sonucunda elde edildi. Sadece askeri açıdan da değil yaşamsal konuda da oldukça etkiledi. Duruşu, mütevazılığı, arkadaşlarla sohbeti, sevgisi, halk ve arkadaşlık ilişkileri… Ülkesine aşıktı” vurgusunda bulundu.
‘HİÇBİR ZAMAN UNUTULMAYACAK, NİHAİ ZAFER ELDE EDİLECEK’
“Heval Fazıl’ın yaralanması ve şehadeti bizim için büyük bir hüzün ve acı” diyerek duydukları acıyı da paylaşan YPG Komutanı Şervan Sason, devrim şehitlerinin izinde olmayı sürdüreceklerinin altını çizerek konuşmasını şöyle sonlandırdı:
“Büyük bir kayıptı. Arkasında çok çalışkan ve atik savaşçılar bıraktı. Bu devrim için güçlü komutanlar yarattı. Heval Fazıl’ın bu nihai zafer günleri görmesi gerekirdi. Bu bizim için daha büyük hüzün ve acıdır. Çünkü Heval Fazıl tüm yaşamını halkına ve devrime adadı. Heval Fazıl, bu günleri görmeliydi. DAİŞ’in tamamen yıkıldığını görmeliydi. Heval Fazıl’ın devrim için verdiği çaba ve emekler hiçbir zaman unutulmayacak. Komutanımız Heval Fazıl’ın izinde olacağız. Onun izinde devrimin tüm çalışmalarına katılacağız. Tüm devrim şehitlerine nihai zaferi alacağımızın sözünü vermişiz. Amaç ve mücadele bayraklarını zaferle taçlandıracağız. Bu doğrultuda sözümüzü yineliyoruz ve kazanacağız.”