Amed'de 20 Eylül 1992 tarihinde Türk devleti tarafından katledilen Kürt Yazar Musa Anter (Apê Musa), Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Sitîlîlê köyünde bulunan mezarı başında anıldı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) tarafından düzenlenen anmaya, Anter’in ailesi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Parti Sözcüsü Ebru Günay, milletvekilleri Pero Dündar ve Hasan Özgüneş, görevden alınan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Ahmet Türk ve Figen Altındağ, DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP), Kürt gazeteciler, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, '90’lı yıllarda katledilen Gazeteci Hüseyin Deniz’in ailesi ile çok sayıda yurttaş katıldı. Anma öncesi heyet, Apê Musa’nın müzesini ziyaret etti.

ZAMAN AŞIMINA TEPKİ

Saygı duruşuyla başlayan anmada konuşan Dicle Anter, babasının ölümünün üzerinden 30 yıl geçtiğini belirtti. 30 yıldır davanın sürdüğünü söyleyen Anter, “Yarın bir kez daha dava duruşması var. İnsanlığa karşı suçların zaman aşımı yoktur. Apê Musa’nın ve binlerce kişinin devletin eliyle katledilmesi affedilemez. Bu suçlarda zaman aşımı kabul edilemez. Demokrasi, adalet istiyoruz. Bunlar sağlanırsa, insanlığa karşı suçlar da ortadan kalkar” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmelerini aktaran Anter, helalleşmenin Apê Musa ve faili meçhul cinayetlerde faillerin ortaya çıkarılmasıyla olabileceğini ifade etti.  

'ÖZGÜR BASINI DURDURAMADILAR'

DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, "Apê Musa’nın kalemini kırmak istediler. Ama ardılları, o kalemi alıp, bu halkın sözünü söylemeye devam etti. Tutuklamalar, katletmeler, bombalamalar özgür basın geleneğini durduramadı. Bundan sonra da durduramayacak. Apê Musa’nın ardılları olarak onun kaldığı yerden bu yürüyüşe devam edeceğiz. Bir kez daha mezarı başında sözümüzü yineliyoruz” diye belirtti.

BULDAN: MÜCADELESİNE SONUNA KADAR BAĞLI KALACAĞIZ

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, şunları söyledi:

“Bugün mezarı başında sevgili Apê Musa’ya bir kez daha Allah’tan rahmet, ailesine, arkadaşlarına, yoldaşlarına sabır diliyorum. 30 yıl önce bugün Apê Musa katledildi, bir kez daha 30’uncu yılında Apê Musa’yı anmak için bir araya geldik. Apê Musa’nın kalemi adaletten hiç şaşmadı. Apê Musa’nın kalemi hakikatten hiç şaşmadı. Barışı yazdı, kardeşliği yazdı, hakikati yazdı, gerçekleri açığa çıkarmak için mücadele etti. Apê Musa’nın bilge kişiliği, duruşu, direnişi ve mücadelesi Kürt halkının hafızasından asla silinmeyecek. Aradan 30 yıl değil, nice yıllar geçse bile Kürt halkının hafızasında Apê Musa bilge kişiliğiyle, çınar kişiliğiyle hep hatırlanacak.

Apê Musa gazeteciydi, Apê Musa’nın kalemi bu ülkede barışı savunmak için hep yazdı. O günden bugüne özgür basın hiç susmadı. Gerçekleri açığa çıkarmak için bugün aynı şekilde devam ediyor. Çünkü onun bıraktığı miras, bugün özgür basın tarafından devralındı, hayata geçiriliyor. Apê Musa’yı katledenleri elbette tanıyoruz. Bu isimler tanıdıktır, bilinen insanlardır. Ancak aradan bu kadar zaman geçmesine rağmen ne bir tutuklama, ne farklı bir soruşturma yapılmadı. Bir itirafçının ifadesinin alınmadığı gerekçesiyle 30 yıldır dava devam etmektedir.

Yarın Apê Musa gibi bir çınarın davasının karar duruşması var. Ancak biz bu ülkede adaletin olmadığını biliyoruz. Biz bu ülkedeki savcıların, bu ülkedeki hakimlerin Saray’a bağlı çalıştığını da biliyoruz. Kendi vicdanlarının sesini dinleyecek savcıların olmadığını da biliyoruz. Yarın ki duruşmadan kararın nasıl çıkacağını da elbette tahmin ediyoruz. Ancak şunu bilsinler ki Musa Amca’nın mücadelesi devam ediyor, devam edecek. Biz kapatmadıkça bu defter asla kapanmayacak. Bilinsin ki Kürtler öldürüldükçe tükenmeyecekler. Apê Musa her zaman söylerdi bu lafı, ancak ona söz veriyoruz biz tükenmeyeceğiz. Onlar öldürdükçe tükenecek ama Kürtler tükenmeyecekler. Dolayısıyla Musa Amca’ya bir kez daha mezarı başında söz veriyoruz. Senin yazdığın, senin çizdiğin, senin savunduğun, mücadele ettiğin her şey hayata geçecek. Arkanda bıraktıkların tarafından bunlar hayata geçirilecek.

Musa Amca’nın elbette mücadelesini yürütecek milyonlar var. Bugün mezarı başında onu anıyoruz. Ancak şunu biliyoruz ki ona milyonlar sahip çıkıyor. Tıpkı Ferhat Tepe’nin, Mehmet Sincar’ın, Vedat Aydın’ın, bugün faili meçhul dediğimiz ancak faillerini bildiğimiz bütün insanlarımızın karşısında bir kez daha söz veriyoruz. Sizleri asla unutmayacağız, sizlerin mücadelesine sonuna kadar bağlı kalacağız. Bir kez daha hem ailesine hem yoldaşlarına, arkadaşlarına hem başsağlığı dileklerimizi hem de adalet ve hukuk mücadelesinin bundan sonra da devam edeceği sözünü veriyoruz. Yarınki duruşmadan hiçbir şey beklemediğimizi ifade ettik ancak bu mücadele bizlerin, ailesinin, arkadaşlarının, ardıllarının mücadelesi, elbette bu ülkede devam edecek. Saygıyla, özlemle, minnetle, şükranla bir kez daha anmak istiyorum.”