'Dağlara ulaşmamızda katkısı büyüktü'

Şoreş Amed'i anan mücadele yoldaşı Merwan Ulaş, "Cesur bir yiğitti. Zindandayken bir dakikasını boşa geçirmezdi. Firarda ve dağlara ulaşmamızda katkısı çoktu" dedi.

Birlikte Amed Zindanı’ndan firar ederek Kürdistan dağlarına ulaşan Merwan Ulaş, şehadetinin yıl dönümünde mücadele yoldaşı gerilla Şoreş Amed’i (Devrim Kavak) andı.


Ulaş, “Heval Şoreş’i burada da gördüm. Arkadaşlar kendisinden bahsediyor ve 'Mazlum Doğan gibiydi' diyordu. Geleceğin Mazlum Doğan’ıydı, öyle bir arkadaştı. Okuyordu, araştırıyordu, aydındı ve pratikçiydi. Hiç durmazdı, sürekli okurdu. Biz çıktığımızda, bu yaşadıklarımızı heval Şoreş yazsın dedik. Hitabeti çok güçlüydü, bilgisi çoktu, tarihsel, felsefi ve sosyolojik bilgi düzeyi yüksekti. O yüzden, heval Şoreş yazsın dedik" dedi.

'GÖZÜ KARA BİR YİĞİTTİ'

Ulaş, şunları da anlattı:

"Çok cesurdu. Cesareti yüksekti. Zaptedilemez gözü kara bir yiğitti. Mesela zindandayken bir dakikasını boşa geçirmezdi. Sürekli okurdu, okudukça yazardı ve yine okurdu. Bazıları var ki, zindanda teorisi geliştikçe lafazanlaşır, ama o öyle değildi. Anladığını pratikleştirirdi. Fazla konuşmazdı, mütevazıydı, bulunduğu her ortamı etkilerdi. Kaldığı Bergarê alanında tüm gençler ondan etkilenmişti, arkadaşların kendisi bunu dile getiriyordu. Biz de kendisine bu gözle bakıyorduk. Çıkarsak, hem ideolojik hem de pratik olarak partiye çok fazla faydası olur, diyorduk.”

'DAĞLARA ULAŞMAMIZDA KATKISI ÇOKTU'

Merwan Ulaş, Şoreş Amed'i anlatmayı şöyle sürdürdü: "Hep pratikte kalmıştı. Mêrdîn’de yanımızda katılmıştı, o zaman kendisini zorla Başûr’a gönderdik. Başûr’da bir iki sene kalmadan, eğitimini aldıktan sonra hemen Erzurum’a geçmişti. Oradan da vurup İstanbul’a gitmişti. Biz zindandan çıkıp dağlara ulaştığımızda, bu sefer de dayatmada bulunup Ege’ye gidelim, diyordu. Çok zengin bir birikimi, bilinci vardı. Zindandan beraber firar ettiğimiz bir arkadaştı. Bu firarın gerçekleşmesinde, dağlara ulaşmamızda ve buraya gelmemizde onun duruşunun katkısı çoktu.”