HPG, Zinar Amed'i saygıyla andı
Muş'ta şehit düşen Zinar Amed’i saygıyla anan HPG, “Öncü bir militan ve komutan olan Zinar yoldaşımız sergilediği pratiğiyle bunu gösterdi ve son nefesine kadar Zîlan çizgisinde fedaileşmeyi esas aldı” dedi.
Muş'ta şehit düşen Zinar Amed’i saygıyla anan HPG, “Öncü bir militan ve komutan olan Zinar yoldaşımız sergilediği pratiğiyle bunu gösterdi ve son nefesine kadar Zîlan çizgisinde fedaileşmeyi esas aldı” dedi.
HPG Basın İrtibat Merkezi açıklamasında şunlar belirtildi:
“27 Kasım 2018 günü Mûş Milazgîr’de düşmanla yaşanan çatışmalarda ağır yaralanan Zinar yoldaşımız, düşman eline geçmemek için şehadete yürüdü. Teslimiyetin ihanetle farksız olduğunu bilen ve Apocu bir militan olarak asla insanlık düşmanı işgalci Türk ordusuna teslim olmayı kabul etmeyen Zinar yoldaşımız, gerillanın fedai direniş çizgisine bağlı kalmayı başardı. Yaşamı, mücadelesi ve savaşı ile fedailiğin eşsiz örneklerinden olmayı başaran Zinar yoldaşımız, Devrimci Halk Savaşımızın da öncü bir komutanı olarak mücadele tarihimizdeki yerini aldı.
Zinar yoldaşımız gibi değerli bir militanı yetiştirerek halkımızın özgürlük mücadelesine kazandıran değerli ailesi başta olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.
Zinar Amed yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Zinar Amed |
Zinar yoldaşımız, Kurdistan Özgürlük Mücadelemizde sembolleşen ve bir direniş kalesi olan kadim Amed şehrinde Kürtlük değerlerine bağlı yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin yurtsever olmasından ötürü Zinar yoldaşımız da Kürt kültür ve gelenekleri ile büyüdü. 90’lı yıllarda Hareketimizin etki alanı Bakurê Kurdistan’da geniş bir alana yayıldı, halkımız tarafından benimsenerek serhildanlarla taçlandı. Bu uğurda verilen emsalsiz bedel ve şehadete halkımız sahip çıktı. Faşist, soykırımcı ve sömürgeci Türk devletinin ordusu gerilla savaşı karşısında yenilince emperyalist güçlerin desteğiyle Bakurê Kurdistan’da özel savaş konseptiyle yeni işgal operasyonları başlatıldı. İşgalci Türk ordusu bu operasyonlarında insanlık dışı uygulama ve kontra faaliyetleriyle binlerce yurtsever insanımızı katletti. Sağ kalanların da evleri, köyleri yakılarak yerinden yurdundan edildi. Hareketimizi küçüklüğünden tanıyan Zinar yoldaşımız, o yıllarda babası ve abilerinin sürekli tutuklanmaları ve baskılara maruz kalmaları nedeniyle erkenden işgalci Türk devlet gerçekliğiyle de tanıştı. Tüm bu baskılar ve beraberinde köylerinin yakılması Zinar yoldaşımızda işgalcilere karşı büyük bir kin ve tepkiye neden oldu. Dilimizin ve kültürümüzün yasaklı olması hatta varlığımızın büyük tehlikelerle yüz yüze olduğunu fark eden Zinar yoldaşımız, sömürgecilerin okullarında okunmayı ve kendine ihanet ettirilerek yaşamayı reddetti. Zinar yoldaşımız, buna layık bir duruş ve anlayış sahibi olmak için kendini geliştirmekten geri durmadı. İçinde bulunduğu politik ve yurtsever ortamın da etkisiyle Zinar yoldaşımız çeşitli çalışmalarda yerini aldı. İşgalciliğe karşı mücadele edilmeksizin varlığını korumanın ve özgürlüğünü elde etmenin mümkün olmadığını fark eden Zinar yoldaşımız, mücadelesini milislik yaparak daha da büyüttü. Zinar yoldaşımızın çalışmalardaki aktifliği, koparıcı tarzı ve fedakâr duruşu içinde bulunduğu çalışmaların başarılı olmasında belirleyici oldu. Birlikte çalışma yürüttüğü gerillaların duruşundan ve yaklaşımlardan etkilenen Zinar yoldaşımız mücadelesini daha da büyütme kararı aldı. 2007 yılında kısa bir süre zindanda kalan Zinar yoldaşımız burada işgalciliğe karşı inandığı değerlerde ısrar ederek, bildiği yoldan şaşmadı. Zindan sürecinde yoğunlaşmalarını artıran Zinar yoldaşımız, zindanı bir eğitim mekanına dönüştürmesini bildi. Zinar yoldaşımız, zindanda mücadelesini daha da büyütmesi gerektiğini bilince çıkardı. Esaretinin bitmesiyle yönünü Kurdistan’ın asi ve yeni yaşamın kurulduğu dağlarına döndü.
2008 yılında Amed’te gerilla saflarına katılan Zinar yoldaşımız başarılı bir şekilde aldığı temel eğitimlerden sonra Erzirom alanına geçti. Zinar yoldaşımız hem milislik hem zindan sürecinde edindiği tecrübelerden dolayı gerillacılığa erkenden adapte oldu. Bağlı, dürüst, çalışkan ve her çalışmaya hazır olan duruşuyla yoldaşlarına güven aşıladı. Emekçi bir kişiliği olan Zinar yoldaşımız, PKK’de emeğe verilen değeri anladıkça daha fazla emek vermekten ve değer yaratmaktan bir an geri durmadı. An’ın devrimcisi olmayı hedefleyen Zinar yoldaşımız, kendisini her zaman geliştirerek Rêber Apo’ya ve şehitlerimize layık olmaya çalıştı. Yoldaşlarıyla uyum içerisinde, yoldaşlarını anlayan, hissederek yaşayan ve komünal-kolektif değerlerle mücadele etmeyi esas alan Zinar yoldaşımız, öncü bir militan olmayı başardı. Bu alanda gelişen savaş pratiğine aktif katılan Zinar yoldaşımız, işgalcilere vurulan darbelerde hep en önde olmayı kendine görev bildi. Büyük bir mücadele tutkusu ve aşkıyla dolu olan Zinar yoldaşımız coşkulu ve moralli yapısıyla bulunduğu ortama da rengini yansıttı. Zorlu ve ağır bir pratik süreçten geçen Zinar yoldaşımız, kendini mücadeleye adayarak başarılı bir performans sergiledi. Bakur gerillacılığıyla rüştünü kanıtlayan Zinar yoldaşımız, yoğun bir pratiğin ardından Medya Savunma Alanları’na geçti.
Gelişme ve ilerleme kat etmeyen yaşam ve pratiğin ölüm olduğunu iyi bilen Zinar yoldaşımız, Rêber Apo’nun ideolojisiyle bilinç kazandı. Medya Savunma Alanları’ndaki pratiğe de yüksek Apocu bilinçle fedakarca katılan Zinar yoldaşımız mücadelesini sürekli hale getirdi. Zinar yoldaşımız, Rêber Apo’nun ideolojisinde daha da derinleşmek ve sürece cevap olmak için ideolojik eğitimler aldı. Yaşadığı derin yoğunlaşmalarla kendisini daha da çözümledi. Rêber Apo’nun ideolojisini daha fazla anlama ve yaşamsallaştırma gayretini gösterdi. Özgür kadın çizgisine karşı kendini sürekli sorguladı ve binlerce yıllık egemen zihniyetten kopmayı amaçladı. Daha önce hiç okumamasına rağmen saflarımızda yoldaşlarının desteğiyle kendisini geliştirdi. Zinar yoldaşımız, Kürt kişiliğinin eğitime olan ihtiyacını özverili katılımıyla bilince çıkardı. Akademiden başarılı bir şekilde mezun olan Zinar yoldaşımız, sürece cevap olmak için her türlü zorlu pratiğe kendisini hazırladı. Apocu irade ve bilinçle amasız bir mücadele anlayışıyla savaşı sürdürdü. Sömürgeci Türk devletinin 2015 yılında başlayan topyekun soykırım saldırılarına karşı Rêber Apo’ya ve şehitlerimize layık bir pratiğin sahibi olmak için tekrardan Bakurê Kurdistana geçmeyi önerdi. Önerisi kabul edilen Zinar yoldaşımız, büyük tecrübeler edindiği Erzirom alanına bölge komutanı olarak geçti.
Alanı tanımasını büyük avantaja çeviren Zinar yoldaşımız, yetkin bir gerilla ve komutan olarak pratiğe başladı. 2015 yılından şehit düştüğü an’a kadar büyük bir azim ve yaratıcı taktiklerle işgalci Türk ordusunun alandaki faaliyetlerine karşı etkili bir mücadele verdi. İşgalcilere karşı yapılan birçok eylemin hazırlanması, koordine edilmesi ve pratiğe geçmesinde emsalsiz katkısı oldu. Öncü bir militan ve komutan olan Zinar yoldaşımız sergilediği pratiğiyle bunu gösterdi ve son nefesine kadar Zîlan çizgisinde fedaileşmeyi esas aldı. Kendini Rêber Apo’ya, şehitlere ve mücadeleye adayan Zinar yoldaşımız teslimiyetin ihanete, direnişin zafere götürdüğü inancıyla; bir an bile teslimiyeti düşünmedi ve işgalcilerden medet ummadı, Bêrîtanların çizgisinde hakikatimiz olmayı başardı. Yoldaşları olarak Zinar yoldaşımızın mücadele çizgisine bağlı olacağımızın ve anısını özgür yarınlarda yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.”