HSM: AKP seçimden önce bir savaş başlatmak istiyor

HSM Karargah Komutanlığı, “AKP-MHP iktidarını sürdürebilmek için her türlü yol ve yönteme başvuracaktır. AKP-MHP rejimi seçimden önce bir savaş başlatmak istiyor. Bunun için saldırılar geliştirecek” dedi.

Halk Savunma Merkezi (HSM) Karargah Komutanlığı, Halk Savunma Güçleri komuta ve savaşçılarına yönelik bir mesaj yayınladı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan başta olmak üzere özgürlük savaşçılarının, Kürt halkının ve bölge halklarının Newroz’unu kutlayan HSM Karargah Komutanlığı, 2023 Newroz’unun birçok yönden anlamlı ve önemli olduğunu belirterek, “Birincisi; Newroz Önder Apo'nun çıkışının 50. yılıdır. 

İkincisi; bu Newroz, Lozan Antlaşması'nın 100. yıl dönümünün Newroz'udur. Bilindiği gibi Lozan Antlaşması Kurdistan'ı inkâr ve imha anlaşmasıdır. Geride kalan yüz yıl, halkımız adına büyük trajediler ve katliamlarla geçti. Ancak halkımız Lozan Antlaşması'nı hiçbir zaman kabul etmemiş, hiçbir zaman boyun eğmemiş, inkar ve imha politikasına her zaman direnmiştir. Bugün bile Lozan Antlaşması'nı tanımama mücadelesi, yüzyılda çok önemli bir aşamaya ulaşmıştır.

Üçüncüsü, bu Newroz çok önemli ve tarihi bir dönemde karşılanıyor. Türk devleti sekiz yıldır özgürlük hareketini tasfiye etmeye, Kurdistan halkının kazanımlarını tamamen ortadan kaldırmaya ve soykırım politikasıyla Kurdistan'ı işgal etmeye çalışıyor” dedi. 

Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığı mesajında şu ifadeler yer aldı: 

“2023 Newroz’u bizim için ayrı bir yere sahiptir. Rêber Apo, 50 yıl önce Newroz'da tarihi yürüyüşüne başladı. 1973 yılında Önder Apo'nun Ankara'da altı kişiyle Çubuk Barajında yaptığı toplantı Kurdistan tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Mücadelemizin başlangıcı halkımız bir milattı. O günden bu yana Newroz ateşi daha da gürleşiyor, direniş ve özgürlük mücadelesi daha da büyüyor. Bu temelde tüm Kurdistan özgürlük savaşçıları adına Önder Apo'nun tarihi yürüyüşünün 50. yıl dönümünü kutluyor, selam ve bağlılık duygularımızı sunuyoruz. Ayrıca yoldaşlarımızın, çalışanların, şehit annelerinin, tüm halkımızın ve Newroz'a inanan tüm insanların Newroz'unu kutluyoruz.

Aradan geçen 50 yılda kahraman şehitlerimizin direnişiyle anlamına kavuşan Newroz, bir direniş günü, ulusal ruhu yükseltme günü olarak gelişti. Çağdaş Kawa Mazlum Doğan ve Zekiye Alkan şahsında tüm devrim şehitlerini hürmetle anıyoruz. Anıları önünde saygıyla eğiliyor ve onlara verdiğimiz sözü yineliyoruz. Önder Apo'nun özgürlük mücadelesini yükselterek kahraman şehitlerin anısını yaşatacağız.

RÊBER APO BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE TARİHİ YOLCULUĞUNA NEWROZ GÜNÜNDE BAŞLADI

Newroz, halkımızın tarihinde, bölge halklarının tarihinde önemli bir yere sahiptir. Newroz zalim Dehaq rejimine karşı zafer günüdür. Newroz birlik, direniş ve zafer günüdür. Çünkü bugüne kadar Newroz ateşi Kurdistan halkımız tarafından hep direniş ateşi olarak yakılmış ve zafer günü olarak kutlanmıştır. Newroz, gerçek bir bayram olarak halkımızın ve bölge halkının tarihinde her zaman önemli bir rol oynamıştır. Ancak Kurdistan'a yönelik yürütülen işgal politikası bağlamında Newroz, anlamından uzaklaştırılmış ve düşmanlar onu sıradan bir gün olarak tanımlamak istemiştir. Ama Rêber Apo bilinçli olarak tarihi yolculuğuna Newroz gününde başladı ve o günden sonra Rêber Apo Newroz'u hep bir direniş günü, özgürlük mücadelesini yükseltme, birlik ve beraberlik günü olarak gördü. 

En önemli eylemlerimiz Newroz gününde gerçekleşti. Özellikle Amed zindanında o zorlu koşullarda Mazlum Doğan yoldaş Newroz günü tarihi bir eylem yaptı. O zamandan bugüne Newroz hep yeni atılımların, direniş ve başarı ruhunu yükseltmenin bayramı oldu. Bugün de halkımız bu temelde sokağa çıkarak Newroz'u karşılıyor ve ulusal bir ruhla kutluyor. 50 yıllık emek sonucu Newroz gerçek anlamına kavuşmuştur. 

KÜRT HALKI İNKAR VE İMHA SALDIRILARINA KARŞI HER ZAMAN DİRENMİŞTİR

2023 Newroz’u bizim için birçok yönden anlamlı ve önemlidir. Birincisi; Newroz Önder Apo'nun çıkışının 50. yılıdır. İkincisi; bu Newroz, Lozan Antlaşması'nın 100. yıl dönümünün Newroz'udur. Bilindiği gibi Lozan Antlaşması Kurdistan'ı inkâr ve imha anlaşmasıdır. Geride kalan yüz yıl, halkımız adına büyük trajediler ve katliamlarla geçti. Ancak halkımız Lozan Antlaşması'nı hiçbir zaman kabul etmemiş, hiçbir zaman boyun eğmemiş, inkar ve imha politikasına her zaman direnmiştir. Bugün bile Lozan Antlaşması'nı tanımama mücadelesi, yüzyılda çok önemli bir aşamaya ulaşmıştır.

Üçüncüsü, bu Newroz çok önemli ve tarihi bir dönemde karşılanıyor. Türk devleti sekiz yıldır özgürlük hareketini tasfiye etmeye, Kurdistan halkının kazanımlarını tamamen ortadan kaldırmaya ve soykırım politikasıyla Kurdistan'ı işgal etmeye çalışıyor. Özgürlük mücadelesine karşı genel bir savaş ilan etmiş ve bu savaş devam etmektedir. AKP-MHP öncülüğünde faşist Türk devleti tüm imkanlarını kullanarak NATO'nun yardım ve desteğiyle, işbirlikçi Kürt çizgisiyle Özgürlük Hareketine saldırarak sonuca ulaşmak istedi. Bundan dolayı kimyasal ve taktik nükleer silahlar dahil dönemin tüm teknolojisini Kurdistan özgürlük gerillalarına karşı kullandı.

Soykırımcı faşist rejim amacına ulaşmak için; Önder Apo ve Kurdistan özgürlük gerillasını esas hedef olarak belirledi. Bu bağlamda İmralı'da çok ağır bir tecrit ve psikolojik işkence sistemini geliştirdiler. İmralı'da uygulanan bu sistemin dünyada bir benzeri yok. Ama Önder Apo bu saldırılara karşı çok önemli ve tarihi duruş, irade ve sabır gösterdi. Kurdistan özgürlük gerillaları da Azad Sîser, Çiyager, Delal Amed, Egîd Civyan, Çîçek Botan, Atakan Mahîr, Cumalî, Çavrê, Nûri, Bager, Mizgîn ve Delil yoldaşlar öncülüğünde tarihi bir direniş sergiledi. Bu direniş düşmanın toplumsal ve siyasal alana yönelik tüm saldırılarını boşa çıkardı. Yine Kürt siyaseti ve Türkiye demokratik güçleri de direniş çerçevesinde direndi. Halkımız da genel olarak sokaklarda, cezaevlerinde, her yerde ayağa kalktı. Böylece 8 yıldır devam eden bu tarihi direniş, düşmanı boşa çıkardı ve sonuçsuz bıraktı.

DÜŞMANIN PLANI LOZAN’IN 100. YILINDA ZAFER İLAN ETMEK

Bilindiği gibi düşman, işbirlikçi Kürt çizgisinin, ajanların, hainlerin yardımıyla, hegemonik güçlerin desteğiyle yasak silahlar kullanarak hareketimizi, Medya Savunma Alanları’nı tasfiye etmek istiyor. Rojava, Başur, Şengal başta olmak üzere her yerde Kürt halkının kazanımlarını yok etmeyi hedefliyor. Düşman böylelikle Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Lozan Antlaşması’nın 100. yılında zaferini ilan edecekti. Düşmanın planı şuydu; 2023 yılında dört parça Kurdistan'da özgürlük hareketini tasfiye etmek, Kürt halkının kazanımlarını yok etmek ve böylece Cumhuriyetin 100. yılında soykırım politikasının ve Lozan Antlaşması'nın başarısını ilan etmek. Ancak kahraman şehitlerin, Rêber Apo'nun emekleri, halkımızın fedakarlığı ve özgürlük mücadelesinin tüm emekçilerinin kararlı duruşu sayesinde düşman bu hedefini gerçekleştiremedi. Yani düşman kazanmadı, sonuç alamadı. Bu da kahraman şehitlerimizin direnişiyle sağlandı. Özellikle son üç yılda Heftanin'de, son iki yılda Zap, Metina, Avaşin'de, Bakur’da ve Rojava’da hareketimiz tarafından geliştirilen atılımlar Kurdistan özgürlük mücadelesini en üst düzeye taşıdı. 

2022 yılında Medya Savunma Alanları’nda, Zap ve çevresinde heval Bager, Avzem, Rûbar, Mizgîn, Delîl, Nalîn, Nûrî, Helbest ve Doğan öncülüğünde verilen direniş düşmana büyük bir cevap oldu ve düşman burada yenildi. Bu tarihi direniş ve mücadele hala devam etmektedir. Direnişin üzerinden 11 ay geçti, neredeyse bir yılı geride bıraktık ama tarihi direniş hala devam ediyor. Şu anda Çemço, Şehit Doğan, Şehit Botan ve Şehit Munzur alanlarında sürdürülen direniş 2022 yılında yürütülen mücadelenin nasıl tarihi bir mücadele olduğunu gösteriyor. Bu mücadele 2023 yılında yeni bir aşamaya geçti. Yasak ve gelişmiş silahlara karşı bugün Çemço, Şehit Doğan, Şehit Botan ve Şehit Munzur alanlarında yürütülen direniş öyle sıradan ve kolay bir şey değil. 

Bu direniş savaşta yeni bir yöntem yarattı. Bu, savaş tarihinde yeni bir sayfanın açılmasıdır. Çağın teknolojisine karşı insan zekası, insan cesareti, insan iradesi ve becerisiyle nasıl bir direniş sergilenir ve kazanılırın işaretidir. Bu direniş, çağın teknolojisine karşı insan iradesinin zaferidir. Bu yüzden çok tarihi ve çok kutsaldır. Çemço, Şehit Doğan, Şehit Botan ve Şehit Munzur alanlarında mücadele eden tüm direnişçilere ve kahramanlara selam olsun. Hepsinin Newroz'unu canı gönülden kutluyor, kutsal direnişlerinde başarılar diliyoruz. Direnişleri, 51. yıl devrimimizi, Apocu fedai ruhu temsil ediyor.  Zap'ın kutsal direnişinin simgesidir. Kurdistan halkının kararlılığının simgesi ve zafer nişanıdır. Bugün bu tarihi direnişlerle Newroz ateşini yakıyor, Newroz'u kutluyoruz. Bugün halkımız bu ruhla alanlara çıkıyor ve Newroz'u büyük bir coşkuyla kutluyor.

İKTİDAR TÜM EKONOMİK GELİRİ SAVAŞA YATIRDI

Geçtiğimiz ay yaşanan deprem sonrası AKP-MHP rejiminin bu felakete karşı hazırlık yapmadığı ortaya çıktı. Çünkü bu faşist rejim Türkiye'nin tüm ekonomik gelirini savaşa harcadı, deprem karşısında hiçbir önlem almadı. Bu deprem Kürt halkı, Türk halkı ve Arap halkı için bir katliama dönüştü. Bu katliamın sorumlusu soykırımcı ve faşist AKP-MHP rejimidir. Dünyanın her yerinde fay hatları var, insanlar buna karşı önlem alırlar ve bir deprem olduğunda depremi en az kayıpla veya kayıpsız atlatırlar. Ancak AKP-MHP faşist rejimi çalmış, yandaşlarını ihale adı altında zenginleştirmiş ve var olan parayı savaşa harcamış, hiçbir hazırlık yapmamış. Bunun sonucunda bugün yüz binlerce insanımız hayatını kaybetmiştir. Bundan dolayı çok üzgünüz, halkımıza, Türk ve Arap halkına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Halkımız deprem katliamının öfkesiyle 2023 Newrozu’nu kutluyor. Zaten Newroz soykırıma karşı direniş, birlik, isyan ve başarı günüdür. Her ne kadar buruk olsa da Newroz’u kutlamak çok anlamlı. Halkımızın bu temelde 2023 Newrozu’nu diğer tüm Newroz'lardan daha anlamlı karşıladığını görüyoruz. Halkımız Newroz ateşinin ruhuyla ulusal bağlarını geliştiriyor, toplumsal bağlarını güçlendiriyor, birbirine sahip çıkıyor, ulusal birlik ruhunu geliştiriyor ve bu şekilde özgürlük yürüyüşünü sonuçlandırmayı hedefliyor. Bu nedenlerden dolayı 2023 Newroz'u sıradan bir Newroz değil, önemli ve tarihi bir Newroz'dur. Tarihi yürüyüş 50. yılını dolduruyor ve bu 50 yılda kat edilen mesafe artık başarı aşamasına geldi. 

EYLEMSİZLİK KARARINA RAĞMEN TÜRK DEVLETİ SALDIRILARINA DEVAM EDİYOR

Bir diğer konu da Türkiye ve Kurdistan'daki seçim gündemi. Bu da önemli bir konu. 2023 Newroz’u, seçim öncesi siyasi ve toplumsal mücadele temelinde kutlanıyor. Newroz ruhu direniş ve özgürlük ruhudur. Seçim gündemlerinin önemli anlamları var. Yaşanan gelişmelere ve gündeme bakıldığında, 2023 Newroz'unun yeni bir dönemin başlangıcı, zulüm ve soykırım politikalarının iflas ettiğini, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin zafer Newroz’u olacağını, faşizme ve soykırıma karşı halkın başarı yılı olacağını söyleyebiliriz.

Bilindiği gibi Kurdistan, Türkiye ve Suriye'de meydana gelen depremin ardından hareketimiz eylemsizlik ilan etti. Karargah Komutanlığımız da bu eylemsizlik kararını kabul etti. Ancak faşist AKP-MHP rejimi bu olağanüstü durumu görmezden gelmekte ve güçlerimize yönelik saldırılarına devam etmektedir. Bu faşist devletin bilincinde hiçbir insani duygu yoktur. İktidarını halkımızın cenazeleri üzerinde kurmak, bu şekilde rejimini kalıcı kılmak istiyor. Bu nedenle evet, eylemsizlik ilan ettik ama düşman bunu bozuyor. Halkımız ve kamuoyu zaten bu durumu takip ediyor ve tavrımızın ne kadar insancıl, halkçı ve toplumsal olduğunu, işgalci Türk devletinin ise ne kadar insanlık dışı bir tutum sergilediğini görüyor. 

AKP-MHP REJİMİ SON 2 AY İÇİNDE SALDIRILARINI ARTTIRABİLİR

AKP-MHP iktidarı önümüzdeki seçimlerde saldırılarını yoğunlaştırabilir. 14 Mayıs'ta yapılacak seçimler, şüphesiz Türkiye'nin ve Türkiye'de yaşayan tüm halkların geleceği için çok önemli bir seçimdir. Çünkü Türkiye'de yaşayan halklar bu seçimle sadece bir kişiyi ya da bir kaç kişiyi seçmeye çalışmıyor; aynı zamanda sistemi değiştirmek için karar vermeye çalışırlar. Onun için çok önemli. Ama biliyoruz ki AKP-MHP rejimi iktidardan vazgeçmek istemiyor; iktidarını ve rejimini sürdürmek istiyor. Bu yüzden faşist rejimin önümüzdeki 2 ay içinde birçok karanlık olaylar, türlü oyunlar ve hileler geliştirmesi uzak bir ihtimal değil. Çünkü AKP-MHP rejimi gerilimi tırmandırarak ve suni bir kriz yaratarak seçime gitmek istiyor. Bunun için de bir takım hazırlıklar yapmış durumdalar. 

Örneğin; seçim kanununda değişiklikler yaptı, seçimleri denetleyen üst kurumda yeni reformlar yaptı. Bu da şunu gösteriyor; AKP-MHP iktidarını sürdürebilmek için her türlü yol ve yönteme başvuracaktır. Bu faşist rejimin seçim sonuçlarına razı olup olmayacağı belli değil, bu bir tartışma konusudur. Bu kapsamda yeni operasyonların gelişeceği şüphesi var. Zaten siyasi alanda ilk operasyon İyi Parti tarafından gerçekleştirildi ve İyi Parti lideri Meral Akşener kimsenin beklemediği bir şekilde sert bir konuşmayla bir anda 6’lı masadan çekilerek aralarındaki ittifakı zedeledi. Bu bir operasyondu. 

Anlaşılan o ki, devletin bazı kolları bu operasyonu organize etmiş ve amaçları 6’lı masayı dağıtmak, muhalefeti durdurmak, zayıflatmaktı. Ama masa dağılmadı ve 5’li olarak devam etmek istediler. En önemlisi de İyi Parti tabanında ciddi huzursuzluklar çıktı, on binlerce kişi istifa etti ve Türkiye halkında genel bir tepki oluştu. Yani bu planı hazırlayanlar operasyonun geri tepeceğini ve Akşener'in partisinin büyük ihtimalle tasfiye edileceğini, 6’lı masanın yine de kazanacağını görünce, Akşener'in masaya tekrar dönmesini uygun gördüler.

ARKADAŞLARIMIZ EYLEMSİZLİK KARARINA YANLIŞ BİR YAKLAŞIMDA BULUNMAMALI 

Bu kararı vermek zorunda kaldılar. Bu Türkiye ve Kurdistan demokratik güçleri için önemli bir sonuçtur. Neden? Çünkü Türkiye halkı değişim istiyor. Neticede bu ortaya çıktı ve bu durum muhalefetin elini daha da güçlendirdi. Şimdi ilk operasyon boşa çıktı. Ama bilmeliyiz ki, ikinci operasyon da Kurdistan'ın özgürlük mücadelesine ve siyasi alana yapılacaktır. Önder Apo'ya daha fazla baskı yapacaklar. Şüphesiz Kurdistan özgürlük mücadelesine daha büyük askeri saldırılar yapacaklardır. Hatta Rojava'ya veya Medya Savunma Alanları’na yeni saldırıların başlatılması bile mümkün. Yani bu önemli ve tarihi süreçte hiçbir arkadaşımız eylemsizlik kararımıza yanlış bir yaklaşımda bulunmamalı. 

Bilmeliyiz ki hareketimizin duruşu doğrudur ama düşman bunu dinlemiyor, aksine saldırılarını artırıyor ve hatta Türk toplumundaki şovenist, ırkçı dalgayı güçlendiriyor; seçimden önce bir savaş başlatmak istiyor. Bunun için saldırılar geliştirecek. Böyle bir duruma hepimiz, tüm arkadaşlar hazırlıklı olmalıyız. Hiç kimse tedbiri elden bırakmamalı, aksine gücünü geliştirmelidir. Bu kritik ve hassas dönemde gerek askeri güçlerin, gerekse siyasi ve toplumsal güçlerin çok dikkatli olması ve her türlü gelişmeye hazırlıklı olması gerekiyor. Bu temelde bugün Kurdistan özgürlük ve demokrasi mücadelesi artık çok önemli ve hassas bir aşamaya girmiştir. Tüm arkadaşlar dönemin görevlerine çok dikkatli yaklaşmalı. Bugün her zamankinden daha fazla dikkat ve tedbir gerekiyor.

ÖNDERLİK VE ŞEHİTLER GERÇEKLİĞİ KARŞISINDA KENDİMİZİ GÖZDEN GEÇİRMELİYİZ 

Böyle bir dönemde 2023 Newrozu’nu karşılıyoruz. Elbette hareketin üyeleri, Kurdistan'ın özgürlük gerillaları, savaşçıları, çalışanları ve komutanları olarak bizler; her Newroz’u bir sorgulama zamanı olarak ele almalıyız. Yani Önderlik ve şehitler gerçekliği karşısında kendimizi gözden geçirmeliyiz. Apocu fedai ruh karşısında, Newroz ateşi ruhu karşısında bizim durumumuz nedir, Newroz'un zafer yürüyüşüne nasıl katılmalıyız; kendimizi bu bağlamda değerlendirmeli ve ruhumuzu Newroz ateşinin saflığıyla arındırmalıyız.

Önder Apo'nun hakikatiyle, kahraman şehitlerin hakikatiyle yüzleşelim ki, yürüyüşümüzün 51. yılında, tarihi Newroz yürüyüşünde rol ve misyonumuzu yerine getirelim.  Zap'ın direniş ruhuyla ve Saraların, Rukenlerin fedai ruhuyla tüm katliamların intikamını almalı ve şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmamalıyız. 2023 Newroz’unu fedakarlık, intikam ve başarı ruhuyla karşılamalıyız. 2023 Newroz’unu Rêber Apo’nun fiziki özgürlük ve Kurdistan’ın özgürlük yılı yapmalıyız. 

Bu nedenle 2023 Newroz’unu büyük bir ruhla karşılamalı ve dönemin görevlerini bu ruhla üstlenmeliyiz. Bu temelde Önder Apo'nun, tüm yoldaşlarımızın, halkımızın ve bölge halkının Newroz'unu kutluyoruz. Tüm yoldaşlarımızı sevgi ve saygıyla selamlıyor, tarihi yürüyüşün 51. yılında Newroz ateşi ruhuyla tüm yoldaşlarımıza başarılar diliyoruz.”