KCK’den Ramazan ayı mesajı

KCK Halklar ve İnançlar Komitesi: 2022 Ramazan’ı Kürt halkının ümmet kardeşliği kültürüyle özgür ve demokratik bir geleceği diğer halklarla birlikte inşa edip yaşaması için demokratik ulus bilinciyle kendisini donatmasına yol açabilmelidir.

Kürt seydalarına çağrı yapan KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, “İktidar İslam'ını görerek, kadim değerlerimizi kötü kullananlara ve bunların neden olduğu kötülükleri gerekçe yaparak ahlaki değerlerimize saldıranlara karşı fikri mücadele içerisinde olmaya çağırıyoruz” dedi.

KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, Ramazan ayı vesilesiyle yazılı bir açıklama yayınladı.

Kürt halkının 2022 yılında da Türk devletinin yoğun baskı ve saldırılarıyla karşı karşıya bulunduğu bir zamanda Ramazan ayını karşıladığı belirtilen açıklamada, “İslam inancının büyük hayırlara vesile ibadetini barındıran yeni bir Ramazan ayına girmiş bulunmaktayız. Bu mübarek Ramazan ayının tüm İslam alemine huzur ve barış getirmesi dileklerimizi bu vesileyle belirtmek istiyoruz.

Erdoğan hükumeti Kürt halkına ve değerlerine saldırılarını sürdürmekte, İslam'ı kullanarak halk gerçekliğinizi inkar eden politikalarıyla Kürtleri tarihten silmek için her yola başvurarak savaşı derinleştirmektedir. Yine aynı zamanda savaşı derinleştirerek Türkiye halkları başta olmak üzere Ortadoğu halklarını da bir çıkmaza sürüklemekte, halkları birbirine kırdırmaktadır. 2022’nin başında bölgemizde yaşanan gelişmeler, sömürgeci soykırımcı Türk devletinin Kürdistan halkına yönelik artırdığı saldırıları, yılın nasıl geçeceğini göstermektedir. AKP-MHP rejiminin başındakiler iktidarı kaybederlerse yargılanacaklarını biliyorlar. Bu durum, iktidarı bırakmamak için elinden geleni yapacakları anlamına gelir” denildi.

KÜRT HALKI ÜMMET KARDEŞLİĞİ MÜCADELESİ VERİYOR

AKP-MHP’nin iktidarda kalmak için sahte bile olsa bir başarı hikayesine ihtiyacı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, devamla şu ifadeler yer aldı: “Mevcut gelişmeler, sömürgeciliğin içine girdiği kriz durumu, Türk devletinin saldırılarını artırıp sahte bile olsa başarıyı Kürtlere saldırarak elde etmek istediğini göstermektedir. Bunun için KDP ile daha derin ilişkiler kurup, ABD'den de güvence alarak başta Medya Savunma alanları ve Rojava olmak üzere kendisini yeniden denemek isteyecektir.

Türk İslam sentezinin, Kürtler içinde düşman gördüğü başlıca kesimin kendi ana diliyle ibadet etmek isteyen Kürt seydaları ve Müslüman Kürtler olduğunu biliyoruz. Türk İslam sentezi ideolojisinin politik temsilciliğini yapan AKP-MHP’nin Kürtçe dua etmeye bile düşmanlık ettiğini kimseden saklama ihtiyacı duymadan alenen yapmaktadır. Bu anlamıyla yaşanan zülüm, baskı ve zorlamalara, cevap olmak sömürgeciliğin faşist dinciliğine karşı demokratik İslam çizgisinde daha örgütlü ve kolektif mücadele vermek gerekmektedir. Bu anlamıyla da Kürt Müslümanlar için, demokratik ya da kültürel İslam çizgisinde iman ve amel etmek artık farz kadar gerekli hale gelmiştir. Kürt halkı İslam’la tanıştığı günden bu yana ümmet kardeşliğini esas almıştır. Diğer inanç ve halklarla da her zaman dostluk içinde yaşamıştır. Kürt halkı son kırk yıldır özgürlük hareketiyle bu kültürünü sürdürme mücadelesini vermektedir.

DÖRT HATIRLATMA

2022 Ramazanı Kürt halkının bu kültürüyle özgür ve demokratik bir geleceği diğer halklara birlikte inşa edip yaşaması için demokratik ulus bilinciyle kendisini donatması, demokratik örgütlülüğünü daha da geliştirip güçlendireceği adımlar atmasına yol açabilmelidir. Büyük yaratıcı, doğrudan şaşmayın buyurmuştur. İslam, adaleti dinin temeli saymıştır. Kur'an zalimlerden daha büyük düşman, zulümden de büyük kötülük yoktur demiştir. Peygamberimiz, iyi ahlakı tamamlamaya gelmiştir. Sadece bu dört hatırlatma bile kendi başına ben inanıyorum diyenlere hangi özelliklere sahip olması gerektiğini anlatmaya yeterlidir. Bu konuları 2022 Ramazan ayında bütün Müslümanları düşünmeye, toplum olarak nasıl yaşadığımızı, bizlere nelerin dayatılarak İslam adı altında kabullendirilmeye çalışıldığı konularında yoğunlaşmaya çağırıyoruz. İslam’ın temel ilkelerine göre iman etmiş olan siz değerli yurtseverleri, vicdan ve ahlak sahibi Müslümanları Demokratik İslam anlayışıyla günümüz sorunlarıyla bu temelde mücadele etmeye çağırıyoruz.”

BUGÜNÜN FİRAVUNLARINA TAVIR ALIN

“İslam ve Kur’an gibi toplumun kutsallık yüklediği değerler kullanılarak geliştirilen saldırganlıklar karşısında tek çaremiz bütün din ve inançlardan halkların demokratik, özgür, eşit birliğini ve kardeşliğini büyütmektir” denilen KCK Halklar ve İnançlar Komitesi açıklamasında, “Ramazan ayı vesilesiyle başta Müslümanlar olmak üzere tüm inanç sahiplerini, dinin kutsallarını kullanarak, halklara düşmanlık eden, dürüst inananları bir biriyle savaştırmak isteyen bu günün Firavun ve Nemrutları olan Erdoğan ve onun gibilere karşı tavır almaya çağırıyoruz.

İKTİDAR İSLAM’A KARŞI HER EYLEM BİR ORUÇTUR

İktidar İslam’a karşı direnen Kürtlerin her eylemi bir oruçtur ve bilinmelidir ki bu tarzda eylem halinde olmanın oruç kadar sevabı vardır. Bu İslami ilkeden ötürü başta Bakur’daki halkımız olmak üzere, Müslüman tüm Kürtler için Ramazan daha büyük sorumluluklarla başlamıştır. Özellikle halkımıza hakaret eden, zindanlarda esir alan, açlık ve yoksulluk politikalarıyla yola getirmeye çalışan sisteme karşı, onur, gurur, ırz ve namusunu korumakla yükümlü her bir Müslüman için, her bir Kürdistanlı için ibadetinin direnişle birlikte olmasının sevabı daha da büyük olacaktır. Çünkü inkar ve imha saldırısı altındaki bir Müslüman için direniş en büyük ve sevap getiren ibadettir.

İKTİDAR İSLAMINA KARŞI FİKRİ MÜCADELE ÇAĞRISI

Bu anlamda Ramazan ayı boyunca değerli Kürt seydalar, bu ve daha farklı konularda halka akılla ahlaklı olmayı salık verebilmelidir. İktidar İslamını görerek, kadim değerlerimizi kötü kullananlara ve bunların neden olduğu kötülükleri gerekçe yaparak ahlaki değerlerimize saldıranlara karşı fikri mücadele içerisinde olmaya çağırıyoruz.

Türk devlet kurumlarına, sömürgeci devlet ile en ufak bir ilişki içinde olanlarına ve kendilerini Kürdi ad ve sıfatlar altında sunan ancak Türk sömürgeciliği ile işbirliği içindeki kurum ve kuruluşlara vereceğiniz fitre ve zekâtlarınızın İslam'a göre sevap sayılmayacağını hatırlatmak istiyoruz. Çünkü bu kurum ve kuruluşlara verecekleriniz fire ve zekatlarınız size zulmün araçlarından olan kurşun, gaz, cop ve katliam bombaları olarak geri dönecektir” diye belirtildi.

TÜRK DİYANETİNİN CAMİLERİNE GİTMEYİN

Bakur ve yurtdışındaki Kürt halkına Türk diyanetinin camisine gitmeme çağrısında bulunan açıklamada, “Bu Ramazan vesilesiyle Bakur ve yurt dışındaki Müslüman halkımıza bir diğer çağrımız da Türk diyanetinin camilerine gitmemektir. Türk diyanetine bağlı camilerde Kürt halkına dönük, inkâr, yalan, iftira, fitne fesat, katliamlara çağrı, ikiyüzlülükten başka bir şey yoktur. Her gün ulus kimliğinize, dini duygularınıza, vicdani değerlerinize hakaret ederek şahsınızda ayetleri inkar eden vaazların verildiği o camilere gitmeyin. Namazınızı evlerinizde, mahallenizde, kendi imkânlarınızla hazırlayacağınız mütevazı mescitlerinizde ve münasip mekanlarda kılmanızın daha hayırlı olacağına inanıyoruz. İftar sofralarınızı da bu duygu ve düşüncelerle kurmanızın sevabı büyük olacaktır. Ramazan’daki ibadetlerin kişiyi ahlak, irade ve vicdan sahibi yapması gerekirken, günümüz Müslümanlarının ezici çoğunluğu bu ibadet ve tefekkür ayını adeta bir israf ve tüketim ayı gibi karşılamaktalar. Bu anlamda da bu ayı bir yoğunlaşma demi olarak değerlendirmek iyi ve hayırlı işler arasında olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle başta Kürdistanlı Müslümanların olmak üzere demokratik tüm Müslümanların, Ramazanlarının hayırlara vesile olmasını temenni ediyor, oruçlarının, dua ve niyetlerinin kabul görmesini diliyoruz” ifadeleri yer aldı.