Nasir Xeyro, "Diyorlar ki savunma güçlerinizi feshedin ve halkı savunmasız bırakın. Biz halkı savunacağımızın sözünü verdik. Daha önce buradaydılar ama savunmadılar; şimdi de gelmiş, 'bırakın, biz savunacağız' diyorlar. Bu doğru değil ve kimse de buna inanmıyor" diye konuştu.
Êzidî toplumuna dönük 3 Ağustos 2014’te gerçekleştirilen soykırıma Êzidî toplumunun cevabı, öz güce dayalı savunma güçlerinin inşası oldu. Şengal savunma güçlerinin HPG VE YJA-Star gerillalarıyla omuz omuza DAİŞ’e karşı amansız bir mücadele sonunda Şengal özgürleştirildi.
Şengal’in özgürleşmesinden sonra Êzidî toplumu Şengal’in inşası için el ele vererek büyük çabalar sonucu Demokratik Özerk Şengal sistemine bağlı Êzidxan asayiş güçlerini inşa etti.
2016’da oluşan Êzidxan asayişi günümüze kadar halkın güvenliği ve refahı için 24 saat kesintisiz görev başında.
Êzidî toplumunun inşasını kabul etmeyen KDP, AKP-MHP ittifakı ve Kazimi hükümeti, Şengal’de oluşan istikrarı bozmak için birçok girişimde bulundu. 9 Ekim ittifakı bunun resmileşmiş hali. 18 Nisan’da Irak ordusuna bağlı bir gücün Dîgur’da Êzidxan Asayiş kontrol noktalarına saldırıları da hakeza bunun bir parçası.
Şengal’e bağlı Sinune kasabası Êzidxan Asayiş Sorumlusu Nasir Xeyro, ANF'ye yaptığı açıklamada şunları belirtti:
"Fermandan sonra alanda bir boşluk yaşanıyordu. Halk kendini güvende hissetmek istiyordu. Savunma güçleri oluşmuştu. Bu, halkta bir güven duygusu uyandırıyordu. Yine özerk yönetimin inşası gerçekleştiriliyordu. Farklı küçük gruplar da vardı ama çok etkili değillerdi. Halkın ihtiyacı üzerine köylerin huzurunu sağlamak için Asayiş kuruldu. Tabii Asayiş’in kurulmasında çok ciddi zorlanmalar yaşandı.
Êzidxan Asayişi kurulduğundan itibaren tüm Şengal’in güvenliğini ve huzurunu sağlamak için 24 saat çalışıyor. Şengal’de var olan güçler ve yine Irak’a ve KDP'ye bağlı asayiş güçleri de ferman döneminde kaçtılar. Fermandan sonra savunmanın bir parçası olarak Êzidxan Asayişi kuruldu. Yani Êzidxan Asayişi kurulduğunda Şengal’de ne Irak ne de Şengal’i savunabilecek bir KDP gücü vardı. Ayrıca asayişin kuruluş amaçlarından bir tanesi de, her halkın kendini öz gücüne dayalı savunması kıstası üzerinden gelişti. Êzidî toplumu, ferman döneminde yaşadıklarından sonra ferman öncesi Şengal’de varlık bulan güçlere güvenlik boyutuyla bel bağlayamayacağını tecrübe edindi.”
'ASAYİŞ HALKIN İRADESİNİ TEMSİL EDİYOR'
Êzidxan Asayişi’nin kuruluşundan günümüze değin halkın desteğini aldığını belirten Nasir Xeyro, "Biz halkın, halk bizim desteğimizi alıyor. Êzidxan Asayişinin iradesi halkın onu kabul etmesiyle gelişti. Yani halkın iradesiyle oluşan bir kurumdur. Bu açıdan hiçbir güç halkın iradesini yok sayamaz. Biz de Asayiş olarak bu bilinçle hareket ediyoruz. Direnerek halkın iradesine sahip çıkıyoruz” dedi.
Xeyro, şunları kaydetti: "Êzidîlerin son yıllarda Şengal’e akın akın dönüşü fermanla boşalmış, tüm köyleri peyderpey doldurmaya başladı. Şengal’de yaşamını idame eden Êzidî toplumu bunun yanında yaşamış olduğu toplumsal sorunlarla da mücadele ediyor."
Aile veya aşiretler arası çözülemeyen tüm sorunların çözümü için ilk adresin Êzidxan Asayişi olduğunu belirten Nasir Xeyro, "Bize gelen her şikayeti ciddiye alıyor ve sağduyulu çözümler geliştirmeye çalışıyoruz. Her köyde Asayiş Birimleri var. Aile içi, pazar alanında çıkan her soruna çözüm üreten bir yaklaşım sergilediği gibi, etkinliklerin ve köylere giriş çıkışların güvenliğini sağlamaya çalışıyoruz” dedi.
'HER KOŞUL ALTINDA HALKI SAVUNACAĞIZ'
"Hewlêr-Ankara-Bağdat arasında imzalanan 9 Ekim ittifakının Şengal’de oluşan istikrarı bozmaya dönük gerçekleştiğini herkes biliyor" diyen Nasir Xeyro, "Toplumun savunması olmadan toplumun güven içinde yaşaması mümkün değil. Şimdi bize dayatılan bu. Diyorlar ki savunma güçlerinizi feshedin ve halkı savunmasız bırakın. Biz halkı savunacağımızın sözünü verdik. Daha önce buradaydılar ama savunmadılar; şimdi de gelmiş, 'bırakın, biz savunacağız' diyorlar. Bu doğru değil ve kimse de buna inanmıyor" şeklinde konuştu.
18 Nisan’da Irak ordusuna bağlı bir gücün Dîgur köyünün girişinde bulunan Êzidxan Asayiş güçlerinin kontrol noktalarına dönük saldırıların 9 Ekim ittifakından kopuk ele alınamayacağını ifade eden Xeyro, şöyle devam etti: "Birçok noktamıza aynı yaklaşımı sergilediler. Bu saldırıların hepsi 9 Ekim ittifakının hayat bulması üzerinden gelişiyor. Saldırılara karşı asayiş ve halkın tutumu önemliydi ve bence gerekli cevabı da verdi. Irak kendi içinde parçalıdır. Şahsi ve aile çıkarları öne çıkıyor. Irak’ın bütünlüğünü düşünen bir siyasi duruş yok. Şengal’e yaklaşım da bunun bir parçasıdır. Şengal Ezdalık siyasi çıkarlar üzerinden elden ele verilmeye çalışılıyor. Irak ordusunun bu son süreçte Şengal’e yaklaşımı Irak çıkarına olamaz.”
Nasir Xeyro, son olarak “Biz bu halkın çocuklarıyız. Halkımıza onları savunacağımızın sözünü verdik ve sonuna kadar sözümüzü tutacağız” dedi.