Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK), Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) ve Tevgera Azadî Hareketi, İran devletinin Rojhilatê Kurdistan güçlerine ait üs, kamp ver merkezlerinin saldırısını yaptığı birer yazılı açıklamayla kınadı; Kürt güçlerinin saldırılara karşı ulusal birlik tutumuyla hareket etmesini istedi.  

PJAK açıklamasında, İran devletinin Komele ve Demokrat üslerine yönelik saldırılarıyla Rojhilatê Kurdistan ve İran’da gelişen devrim gündeminden uzaklaştırmaya çalıştığı ifade edildi.  

İran devletinin, bu saldırılarla isyan halinde olan İran halklarına yönelik zulmün ve katliamın önü açmak istediğine işaret edilen PJAK açıklamasında, “Kürdistan işgalcileri Kürt halkının ulusal birliğinden ve halkların birlikteliğinden her zaman korkmuşlardır. Bu nedenle sürekli olarak partilere, örgütlere ve sivil aktivistlere saldırıyorlar. Kürdistan’ın dört parçası da savaş alanına döndü. Bu saldırılar yanıtsız kalmayacak. Kürtler her zamankinden daha güçlü ve düşman her zamankinden daha zayıf. Saldırıda şehitlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Kürt halkının tek dostu Kürdistan’ın yüksek dağlarıdır. Zafer, birlikle mümkündür. Bu temelde, halkımıza ulusal ve demokratik birlik çağrısında bulunuyoruz” ifadeleri yer aldı.

KNK: KURDİSTANİ GÜÇLER BİRLEŞMELİ

KNK açıklamasında ise, İran’ın saldırıları kınanırken, İran yönetimine saldırıları durdurma ve sorunları diyalog yoluyla çözme çağrısı yapıldı.

Türk ve İran devletlerinin saldırılarının sadece Kuzey veya Doğu Kürdistan’ın silahlı güçlerine yönelik değil, aynı zamanda Güney Kürdistan halkı ve Güney Kurdistan’ın statüsüne ve kazanımlarına karşı olduğu ifade edilen açıklamada işgale karşı şu çağrı yapıldı: “Bu saldırılara karşı ulusal bir tavır sergilenmelidir. Öncelikle Kürdistan Bölgesi Hükümeti ve tüm Kurdistani güçler güçlerini birleştirmeli ve birlikte bu saldırılara karşı durmalıdır. Bu vesileyle KNK olarak tüm Kurdistani güçlere bir kez daha çağrı yapıyor ve zamanın birlik olma, her türlü saldırı ve işgale karşı birlikte durma zamanı olduğunu söylüyoruz. Ayrıca Birleşmiş Milletler, tüm uluslararası güçler ve dünya kamuoyunu bu saldırılar karşısında sessiz kalmamaya, saldırılara ve işgale karşı Kürdistan halkının yanında olmaya çağırıyoruz. Bu vesileyle Türk ve İran devletlerinin Kürdistan halkına yönelik saldırılarını bir kez daha kınıyor, saldırı ve işgale karşı direniş çağrımızı yineliyoruz.”

TEVGERA AZADÎ: SADECE BİRLİK VE BERABERLİK ZAFERİ SAĞLAR

Bir açıklama da Başûrê Kurdistan Özgürlük Hareketi Tevgera Azadî’den geldi.

Açıklamada, İran’ın Kürt kadını Jîna Emînî’nin katledilmesiyle kadın ve gençlerin öncülüğünde başlayan İran halklarının protesto gösterileri karşısındaki tarihi yenilgisini gizlemek için bu saldırılara başvurduğu, böylelikle kamuoyunu meşgul etmek ve İran ve Doğu Kürdistan halklarına uyguladığı zulmü meşrulaştırmaya çalıştığı belirtildi.

Kürt halkına dört bir taraftan saldırıldığına işaret edilen açıklamada, “Faşist Türk devleti Rojava’dan Maxmur’a, Şengal, Behdinan ve Şarbajêr’e kadar her gün katliamlar gerçekleştiriyor. İran ve Türk devleti işbirliği yaparak Kürt halkının kazanımlarını yok etmek ve meşru kazanımlarını engellemeye çalışıyor” denildi.

“Sadece birlik ve beraberlik zaferi sağlayacaktır” vurgusu yapılan Tevgera Azadî açıklamasında, “Tüm siyasi taraflar ve her Kürt, yurtsever ve ahlaki sorumlulukla bu işgalcilerin topraklara, egemenliğe ve yurttaşlara yönelik saldırılarının karşısında durmalıdır. Bölge ve Irak hükümetleri ayrıca Irak ve Bölge’deki her üç başkanlık Türkiye ve İran’ın bu düşmanca saldırılarına karşı ciddi bir tutum sergilemelidir” denildi.