Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a 'disiplin cezası' verilmesi ve Güney Kürdistan’a yönelik saldırılar Şehit Rustem Cudi Mülteci Kampı’nda (Maxmûr) protesto edildi.

Şehit Aileleri Derneği binasında yapılan açıklama Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin tüm şehitleri için  saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından açıklama, Maxmûr Halk Meclisi Eşbaşkanı Filiz Budak tarafından yapıldı.

'İMRALI'DA SİSTEMATİK İŞKENCE VAR'

Filiz Budak, yaklaşık bir yıldır İmralı cezaevi kapısının açılmadığını ve Abdullah Öcalan’dan herhangi bir bilgi alınamadığını belirterek, şunları kaydetti:

“Önder Apo ile en son 25 Mart 2021’de bir dakikalık telefon görüşmesi gereçekleştirilebildi. İmralı’da yürütülen tecrit, tüm dünyanın, tüm güçlerin, insan hakları koruyucusu olduğunu söyleyen tüm hareketlerin gözü önünde gerçekleştiriliyor ve kimse bu durum karşısında ses çıkarmıyor. İmralı’daki tecrit  24 saatlik sistematik işkenceye dönüştü. 23 yıllık bu işkence sistemi, milyonlarca insanın iradesine karşı en vahşi şekilde yürütülüyor. Önder Apo, dünyanın her yerindeki kadınların, gençlerin, enternasyonalist güçlerin, özgür bir ülkede yaşamak isteyen milyonlarca insanın, bir sistemin ve bir ideolojinin sesidir. İnsanlığı, ahlakı ve doğayı kötülüğüyle boğan otoriter sisteme karşı alternatif olmuş bir paradigmaya sahiptir. Bu paradigmanın dünyada uygulanmaması için İmralı’da yürütülen işkence sistemi bu güne kadar devam ettiriliyor. Kürdistan Özgürlük Hareketi gerillaları, halkımıza uygulanan bu tecridi kırmak için gece gündüz mücadele ediyor.

İŞGALCİ SALDIRILAR

Bugün Güney Kürdistan’a yapılan saldırılar, inşa edilen Türk devlet üsleri bir utanç kaynağıdır. Barzani ailesinin Türk devleti ile işbirliği içinde Güney Kürdistan’da başlatacağı savaş bir kardeş kavgası olmayacaktır. Bu boğazına kadar ihanete batmış bir savaştır. Özgür iradeye ihaneti barındıran bir savaş hiçbir yerde başarılı olmamıştır.

Kürt halkını, özgürlük isteyen tüm halkları, kadın ve gençleri İmralı’daki tecridi kırmaya, Kürdistan topraklarının işgali için başlatılan bu adımı durdurmaya çağırıyoruz. Bizler artık özgürlük, İmralı üzerindeki tecridi kırma ve özgür bir Önderlikle özgür bir Kürdistan’da yaşamanın zamanıdır diyoruz."