Oluç: HDP kilit değil, anahtar partidir!
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, "Seçimler bizim için çok önemli. Bütün kilitleri açacak bir anahtardır, HDP" dedi.
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, "Seçimler bizim için çok önemli. Bütün kilitleri açacak bir anahtardır, HDP" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, HDP’li vekillerden Mahmut Celadet Gaydalı, Erdal Aydemir, Gülistan Koçyiğit, Şevin Coşkun ile HDP Bingöl yöneticilerinin bulunduğu HDP heyeti, Bingöl ve Solhan ilçesinde esnafı ziyaret etti, halkla bir araya geldi.
HDP heyeti, ilk durağı olan Solhan ilçesinde esnafın yoğun ilgisi ile karşılaştı.
HDP’li heyete sorunlarını aktaran Solhanlı halk, ekonominin geçen yıla oranla çok kötüleştiğini, işsizliğin çok yüksek olduğunu, bunların yanında ise köy yollarının yapılmadığı yönünde paylaşımda bulundu.
'TÜM BASKILARA RAĞMEN GÜCÜMÜZÜ ARTIRDIK'
Solhan’daki temaslarının ardından Bingöl’deki parti binası önüne gelen HDP heyeti, burada açıklama yaptı. HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, ziyaret gerçekleştirdiği yerlerde halkın ilgisinin çok yüksek olduğunu belirtti. Yaz ayının başından beri bu tür çalışmalarının sürdüğünü dile getiren Oluç, “Hem Kürdistan hem de Türkiye’nin batısında, her yerde bu çalışmaları sürdürüyoruz. HDP çok uzun yıllardır bir mücadelenin devamı olarak 2015’ten bugüne kadar da çok ağır baskılara rağmen büyük direnç göstermiş, seçmenleriyle, Kürt halkının inanılmaz desteğiyle birlikte. Tüm baskılara rağmen gücünü artırarak bugünlere gelmiş bir partidir HDP” dedi.
‘HDP ANAHTARDIR'
Oluç, “Türkiye’de bir seçime yaklaşıyoruz. Bu herhangi sıradan bir seçim değil. Bu aslında ülkenin geleceğinin belirleneceği bir seçimdir. Ülke demokrasiye, özgürlüğe, hukuka, adalete, barışa doğru mu yürüyecek yoksa daha ağır ve faşizan baskıların olduğu, zulmün, işsizliğin ve yolsuzluğunu arttığı bir yöne doğru mu gidecek? Aslında bu seçimde bunun kararı verilecek. Bu karar verilirken de HDP, anahtar bir role sahiptir. Özellikle anahtar diyoruz, kilit demiyoruz. Bütün kilitleri açacak bir anahtardır HDP. HDP’nin durumu budur. Ne Cumhur ne de Millet İttifakı, HDP olmaksızın istedikleri sonucu alma durumda değil” diye konuştu.
HDP’nin ülkedeki demokratikleşmenin sigortası olduğunu söyleyen Oluç, “Her iki ittifak da aslında demokrasi konusunda son derece sabıkası yüksek olan partilerden oluşan ittifaklardır. Sabıkaları yüksektir, kimisinin yakın dönemde, kimisinin daha geçmiş dönemde. İnsan hakları, Kürt halkının hakları, demokrasi, özgürlükler ve barış söz konusu olduğunda hepsinin muhakkak bir yamuğu, sabıkası vardır. O zaman sigorta olmak işte budur. HDP bu konuda en kararlı ve örgütlü partidir” diye konuştu.
SEÇİMLERİN ÖNEMİ
Partilerine dönük tutuklamalara da değinen Oluç, “Çok değerli arkadaşlarımız bedel ödemektedirler. Neyin bedelini ödüyorlar; özgürlük, barış, demokrasi, adalet ve eşitlik için bu bedeli ödüyorlar. Eğer bu bedelleri ödüyorsak mutlaka bunun karşılığında bu mücadeleyi olumlu sonuçlandırmak da bizim görevimizdir. Bu nedenle seçimlere çok büyük önem veriyoruz. Çok güçlü bir şekilde bu seçimlerden çıkmamız gerekiyor. Türkiye artık seçim ortamına girdi. Biliyorsunuz. Seçim Nisan’da da Mayıs’ta da Haziran’da da olsa 9 aydan az kaldı. Demek ki böylesi bir ortamda artık bizim için her gün aslında aynı zamanda bir seçim çalışmasıdır. Birliğimizi daha da genişleterek, hata edip de yıllarca AKP’ye oy vermiş olan arkadaşlarımızı bu hatalarından döndürme zamanıdır” dedi.
Oluç, şunları söyledi: “Bu kadar büyük hırsızlık, yolsuzluklar, kara para aklaması yapılıyor. Parça parça dökülüyorlar. Bir bakıyorsunuz vekilleri yolsuzluğa bulaşmış, bir bakıyorsunuz bakanları uyuşturucu baronlarıyla poz vermiş. İçişleri Bakanı biliyorsunuz, foto albümü yaptı adam. Hangisi bir suç işliyorsa bir bakıyorsunuz fotoğrafı çıkmış. Kayyım atanmış, yolsuzluktan alınmış fotoğraf var. Böyle zengin bir albüm Türkiye Cumhuriyeti’nin yakın tarihinde hiçbir İçişleri Bakanı’na nasip olmadı. Her türlü karışık ve suç işini organize eden bir odak var orada. Tabii ki o kadar suç işleyince suçlarını örtecek bir şey yapması gerekiyor, onu da HDP’ye saldırarak yapıyor, Kürt halkına düşmanlık yapıyor. Sadece burada değil Efrîn’de, Rojava’da yapıyor. Gerçekten biz bunu deneyle kanıtladık. Kim ki AKP içerisinde bir hırsızlığa ve yolsuzluğa bulaşmışsa, en fazla Kürt düşmanlığını o yapıyor. Çünkü kendi karanlık işlerini böyle örtmek için.”