PKK: 50. Önderlik ve parti yılının her gününü Newrozlaştıracağız

Yıllık olağan toplantısını gerçekleştiren PKK Merkez Komitesi, yeni dönem çalışma ve mücadele planı ortaya çıkardığını, örgüt ve yönetim tarzını da bu plana göre yenilediğini duyurdu.

PKK Merkez Komitesi yıllık olağan toplantısını, 27 üyesinin katılımıyla gerçekleştirdi. 2021 yılı pratiğinin derinliğine sorgulanıp dersler çıkartılarak 2022 yılında daha güçlü savaşma ve daha büyük kazanma iradesinin ortaya konulduğu toplantıda, tüm partililer, yurtsever halk ve devrimci-demokratik çevrelere, Kürt Halk Önderliğinin fiziki özgürlüğünü hedefleyen Özgürlük Zamanı Hamlesini daha güçlü geliştirme çağrısı yapıldı.

PKK Yürütme Komitesi'nce toplantı ardından yapılan yazılı açıklamada,  2021 yılı pratiğinin çok yönlü ve derinlikli değerlendirilmesinin, önderlik ve şehitler çizgisinde eleştirel ve özeleştirel bir yaklaşımla gerçekleştirildiği ifade edildi. Pratik faaliyetlerin hem dikey komite ve örgütlenmeler hem de yatay parça örgütlenmeleri düzeyinde ele alınarak ayrıntılı değerlendirilip zengin dersler çıkartılarak yeni yıl pratiğine taşındığı kaydedildi.

Açıklamada şöyle denildi: “Bilindiği gibi, 2021 yılında Partimizin yürüttüğü özgürlük savaşımız her bakımdan yeni bir zirve yaptı. AKP-MHP faşizminin şubat ortasında Garê’ye, 23 Nisan’dan itibaren ise Metîna, Zap ve Avaşîn’e yönelttiği ezme ve işgal saldırısı, HPG ve YJA-Star gerillalarının kahramanca direnişiyle kırıldı. Kahraman gerilla direnişimiz öncülüğünde her alanda gelişen halkımızın ve dostlarımızın tarihi direnişi, AKP-MHP faşizminin ABD ve KDP destekli imha ve tasfiye planını parçalayarak başarısız kıldı. Böylece Medya Savunma Alanlarını planladığı gibi işgal edemeyen ve zindandan yurtdışına kadar dört parça Kürdistan’daki halkımızın ve dostlarımızın özgürlük direnişini kıramayan AKP-MHP faşizmi tam bir çözülüş ve çöküş süreci içine girdi.

İşte bu biçimde gelişen ve tarihi sonuçlar yaratan 2021 yılı direnişini selamlayan toplantımız, direniş içinde yaşanan hata ve eksiklikleri de eleştirerek zengin derslerini açığa çıkardı. Bu temelde her türlü bireyci, plansız, stratejiye girmeyen, taktik yaratıcılık göstermeyen, dar ve tutucu anlayış ve tarzları eleştirip mahkûm ederek, devrimci halk savaşı stratejisini demokratik modernite çizgisinin yaygın ve derin gerillacılığında ısrar eden, yaratıcı, dağda olduğu kadar ova ve şehirde de savaşan, faşizmi ekonomik, siyasi ve askeri olarak topyekûn hedefleyen, etkili misilleme ve intikam eylemleri geliştiren, faşist-soykırımcı düşmana saldırdığı her yerde vuran tarzıyla hayata geçirmeyi gerekli gördü. Bu çerçevede başta gerilla olmak üzere tüm mücadele güçlerini her bakımdan kendilerini yenilemeye ve etkili savaşmaya çağırdı.”

ÖNDERLİK GERÇEĞİ

Toplantıda Önderlik gerçeği, İmralı direnişi ve partililerin bunları anlama ve uygulama düzeyinin özel bir gündemle ayrıntılı değerlendirildiği belirtildi. Önderlik gerçeğinin Ortadoğu’da ve tüm dünyada daha fazla yayılması, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm ezilenlere daha çok ulaştırılmasının temel görevleri olduğunun altını çizildi. İmralı’da artan fiziki ve psikolojik baskı ve tecrit ile gelişen tarihi direnişe dikkat çekilen toplantıda, esas büyük savaşımın İmralı’da yaşandığına, dolayısıyla Abdullah Öcalan’ın yürüttüğü direnişi her bakımdan doğru anlayıp başarılı pratikleştirilmesi gerektiği vurgulandı.

Açıklamada, toplantı bileşiminin, “İmralı’da geçmişte yaşanan süreçlerin olduğu gibi tekrarlanacağını sanan ve bunun beklentisi içinde olan anlayış ve tutumları eleştirip mahkûm ederek, tüm yoldaşları, halkımızı ve dostlarımızı süreci doğru anlamaya ve etkili mücadele yürütmeye” çağırdığı; yine İmralı’da ağırlaştırılan tecrit durumunun ve bu temelde Abdullah Öcalan ile her türlü iletişimin kesilmiş olmasının ortaya çıkardığı tehdit ve tehlikenin değerlendirilerek, hem bir kez daha bunu yapanları uyarmanın hem de tüm Kürdistan ve Türkiye’ye yayılan tecrit durumuna karşı topyekûn mücadeleyi geliştirme çağrısı yapmayı gerekli gördüğü kaydedildi.

İDEOLOJİK ÇALIŞMALAR

Toplantıda, Kürdistan özgürlük mücadelesi ile dünyada yaşanan üçüncü dünya savaşının yüzde sekseninin ideolojik boyutta olduğuna dikkat çekildiği, kendilerinin de propaganda, sanat ve edebiyat gibi ideolojik çalışma ve mücadeleye daha çok önem vermeleri gerektiğine vurgu yapıldığı ifade edildi. Devamla şöyle denildi: “Bu konuda AKP-MHP faşizminin asimilasyon ve soykırım amaçlı yürüttüğü faaliyetlere özellikle dikkat çekti. Propaganda, edebiyat ve sanat faaliyetlerimizi bunları boşa çıkartacak ve başta gençlik olmak üzere tüm toplumu demokratik modernite çizgisinde eğitecek bir nicel ve nitel gelişme düzeyine ulaştırmamızın büyük önemini değerlendirdi. Kapitalist modernitenin hastalık düzeyindeki bireyciliğine karşı her alanda ideolojik mücadelenin yükseltilmesi gerektiğini vurgulayarak, buna karşı özgür birey ve demokratik komüne dayalı bir toplumsallığın geliştirilmesinin tarihi önemini vurguladı. Bu temelde tüm yurtsever Kürt aydın, yazar, sanatçı ve edebiyatçılarını kendi içlerinde daha güçlü örgütlenmeye ve özgürlük devrimimizin kültürel boyutunu geliştirmeye çağırdı.”

ASKERİ VE SİYASİ DURUM

Merkez Komite toplantısının güncel siyasi ve askeri durumu da çok yönlü tartıştığı, olası gelişmeler üzerinde durup yeni süreçte uygulamaları gereken politik ve askeri görevleri de belirlediği aktarıldı. Bu konuda şu tespitlerde bulunuldu: “Bu temelde ABD’nin gösterdiği gerileme belirtilerine dikkat çekerek, bu durumun Önder Apo’nun otuz yıl önceki görüşlerinin doğrulanması olduğunu vurguladı. Üçüncü Dünya Savaşının devam edeceğinin ve bu savaşta Ortadoğu bölgesinin merkezi rolünün süreceğinin altını çizdi. Mevcut koşullarda politik ve askeri mücadelede korumacı, savunmacı yaklaşımın ve tarzın kazandırmayacağını vurgulayarak, her bakımdan aktif ve hamleci olunması gerektiğini belirledi. Kapitalizmin ve şahsında iktidar ve devlet sisteminin tarihi çöküş sürecine dikkat çekerek, bu durumda kadın özgürlüğü ve toplumsal ekolojiye dayalı olarak küresel demokrasi mücadelesini geliştirmenin tarihi önemini vurguladı.”

ÜÇ ÇİZGİNİN SAVAŞIMI

Kürdistan üzerindeki mücadelenin geldiği noktanın ve belirginleşen üç çizgi savaşımının durumunun toplantıda ayrıntılı olarak tartışıldığı ifade edilen açıklamada, “AKP-MHP faşizminin yürüttüğü klasik soykırımcı çizgi ile ABD-KDP’nin yürüttüğü ulus-devletçik yaratma çizgisi arasındaki ilişki ve çelişkilerin durumunu çok yönlü olarak değerlendirdi. Her ne kadar kendi aralarında da kısmi çelişki bulunsa da, özellikle PKK’nin yürüttüğü özgürlük çizgisine karşı ittifak yapma durumlarına dikkat çekti. Bu çerçevede özellikle KDP’nin son yıllarda AKP-MHP ile geliştirdiği ittifak düzeyinin Kürt varlığı ve özgürlüğü için en büyük tehdidi oluşturduğunu ve AKP-MHP faşist-soykırımcı egemenliğini KDP desteğinin ayakta tuttuğunu vurgulayıp, bunu boşa çıkarmak için çok yönlü çaba harcamanın tarihi önemi üzerinde durdu. Bunun için de AKP-MHP faşist-soykırımcılığına karşı devrimci savaşı her düzeyde geliştirirken, buna paralel olarak işbirlikçi ihanet çizgisini teşhir ve tecrit etmenin büyük önemini vurguladı” denildi.

DEMOKRASİ HAREKETİNİN ÖRGÜTLENMESİ

AKP-MHP faşizminin Kürt varlığını ve özgürlüğünü tarihten silmek için tüm gücüyle saldırdığını ve var oldukça da söz konusu bu saldırıyı sürdüreceğine işaret edilen açıklamada, AKP-MHP faşizmini yıkma mücadelesinin Ortadoğu’nun ve dünyanın en devrimci ve demokratik mücadelesi olduğu vurgulandı. Bu mücadelenin Kürdistan, Türkiye ve dünyada böyle bir bütünlük içinde yürütülmesi gerektiğinin toplantıda tespit edilen bir husus olduğu belirtildi ve toplantı bileşiminin “Kürdistan’ın bütün yurtsever ve devrimci güçlerini, parti, örgüt, çevre ve sosyal kesimlerini, kadın ve gençlik hareketlerini Kürt düşmanı AKP-MHP faşizmine karşı ortak mücadele etmeye; yine AKP-MHP faşizmini yıkarken yerine benzerlerinin geçmesini önlemek için, Türkiye’nin tüm sol, sosyalist, devrimci, demokrat güçlerini, kadın ve gençlik hareketlerini, parti, örgüt, sendika ve derneklerini ortak antifaşist demokratik devrim mücadelesi yürütmeye ve bu temelde üçüncü ittifak olarak Demokrasi Hareketini örgütlemeye çağırdı”ğı ifade edildi.

ALANDAKİ POLİTİK GÜÇLERE ÇAĞRI

Üçüncü politik güç olarak herkesle taktik ilişki içinde olmanın önemine vurgu yapılan toplantı açıklamasında, Rojava’da demokratik modernite devriminin derinleştirilmesinin, Suriye’de ve Irak’ta sorunların demokratikleşme temelinde çözülmesinin tarihi öneminin vurgulandığı, bu çerçevede bir kez daha başta Suriye, Irak ve İran yönetimleri olmak üzere bu alanlardaki tüm politik güçleri Kürt sorununun demokratikleşme temelinde çözümünü sağlamak için birlikte çalışma yürütmeye çağrıldığı da belirtildi.

Kuzey ve Doğu Suriye halklarının DAİŞ karşısında kazandığı büyük zaferin insanlık açısından taşıdığı tarihi önemin vurgulandığı açıklamada, bazı güçlerin tutarsızlığına ve DAİŞ benzeri çeteciliğe göz yummasına rağmen Kuzey Doğu Suriye halklarının söz konusu güçlere karşı günümüzde de yürüttüğü tutarlı ve başarılı mücadele kutlandı.

Açıklamada, dünya genelinde Abdullah Öcalan’ı ve PKK’yi sahiplenen tutum ve duruşların selamlandığı; Kürt özgürlüğünü küresel demokratikleşmenin geliştirilmesi temelinde sağlamak üzere her türlü çaba ve mücadelenin daha çok geliştirilmesi gerektiği vurgulandı.

PKK Merkez Komite Toplantısı'nın sonuç açıklamasında, "Bunlar temelinde çok önemli bir kararlaşma düzeyi ile çalışma ve mücadele planı ortaya çıkartan toplantımız, örgüt ve yönetim tarzını buna göre yenileyerek çalışmalarını başarıyla tamamladı" denildi.

EN GÜÇLÜ MÜCADELE VE ZAFER YILI

Son olarak yeni döneme ilişkin mücadele çizgisi ve kararlılığının ifade edildiği açıklama şöyle devam etti: "Çok açık ki, PKK Merkez Komite toplantısı ile Özgürlük Hareketimiz ve halkımız yeni mücadele yılı için daha çok örgütlü ve hazırdır. AKP-MHP faşizmini yıkma, İmralı tecridini kırma, Kürdistan’ı özgür ve Türkiye’yi demokratik yapma mücadelesini çok daha örgütlü ve etkili bir biçimde ve zafer çizgisinde yürütecektir. Bunun için düşmanlarını daha çok tecrit edecek ve dostlarını daha fazla birleştirecektir. Yirmi dördüncü yıla girişte 15 Şubat komplosuna karşı mücadeleyi bu temelde geliştirecek, 8 Mart ve Newrozu özgürlük mücadelesinde yeni bir zirve yapacaktır. Ellinci Önderlik ve parti yılının her gününü Newrozlaştırarak, bu yılı en güçlü mücadele ve en büyük zafer yılı haline getirecektir.

PKK Yeniden İnşa Komitesi üyesi ve Güney Kürdistan’ın büyük şehidi Viyan Soran yoldaşı şehadetinin 16’ncı yıl dönümünde böyle bir toplantı temelinde saygı, sevgi ve minnetle anıyoruz. Merkez Komite toplantımızın sonuçları temelinde geliştireceğimiz tarihi özgürlük mücadelesinde yaşatacağımızı belirtiyoruz.

Bunlar temelinde tüm partili yoldaşları, yurtsever halkımızı ve dostlarımızı, Merkez Komite toplantı sonuçlarını doğru anlayıp etkili uygulamaya, 15 Şubat komplosunu yıkmak ve ellinci Önderlik ve Parti yılını tarihi zafer yılı haline getirmek için yaratıcı yöntemlerle etkili mücadele etmeye çağırıyoruz!"