'Rêber Apo Newroz'un gerçek anlamını ortaya çıkardı'

Ezilen halkların bayramı olan Newroz'un bu yıl da büyük bir coşku ile kutlandığını söyleyen HPG Merkez Karargah komutanlarından Haki Armanc, "Rêber Apo Newroz'un gerçek anlamını ortaya çıkardı" dedi.

Milyonlarca kişi tarafından kutlanan Newroz Bayramı'nın bu yıl farklı bir anlamı olduğunu söyleyen Haki Armanc, "Çünkü Rêber Apo'nun bir grup arkadaşla başlattığı özgürlük mücadelesi 50. yılına giriyor. 1973 yılında Ankara'da Rêber Apo tarihi bir mücadelenin kararını verdi. Bu mücadele her geçen gün daha da büyüyor ve güçleniyor. Halkımız Önderliğin başlattığı mücadeleye sahip çıktı" dedi. 
Türk devletinin Medya Savunma Alanları'na yönelik saldırılarına da değinen Armanc, gerillanın bu saldırılar karşısında amansız bir direniş sergilediğini belirtti. Türk devletinin gerillaya darbe vurmak için her türlü yol ve yöntemi kullandığına dikkat çeken Armanc, gerilla güçlerinin bu durum karşısında dikkatli olması gerektiğini vurguladı. 

Stêrk TV'nin HPG Merkez Karargah komutanlarından Haki Armanc ile yaptığı söyleşi şöyle: 

Bu yıl ki Newroz Kürdistan'ın her parçasında ve dünyanın birçok yerinde kutlandı. Gerillada da Newroz çok coşkulu bir şekilde kutlandı. Kürt halkı için Newroz ne anlama geliyor? Aynı zamanda PKK'de Newroz nasıl bir ruh yarattı?

Öncelikle 2022 Newrozu Rêber Apo'ya, Kürdistan halkına, özgürlük için mücadele eden dünya halklarına, bütün çalışanlara ve özgürlük gerillalarına kutlu olsun. Mazlum Doğan ve Zekiye Alkan şahsında özgürlük mücadelesinin gelişmesi için meşale olan tüm şehitlerimizi saygı ile anıyorum. 
Bu yılki Newroz çok büyük bir coşku ile kutlandı. Tabii ki bu da Rêber Apo'nun ve verilen mücadelenin sayesindedir. Bugün milyonlarca Kürt ve özgürlük talep eden Ortadoğu halkları Newroz'u kutluyor. Bu yıl Newroz'un farklı bir anlamı var. Çünkü Rêber Apo'nun bir grup arkadaşla başlattığı özgürlük mücadelesi 50. yılına giriyor. 1973 yılında Ankara'da Rêber Apo tarihi bir mücadelenin kararını verdi. Bu mücadele her geçen gün daha da büyüyor ve güçleniyor. Halkımız Önderliğin başlattığı mücadeleye sahip çıktı. Bu Newroz'da da bunu en üst aşamada gösterdi. 
Newroz Rêber Apo'nun çıkışıyla gerçekliğine kavuştu. Çünkü ondan önce, evet kutlanıyordu ama son yıllarda anlamından uzaklaştırılıp sıradan bir bayram gibi gösteriliyordu. Ama Rêber Apo Newroz'un gerçek anlamını ortaya çıkardı. Newroz ezilen halkların bayramıdır. Bu temelde kutlanıyor. Bugün halkımız da çok büyük bir baskı ve zulüm altında. Bu yüzden Newroz'un milyonlarca kişi tarafından bu kadar büyük bir coşku ile kutlanması daha da anlam kazanıyor. 

2021 yılında Medya Savunma Alanları'na yönelik Türk devletinin çok yoğun saldırıları oldu. Bu saldırılara karşı gerillalar amansız bir direniş yürütüyor. Newroz öncesi HPG Komuta Konseyi yıllık olağan toplantısını da gerçekleştirdi. Toplantıda alınan kararlar nelerdi? Gerilla 2022 yılını nasıl karşılayacak ve geçmiş yıllardan farkı ne olacak?

HPG Komuta Konseyi yıllık olağan toplantımızı her sene sorunsuz bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Öncesinde PKK, KCK ve YJA Star toplantıları yapıldı. Düşmanın sürekli, 'Gerilla artık bir araya gelemiyor" propagandasını yaptığı, her alanda saldırdığı bir süreçte hareketimizin bütün yönetimi dahil, her yerden arkadaşların bir araya gelip toplantı gerçekleştirmesi Türk devletinin kara propagandasının boşa çıktığını gösteriyor. Bu yüzden toplantımız başarılı bir şekilde sonuçlandı. 
Bu toplantıda birçok şey tartışıldı. 2021 yılı bizim için nasıl geçti? Tabİi ki Önderliğin direnişi bizim için esastır. Bütün olumlu, olumsuz pratikler değerlendirildi. 2021 yılında Medya Savunma Alanları'nda yaşanan savaş daha fazla hazırlıklı, sorumluluklarımızın farkında olmamız ve yerine getirmemiz gerektiğini gösterdi. Türk devleti 2021 yılı başında Garê'ye yönelik bir saldırı başlattı. Heval Şoreş Beytüşşebap ve yoldaşları işgal operasyonlarına müdahale ederek şehit düştüler. Türk devletine tarihi bir darbe vuruldu. Sadece Türk devletinin planları değil, uluslararası komplocu güçlerin de hareketimize yönelik darbe vurma planları boşa düştü. Uluslararası güçler her türlü silahı vererek, hain Kürtler de göz yumarak, destek vererek Türk devletinin işgal saldırılarına katıldı. 
Türk devleti tek başına Garê'ye gelmeye cesaret edemiyordu. Zaten kendileri de 6 aylık bir hazırlık yaptıklarını söylemişlerdi. Özgürlük gerillaları bu hazırlıklarını bir kaç günde boşa çıkardı. Türkiye toplumu da devletin yaşadığı başarısızlığı gördü. Zaten Erdoğan'ın kendisi de Garê'de yenilgiye uğradıklarını itiraf etti. Türk devleti de bu durumu değiştirmek için 23 Nisan'da Metîna, Zap ve Avaşîn'e yönelik işgal saldırıları başlattı. Bu işgal saldırılarına karşı gerilla da yeni taktikler hayata geçirdi. Bunlardan biri savaş tünelleri, diğeri uzman savaş timi. Savaş tünellerinde başta Mam Reşo, Girê Sor, Zendûra, Werxelê tarihi sonuçlar alındı. Heval Hêjar, Serhat, Cumali öncülüğünde tüm şehit yoldaşlarımız tarihe damgasını vurdu. 

DÜŞMAN GARÊ'DE NEYE UĞRADIĞINI ŞAŞIRDI

En gelişkin teknik ve kimyasal silahlara karşı son nefesine kadar direnen bu yoldaşlarımız bize çok önemli mesajlar verdi. İşgalci düşmana karşı bu kahraman yoldaşlarımız insanlığın onurunu savundular. Bu direniş hem halkımız, hem de özgürlükçü halklar için bir aydınlıktır. İnanıyoruz ki önümüzdeki süreçte bu gerçeklik çok daha iyi anlaşılacaktır. Türk devleti kapitalist modernite devletlerinden her türlü desteği aldı ama gerillanın direnişi karşısında sonuç alamadı. Tıkandı, ağır darbeler yedi. Düşman neye uğradığını şaşırdı. Toplantımızda bu kahraman şehitlerimizin verdiği direnişi önümüzdeki süreçte zafere dönüştürme kararı çıktı. Tim savaşında da önemli başarılar elde edildi. Hareketimiz ve Anakarargah Merkez Komutanlığımız son yıllarda HPG'de uzman gerillacılığın gelişmesi için çalışmalar yürütüyordu. 

Medya Savunma Alanları'nda yaşanan direniş de bunun sonucudur. Demokratik modernite gerillası bu çerçevede ortaya çıktı. Elbette daha güçlü sonuçlar da alabilirdik. Toplantımızda bunun eksikliklerini de tartıştık. Medya Savunma Alanları'nda verilen direniş Rêber Apo'nun sergilediği duruştan bağımsız değil. Bir yıldır Önderlikten haber alamıyoruz. Bu durum Kürdistan Özgürlük Gerillasında büyük bir öfke ve hırs yaratmış durumda. Önderliğin İmralı'daki direnişi ortadadır. Bu direniş halkımızı da etkiliyor. Bu yüzden konsey toplantısında çıkan kararları önümüzdeki süreçte hayata geçirmeye hazırız. 

Bakur'da da büyük bir gerilla direnişi yaşanıyor. Gerillalar çok etkili eylemler yaptı. 2021 yılı Bakur'da nasıl geçti ve gerilla 2022 yılını nasıl karşılayacak?

Toplantıda da geniş bir şekilde ele aldığımız konulardan biriydi Bakur eyaleti. Yıl ortasında bütün eyaletlerden arkadaşlarımızın raporları geldi. Eyaletlerin durumu daha iyi anlaşıldı. Bakur'da bahar aylarından beri düşmanın işgal operasyonları var. Her eyaletimize küçük büyük birçok saldırı oldu. Bakur eyaletimize ise yoğun saldırılar devam ediyor. Türk devleti gerillaya yönelik gerçekleştirdiği operasyonlara rağmen başarılı olamadı. Doğrudur, zaman zaman sıcak temaslar oldu, şehadetler yaşandı, fakat genel olarak Türk devletinin Bakur'daki operasyonları boşa çıkarıldı. Bu durum Bakur'daki arkadaşların savunma anlamında belli bir aşamaya geldiğini gösteriyor. Fakat toplantımızda bu konu da tartışıldı ve bazı eleştiriler yapıldı. Bakur gerillası her ne kadar etkili eylemler yapsa da içerisinde bulunduğumuz yıl sıradan bir yıl değildi. Bakur'daki potansiyelimizin tam olarak pratiğe geçirilmediği kanaatindeyiz. 
Eğer arkadaşlar demokratik modernite gerillası çerçevesinde hareket etselerdi inanıyoruz ki Bakur'daki gerilla pratikleri üç-dört kat daha güçlü olurdu. Bu yüzden toplantımızda bu konu eleştiri-özeleştiri üzerinden ele alındı. Bakur'daki arkadaşlarımızın da bu temelde eksiklerini gidereceklerine inanıyoruz. Çünkü Bakur'daki potansiyelimizin tam olarak pratiğe geçmediğini görüyoruz. Bu yıl tüm alanlardaki arkadaşlarımızın faşist Türk devletini yenilgiye uğratmak için görevlerini daha güçlü bir şekilde yerine getirmelidir. 

GERİLLA DÜŞMANIN YÖNTEMLERİNE KARŞI TEDBİRİNİ ALMALIDIR

Düşmanın Bakur gerillasını etkisiz kılmak için her şeyi yapacaktır. Çünkü Bakur'daki her gerilla düşman için çok büyük bir korku ve tehdittir. Bunu biliyorlar. Gerillayı yok etmek için trilyonlarca masraf yapıyorlar, binlerce asker kullanıyor. Gerillaya darbe vurmak için her imkanı devreye koyuyor. Demek ki düşman gerilladan bu kadar çok korkuyor. Yenilgisinin Kürdistan gerillasının elinden olacağını biliyor. Bu yüzden düşman farklı yöntemler kullanarak da operasyonlarını geliştirecektir. 

Düşman her kış operasyona çıkarak arkadaşların noktalarını ve yollarını tespit ediyor. Hatta arkadaşların ilişkilerinin olduğu köylerden bilgi almak, o köyleri denetim altına koymak için operasyonlar yapıyor. Gerillaya bu şekilde darbe vurmak istiyor. Şunun iyi bilinmesi gerekir; her bahar aynı ilişkiler, aynı yollar kullanılmamalı; bu anlamda tedbir alınmalı. Çünkü düşman gerillaya darbe vurmak için her fırsatı kullanıyor. İnanıyoruz ki önümüzdeki süreçte arkadaşlar bu konuda daha dikkatli olacaktır ve düşmanın tüm taktiklerini boşa çıkaracaktır. 

Demokratik Modernite gerillasından bahsettiniz. Önümüzdeki süreçte gerilla eylemleri nasıl  gelişecek ve gerillanın perspektifi, iddiası ne olacak? 

Hareketimizin önümüzdeki yıla dönük perspektifi açık ve nettir.Yapılan bütün yönetim toplantılarımızda net bir perspektif açığa çıktı. HPG komutanlığı toplantısında birçok şey tanımlandı. Her şeyden önce hareketin çizgisinde, idelojisinde, örgütlülükte bir derinlik gerekli. Bu durum sadece yapılan bu toplantılarda değil, bütün alanlarımızda bu durum tespit edilmiş ve üzerinde duruluyor. Her kış özgürlük gerillası senelik eğitimlerini bu temelde alıyor. Her şeyden önce 24 saat örgütlülük ve ideolojik alanında kendini iyi geliştirebilmeli.

Demokratik Modernite gerillası için asıl önemli olan budur. Bunun olmaması diğer her şeyin yarım kalması demektir. Zayıf olunan bir anda bile demokratik modernite gerillası perspektifi ile yaklaşılırsa yeni bir taktikle başarılı olunur. Aksi takdirde darbe yenir, yada eylem başarıya ulaşmayabilir. Mesela bir gerilla timimiz demokratik modernite gerilla perspektifine göre planlamasını yaparsa düşmana en ağır darbeyi de vurur, kayıp da vermez. Ama yeterince derinleşmeyip, tedbir alınmadan yapılan eylemler başarıya ulaşmayabilir, kayıp da verilir. Hareketimizin genelinde Demokratik Modernite gerilla perspektifini pratiğe nasıl dönüştüreceğimiz önemli. Yaptığımız eylem ve mücadelenin nerede, ne zaman ve hangi yolla olduğu önemli, birinin önceliği ya da eksikliği olmaz. En çok bunun üzerinde duruldu.
Son yıllarda yapılan tartışmalar yine  özellikle bu yıl yapılan tartışmalar özgürlük gerillası için ön açıcı ve önümüzde yılın eylemlerinde daha başarılı olunacaktır. Bu tartışmaların amacı küçük güçlerle büyük başarılar açığa çıkartmak. Geçtiğimiz yıla dönük eksikliklerimizin neler olduğuna dair eleştiriler ve özeleştiri verildi. Rêber Apo'nun mücadele temposu bizim için esastır. Verdiğimiz mücadele ne kadar buna denk yada sonuç alıcı bu önemli. Bu hareketin bir kadrosu için de, gerilla için de geçerlidir. Bu ancak Demokratik Modernite Gerillası çerçevesinde vücut bulacaktır. Bu hepimiz için heyecanlı bir durum. Her bir arkadaşımız düşman içerisine girip onları yok edebilecek potansiyeldedir. Arkadaşlarımızdaki bu kabiliyet en üst aşamadadır. Önümüzdeki yıl Demokratik Modernite Gerillarının nasıl bir görev üstleneceğini pratikte de göreceğiz.

Özgürlük mücadelesi 50 yıldır aralıksız bir şekilde devam ediyor. Siz de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın bir savaşçısısınız. Mücadelenin 50. yılı sizin için ne anlam ifade ediyor?

50 yıldır Rêber Apo'nun başlattığı mücadele devam ediyor. Eğer bugün var isek, özgürlük bilincine ulaşmış isek, mücadele bu kadar büyümüşse bu Rêber Apo'nun emeği sayesindedir. Bunu her zaman söylüyoruz; bizler Rêber Apo'ya borçluyuz. Ne yaparsak da bu borcu ödeyemeyiz. Bu yüzden Rêber Apo'nun fiziki özgürlüğünü hayati bir konu olarak görüyoruz. Bütün çalışmalarımızda Rêber Apo'nun fiziki özgürlüğünü sağlam olacaktır. Ancak bu şekilde Önderliğe olan borcumuzu öderiz. 
Halkımız ve özgürlük savaşçılarının da bu çerçevede yaklaşacağına inanıyorum. Çünkü Rêber Apo bütün yaşamını bu halk ve ülke için feda etti. Kürdistan ve Ortadoğu'da eşit, özgür bir yaşamın kalıcı hale gelmesi için Önderlik bütün imkanlarını seferber etti. Bugün Rêber Apo'ya uygulanan işkence ve tecrit dünyanın hiç bir yerinde görülmemiştir. Türk devleti ile birlikte kapitalist modernite de bu tecrit ve işkenceden sorumludur. Bizlerin de komplocu güçlere karşı mücadeleyi daha da yükseltmemiz gerekiyor. Kürt halkı ve dostları 15 Şubat'ta, 8 Mart'ta ve Newroz'da Önderliğe nasıl sahip çıktığını bir kez daha gösterdi. Halkımızın ve Kürt dostlarının bu direnişini gönülden tebrik ediyoruz. 

Önümüzdeki süreçte Önderliğin fiziki özgürlüğünü mutlaka sağlamalıyız. Kürdistan Özgürlük Gerillası olarak gündemimiz 24 saat bu olacaktır. Toplantımızda aldığımız kararlar ve planlar var. Bu kararlarımız ve planlarımız mutlaka yerine getirilmelidir. Sadece söylem yeterli değil, pratik de lazım. Halkımız şunu çok iyi bilsin ki düşman ne kadar saldırırsa saldırsın kazanan biz olacağız. 2021 yılı şehitlerimiz bunu bize bir kez daha gösterdi. Şehitlerimize bağlılığımız Rêber Apo'nun, Kürt halkının ve Kürdistan'ın özgürlüğü ile mümkün olacaktır. Bu temelde mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz.