Kendini "Savunma alanında danışmanlık ve askeri eğitim veren şirket" olarak tanımlayan ve bugüne kadar farklı iddialar dile getirilen SADAT, 28 Şubat 2012 tarihinde emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ve 23 emekli subay ve astsubay tarafından kuruldu. Şirketin kuruluş içeriğinde, uluslararası alanda askeri ve iç eğitim, savunma danışmanlığı ve mühimmat alımı gibi tanımlar yer almasına rağmen Kürt illerinde ilan edilen öz yönetim sürecinde paramiliter bir yapı olan SADAT’ın yaptıkları hafızalardaki tazeliğini koruyor. 1990’ların JİTEMİ ile aynı minvalde çalışmalar yürüten SADAT, Arapça’da ‘Seyitler’ anlamına geliyor.
SADAT çetesinin liderliğini ise 28 Şubat 1997’de ordudan ihraç edilen emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi yapıyor. 15 Temmuz 2016 iktidar çatışmasında o geceye dair en önemli iddialardan biri de SADAT'ın öncülüğünde sivillere çok sayıda ağır silah dağıtıldığı konusu. Ayrıca bu silahların şu an kimlerin elinde olduğu henüz bilinmiyor. Rojava’da aktif görev alan SADAT üyeleri, işgal edilen Efrîn’de birçok katliam gerçekleştirdi.
FİNANSMANI KAYYUMLAR
Ancak Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, halkın tepkisi ve ilk seçimlerde AKP’nin seçimi kaybetme olasılığının artmasının ardından SADAT, çalışmalarını Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yoğunlaştırmaya başladı.
Süratle kadrolaşmaya çalışan SADAT’ın en büyük finansörü ise, kayyum atanan belediyelerden oluşuyor. Kayyumlar tarafından TÜGVA’ya aktarılan paralar, el altından SADAT çetesine aktarılıyor. Polis ve asker içinde örgütlenen bu yapı, şimdi en ücra mahallelerde bulunan gençlerle iletişim kurarak onları silahlandırmaya çalışıyor.
EĞİTİMLER ASKERİ BİRLİK İÇİNDE YAPILIYOR
SADAT’ın şimdiki hedefinde ise Van var. Bin 900 gündür her türlü eylem ve etkinliğin yasaklandığı kentte, gece vakitlerinde sokağa çıkan eli silahlı kişiler dikkat çekiyor. Son model lüks araçlarla dolaşan, takım elbiseli ve silahlı bu gençlerin, SADAT’ın uzun süredir Van’da yürüttüğü çalışmaların sonucu olarak ortaya çıktığı öğrenildi. Van’da özellikle Kürt gençlerinin dışında diğer etnik gruplara ait çevreler içinde örgütlenen SADAT, işsiz ve gelecekten umudunu kesmiş, çatışmalarda yakınlarını yitirmiş gençleri tespit ettikten sonra bu kişilerin ekonomik durumunu, dini ve milliyetçi hassasiyetlerini istismar ediyor. Derin çıkmaz içinde bulunan gençlere “Vatan-Millet-Sakarya” sloganıyla ırkçılığı empoze eden SADAT, daha sonra bu gençlere silahlı eğitim veriyor. SADAT’ın bu silahlı eğitimleri Van’da askeri bir alan içinde yaptığı ve askeri yetkililerin de buna izin verdiği öğrenildi. Ancak bunun hangi askeri birlik olduğu henüz bilinmiyor.
‘GÜN GELİR DEVLETE OLAN BORCUMUZU ÖDERİZ’
Yaşadıklarını anlatan ve ismini vermek istemeyen bir esnaf şunları söyledi: Daha birkaç ay önce ağır yoksulluk yaşamış bir genç, bu ay altında jip, belinde silahla dükkana geldi. Kendisine bu durumu sorduğumda, ‘Derin mevzular, sizin anlamazsınız’ diye cevap verdi. Devlet dairesinde işe mi girdin diye sordum. Bu defa da ‘Allah devletimize zeval vermesin, her türlü ihtiyacımızı karşılıyor. Biz de günü geldiğinde devletimize olan borcumuzu bir şekilde ödeyeceğiz’ gibi sözler etti. Çevremde böyle tanıdığım en az 4-5 genç var. Mahallede havalarından geçilmiyor” diye konuştu.
SEÇİMLERDE PROVOKASYON HAZIRLIĞI MI?
SADAT’ın Van’da yürüttüğü bu çalışmalar derin bir provokasyon hazırlığına işaret ediyor. Özellikle önümüzdeki dönemlerde yapılacak ilk genel seçimlerde AKP’nin bu güçlerini sokağa çıkararak topluma dönük bir baskı politikasını devreye sokacağı şeklinde yorumlanıyor.