Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (TUHAY-DER) Van Şubesi öncülüğünde, cezaevlerinde artan ölümlere ilişkin Sanat Sokağı’nda basın açıklaması gerçekleştirildi. “Hasta tutsaklara özgürlük” pankartının taşındığı eyleme Barış Anneleri Van Meclisi, Van Barosu’nda Adalet Nöbeti’ni sürdüren anneler, Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jînen Azad -TJA) aktivistleri, Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il yöneticileri ile İnsan Hakları Derneği (İHD) şube yöneticilerinin yanı sıra onlarca kişi katıldı.
Açıklamayı okuyan TUHAY-DER Eşbaşkanı Adil Koçak, yaşam hakkı ihlaline karşı yüzü aşkın gündür annelerin Adalet Nöbeti’ni sürdürmesine rağmen cezaevlerinden art arda cenazelerin çıkmaya devam ettiğine dikkat çekti. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılmış tecridin bugün tüm cezaevlerine sirayet ettiğinin altını çizen Koçak, bu durumun başta yaşam hakkı ihlali olmak üzere ağır ihlallere dönüştüğünü ifade etti.

'DURUM VAHİM BİR HAL ALDI, ÖLÜME TERK EDİLİYORLAR'

Cezaevinde artan hak ihlallerine değinen Koçak, “Durum o kadar vahim bir hal almıştır ki en kutsal olan yaşam hakkının ihlal edilmesi dahi rutin bir döngüye dönüşmüştür. Sadece 2021 yılı içerisinde 7’si infaz ertelemelerinden kısa bir süre sonra olmak üzere en az 59 hasta tutsak yaşamını yitirdi. Son 15 gün içerisinde 2 tutsak cezaevlerinde, 2 tutsak ise infazı ertelendikten sonra dışarda yaşamını yitirdi” dedi.  Tutsakların sağlığa erişim hakkının engellendiğini belirten Koçak, şunları söyledi: “Tüm bu cendere içerisinde hastalıkları, yaşamlarını tek başlarına idame edemeyecekleri ağır hastalıklara döndükten sonra hukuksuz ve taraflı ATK kararlarıyla tahliyeleri engellenip, adeta ölüme terk edilmektedirler. Ölüm sınırına yaklaştıktan sonra tahliye edilenler de kısa bir süre sonra yaşamlarını yitirmektedirler. Tüm bunlar yetmezmiş gibi tahliye olmaya hak kazanan onlarca ağır hasta tutsakların da aralarında bulunduğu yüzlerce tutsağın  idare ve gözlem kurullarının hukuksuz ve keyfi kararlarıyla infazları yakılıp tahliye olması engellenmektedir. Kısacası sorumlular hasta tutsaklara eziyet etmeyi ve cezaevlerinden sağ çıkmalarını engellemek için tüm insan hakları nosyonlarını yerle bir edecek şekilde ellerinden geleni yapmaktadırlar.”
İktidarın sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğinin altını çizen Koçak, “Bu ölümlerin hiçbirinin rakamlardan ibaret olmayıp her birinin birer can olduğunun bilincindeyiz ve tüm bu ölümlerin takipçisi olacağımızı bir kez daha hatırlatıyoruz. Son olarak tüm halkımızı ve STK’leri cezaevindeki ölümlere karşı daha duyarlı olmaya davet ediyoruz” dedi.