“Bu savaş dört parça Kürdistan’ın savaşıdır” diyen Eşbaşkan Vejîn, "Rojhilat gençleri nasıl ki Kobanê sürecinde öncü bir ruhla direnişe katılıp Kobanê'yi özgürleştirdiyse, Efrîn'de, Girê Spî'de savaş mevzilerinde direndilerse bu varlık ve yokluk savaşına da katılmalılar. Bu yüzden herkes bu direnişteki yerini almalıdır” diye kaydetti.
Kürdistan Özgür Yaşam Partisi (PJAK) Eşbaşkanı Zîlan Vejîn, Türk devletinin Medya Savunma Alanlarına yönelik saldırılarını ve KDP'nin Kürdistan'daki ihanetçi rolüne ilişkin ANF'ye konuştu.
İşgal saldırılarına karşı kahramanca bir direniş sergileyen gerillayı kutlayarak sözlerine başlayan Vejîn, saldırılarda yaşamını yitiren şehitleri saygı ve minnetle andı.
Türk devletinin KDP destekli saldırılarını kınayan PJAK Eşbaşkanı Zîlan Vejîn, "KDP ihaneti öncülüğünde gelişen bu saldırılar, Kürt halkına yönelik soykırım konseptinin bir parçasıdır. 17 Nisan'da Türk devleti tarafından başlatılan saldırılar sadece Güney Kürdistan veya Medya Savunma Alanlarına yönelik değildi. Bu saldırıların hedefi 4 parça Kürdistan'dır. Türk devleti 2021 yılında savaş konseptini belirlemişti fakat amacına ulaşamayınca 2022 yılını final yılı olarak görüyor. Bu yüzden işgal saldırılarını "pençe kilit operasyonu" adı altında yapıyor. Kürt halkının tüm düşmanları kirli planlarını sonuçlandırmak için birlikte hareket ediyorlar. Bu saldırılar sadece Türk devleti tarafından yapılmıyor, hegemon güçler, NATO bu saldırıların bir parçası. Yine bölgede KDP gibi hain bir güç de Türk devletine destek veriyor, işgale yol açıyor.
Türk devleti kan dökerek, savaşarak ömrünü uzatmak ve bu yöntemle 2023 yılına girmek istiyor. KDP'nin Kürdistan'daki tek rolü düşmanla işbirliği yapmak. Mesrur, Neçirvan şahsında Barzani ailesinin karakteri bir kez daha ortaya çıktı. Kürdistan'da bu kadar büyük bir savaş ve işgalin olduğu bir süreçte Mesrur, diplomasi faaliyetleri sürdürmek için gittiği Londra'da, fedai bir ruhla alanlara çıkan Kürt gençleri tarafından protesto edildi. Düşünün ki bir Kürt yetkili İngiltere'ye gidiyor ve yürüttüğü politikalardan dolayı İngiliz polisleri tarafından korunma çemberine alınıyor. Düşmanla yaptıkları işbirliğinin sonucudur bunlar. Bu durum Barzani ailesi için acı bir durumdur. Girdikleri bu ihanetçi durumdan dolayı yok olup gidecekler.
Düşmanımızı çok iyi tanıyoruz. Türk devleti ve Erdoğan bütün Kürtlere düşmandır. Nerede özgür bir Kürt görürse saldırıyor. Maxmur, Şengal, Rojava, Rojhilat, Başûr, Bakur'da her alanda Kürtlere saldırıyor. Bu yüzden bütün Kürtler güçlerini birleştirmeli. Ortak bir akılla, mücadele ile, direnişle işgalin önünü almalıyız. KDP'nin ihanet çizgisini Kürdistan'da yok etmeliyiz. KDP olduğu sürece düşman Kürdistan'ı işgal etmek için her zaman kendisine bir yol bulacaktır. Murat Karayılan'ın da dediği gibi bu varlık ve yokluk savaşıdır. Bütün Kürtlerin savaşıdır. Kürt halkı, dostları, Kürt kadınları ve gençleri bu temelde hareket etmelidir" diye konuştu.
BU SAVAŞ DÖRT PARÇA KÜRDİSTAN'IN SAVAŞIDIR
Kürt halkına karşı soykırım siyaseti yürüten Türk devletinin her boşluktan faydalanmaya çalışarak Kürdistan'ın tamamını işgal etmeye çalıştığını vurgulayan Vejîn, buna karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtti. Kürt halkı olarak bu işgal saldırılara engel olunmadığı takdirde Rojava Devrimi'nin garantisinin kalmayacağını, Bakur'daki zulmün daha da artacağını kaydetti.
Güney Kürdistan'da ise KDP'nin yürüttüğü siyasetin halkı göçe, işsizliğe maruz bıraktığını ve direnişten uzaklaştırmaya çalıştığını hatırlatan Vejîn, Başûr halkının da yaşananların farkına varması gerektiğini söyledi.
Rojhilat halkına düşmanın saldırılarına karşı direnişe katılma çağrısında bulunan PJAK Eşbaşkanı Zîlan Vejîn şunları vurguladı: "Rojhilat gençleri nasıl ki Kobanê sürecinde öncü bir ruhla direnişe katılıp Kobanê'yi özgürleştirdiyse, Efrîn'de, Girê Spî'de savaş mevzilerinde direndiyse, bu varlık ve yokluk savaşına da katılmalılar. Bu savaş Başûr, Bakur, Rojhilat, Rojava; dört parça Kürdistan'ın, Kürt halkının, kadınların, aydınların, sanatçıların, siyasetçilerin savaşıdır. Bu yüzden herkes bu direnişteki yerini almalıdır. Herkes kendi alanında mücadele etmelidir. Ancak bu şekilde işgale engel olabiliriz.
Çok hassas bir süreçten geçiyoruz. 2023 yılına gireceğiz. 2023 yılında Lozan'ın 100 yılı doluyor. Lozan'ın 100. yılı bir kez daha Kürt halkı üzerinden yeni planların yapılması, dört parçaya böldükleri Kürdistan'ı ve Kürt halkını bu kez tamamen ortadan kaldırmaları anlamına geliyor. Asıl hedef budur. 2021 yılında Türk devletinin ve Erdoğan'ın iradesi kırıldı. 2022 yılında da Türk devletini ve Erdoğan'ı yenilgiye uğratacağız. 2023 yılı ise Kürt halkı için başarı yılı olacaktır. Bu da herkesin sorumluluk ruhu ile hareket etmesi ile olur."
RÊBER APO 23 YILDIR DİRENİŞİNİ SÜRDÜRÜYOR
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan ağır tecride de dikkat çeken PJAK Eşbaşkanı Zîlan Vejîn, şöyle devam etti: 23 yıldır ağır bir tecrit altında olan Rêber Apo direnişini ve mücadelesini sürdürüyor. Rêber Apo'nun fiziki özgürlüğü için başlatılan "Dem dema azadiyê ye" hamlesine katılmanın tam zamanıdır. Onlarca, yüzlerce Rojhilatlı genç şu an Behdinan, Avaşîn, Zap ve daha birçok alanda savaşıyor. 2 gün önce Selmas'tan bir arkadaş şehit düştü. Bu yüzden sorumluluklarımız var.
Kimse bu savaş benim savaşım değil diyemez. Herkes bu savaşın bir yerindedir ve bedeller ödüyor. Bu bedellerin boşa gitmemesi için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi lazım. Kürt güçleri siyasetleri ve tutumları ile bunu yapabilirler. Kürtler parçalı duruşlarından dolayı düşmana her zaman fırsat vermiştir.
Başta Rojhilat olmak üzere özgürlükten ve demokrasiden yana olan Kürdistan'daki tüm partiler daha radikal, daha şeffaf bir tavır sergilemelidir. Biz de özgücümüzle, gerilla ve halk birlikte direnerek bu düşmanı yenilgiye uğratacak, büyük başarılar elde edeceğiz."