Wan Emek ve Demokrasi Platformu’ndan ‘Türkiye’nin saldırılarını durdurun’ çağrısı

İşgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını ve uluslararası kamuoyunun sessiz kalmasını protesto eden Wan Emek ve Demokrasi Platformu, saldırıların durdurulmasını ve sorumluların hesap vermesini istedi.

Wan Emek ve Demokrasi Platformu, işgalci Türk devleti ve güdümündeki SMO çetelerinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarını Sanat Sokağında yaptığı eylemle protesto etti.

Eylemde “Sivillere, sağlık çalışanlarına ve ambulanslara saldırı bir insanlık suçudur” pankartı açıldı.

Sık sık “Savaşı durdurun, sivilleri koruyun” sloganı atılan eylemde, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Wan Şube Eşbaşkanı Figen Çolakoğlu bir açıklama yaptı.

28 Ocak’ta Kobanê'nin güney kırsalındaki Sirîn'de Türk devletine ait SİHA'nın bombalaması sonucu 6 sivilin katledildiğine ve çok sayıda kişinin yaralandığına dikkat çeken Figen Çolakoğlu, yine geçen hafta sağlık çalışanları ve ambulansların da bulunduğu sivillerin hedef alındığını; bu saldırılarda 3 sağlık çalışanının katledildiğini, 3’ünün de yaralandığını, vurulan 5 ambulanstan ikisinin kullanılamaz hale geldiğini hatırlattı.

Figen Çolakoğlu,  8 Ocak’tan bu yana süren saldırılarda 27 kişinin katledildiğini, yüzlercesinin ise yaralandığını hatırlatarak, “Sağlık çalışanlarının görevlerini yerine getirdiği sırada saldırıya uğraması, uluslararası hukukun ve insani değerlerin ağır bir ihlalidir. Sağlık hizmetine erişim hakkı, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 25. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Ancak ne yazık ki bu hukuki ve ahlaki yükümlülükler sistematik olarak ihlal edilmektedir. Bir yandan bazı sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin Gazze’deki saldırıları kınarken, diğer yandan Rojava’da sağlık çalışanlarını ve sivilleri hedef alan saldırılar karşısında sessiz kalmasını şiddetle kınıyoruz” ifadelerini kullandı.

Figen Çolakoğlu, şöyle devam etti: “Gazze’deki hastanelerin bombalanmasını suç olarak nitelendirenler ve kınayanlar, neden Tişrîn’de sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar karşısında sessiz kalmaktadır” diye sorarak,  “İnsan yaşamının ve sağlık hizmetine erişimin evrensel bir hak olduğu gerçeği sınır ve coğrafya tanımaz. Bu çelişkili tutumların arkasında demokrasiyi ve insan haklarını içselleştirememiş bir anlayış yatmaktadır. Sessiz kalanları kınıyoruz. Birleşmiş Milletler ve insan hakları kuruluşları, bu saldırılara karşı harekete geçmelidir. Sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar, ‘savaş suçu’ olarak değerlendirilmelidir. Emperyalist ve kapitalist modernite güçleri, Ortadoğu’da kendi çıkarlarına uygun bir düzen kurmak adına güçlüden yana tavır alarak, ezilen halkları tehcir ve sürgünle tehdit etmektedir.”

Figen Çolakoğlu, “Uluslararası toplumu ve insan hakları savunucularını, bu saldırılar karşısında sessiz kalmamaya çağırıyoruz. Sağlık hizmetleri dokunulmazdır ve hiçbir koşulda hedef alınamaz! Van Emek ve Demokrasi Platformu olarak tekrar çağrıda bulunuyoruz: Bu saldırılar durdurulmalı, sorumlular hesap vermelidir” diyerek konuşmasını tamamladı.