Zagroslarda bir türkü yakılıyor
Dağlar yine destan yazıyor, yine sesler yankılanıyor Kürdistan dağlarında. Elli yıla yakındır her bir destan yazıcının sesi yükseliyor bu enginliklerden.
Dağlar yine destan yazıyor, yine sesler yankılanıyor Kürdistan dağlarında. Elli yıla yakındır her bir destan yazıcının sesi yükseliyor bu enginliklerden.
Kızılca kıyamet bir savaş yaşanıyor bugün Kürdistan dağlarında. Değil bir yıl ya da 17 Nisan'dan bu yana, asırlardır bu dağlar, bu coğrafya neredeyse her savaşa ev sahipliği yapıyor. Sadece ev sahipliği yapmakla kalmıyor, en olmaz savaşların baş aktörü oluyor çoğu zaman.
Bu dağlar Kürdistan halkının mücadele sahası, en asil yaşam alanlarıdır. Bu dağlarda sayısız kahramanlık öyküleri, destanları yazıldı. Kürt halkı yaşananları asla unutmadı. Dengbêjlerle, kilamlarla yankılandırdı, sesini herkese duyurdu. Tüm çocuklar bu kilamlarla büyüdü, hafızalarına kazıdı bu kilamları. Gelen her padişah, her hükümran bu hafızayı yok etmek istedi. Kuyular kazıp betonlarla örttüler ama yine silemediler hafızayı.
Bu hafızaya her gün yenileri eklendi. Gün oldu, devran döndü; kuyulardan, betonlardan yeşeren filizlerle bu hafıza yine canlandı. Kulakları dengbêj kilamlarına alışkın olan Kürt halkı, bu kez yeni kilamları dinlemek için dağlara döndü yüzünü. Dağlar yine destan yazıyor, yine sesler yankılanıyor Kürdistan dağlarında. Elli yıla yakındır her bir destan yazıcının sesi yükseliyor bu enginliklerden.
Zagroslardan bir ses geldi bugünlerde. Öyle bir ses ki, asla ama asla unutulmayacak bir ses. Tarihimizin yüz akı, onurumuzun en yücelerinden olan savaş tünellerinden gelen bir ses. Bu ses şehit komutan Bager Gever’in sesi. Kürdistan dağlarından, Zagroslardan, Zap’ta Şehit Şahin Tepesi’nden, Şehit Berxwedan savaş tünellerinden komutan Bager’in sesi. “Sesim güzel değil, kusuruma bakmayın; kullanılan kimyasal gazlar boğazımızı etkiliyor” diyor.
Kürdistan halkının bu yiğit evladı, halkının özgürlüğü için savaşırken Türk ordusunun vahşet yöntemlerine karşı, yoldaşları ile beraber karanlığın ortasında, karanlığı yırtarcasına büyük bir moral ile savaş tünellerinde bir türkü tutturuyor. En yanık, en içten gelen sesiyle... Yoldaşları aynı içtenlik ve büyük bir sevgiyle onu dinliyor. Tıpkı Kürt halkının bu yiğit evladının sesini dinlemesi gibi…