Bakırhan: Kürtçe düşmanlarına, savaş isteyenlere cevap vereceğiz

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Agirî mitingindeki konuşmasında, 31 Mart'ta halkın Kürtçeye düşmanlık yapanlara, savaş-çatışma isteyenlere cevap vereceğini belirtti.

NEWROZ KUTLAMASI

On binlerce kişinin buluştuğu Agirî Newrozu'nda DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ile Milletvekili Sırrı Sakık konuştu.

 DEM Parti Milletvekili Sırrı Sakık, “Beş gün sonra sandık başında gidip oyunuzu DEM’den yana kullanacaksınız. 2014 yerel seçimlerinde sizler tarih yazdınız. Bizler belediyeyi aldığımızda boğazına kadar borç içerisindeydi. Borçları sıfırladık ve sizinle birlikte yönettik. Ama yerimize kayyım atadılar. Şu an belediye tekrar boğazına kadar borca battılar. Bu seçimde halkımıza zulüm edenleri bu kentten göndereceğiz. Dün buraya Cumhurbaşkanı yardımcısı geldi ve toplantılar alıyorlar. Rektör, Vali, AKP adayı gibi çalışıyor. Bu kent sizin babanızın çiftliği değil. Vali AKP-MHP’nin il başkanlığına soyunmuş. Halkın iradesine saygı göstereceksiniz. Herkes görevini yapacak. Buraya seçmen taşıyarak halkın iradesini gasp etmeye çalışıyorlar. Bu kent son iki yılda 55 bin göç verdi. Ne oldu da son iki ayda nüfus 7 bin 500 arttı? Önce bunun hesabını vereceksiniz. Herkes bilsin ki Agirî’ye sefer var ama zaferiniz asla olmayacaktır” dedi.

 'BÜYÜK ZAFER ELDE EDECEĞİZ'

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, 31 Mart seçimlerinde kentte büyük bir zafer elde edeceklerini dile getirdi. Newroz'da milyonların çözüm iradesini haykırdığına dikkat çeken Bakırhan, “Türkiye’nin halkları, emekçileri, yoksulları bir kez daha ‘Kürt sorunu diyalog ve müzakereyle çözülsün’ dedi. Newroz'daki milyonlar ‘Sayın Öcalan üzerindeki mutlak tecrit kaldırılsın’ dedi. Newroz'daki gençler, kadınlar adil, eşitlikçi, demokratik bir Türkiye olsun, Kürtler anadilini özgürce konuşsun istediler. Newroz'da milyonlar barış sesini yükseltti ama AKP iktidar ve iktidar ortakları ne diyor? Kürtlere büyük operasyon yapacağız diyorlar. Sanki seçime gitmiyoruz savaşa gidiyoruz gibi Recep Tayyip Erdoğan her gün Kürtlere Kürtlerin yaşadığı topraklara ‘teröristan’ diyor. Bizler İhsan Nuri Paşa’nın, Ehmedê Xanî’nin memleketinde diyoruz ki konuştuğumuz dil bilinmeyen dil değil Kürtçedir. ‘Teröristan’ dediğiniz yer Kürdistan’dır, Ağrı’dır.  Çözüm Kobanê’ye Süleymaniye’ye Qamişlo’ya Kürtlerin yaşadığı yerlere operasyon yapmak değil. Çözüm dünyadaki ülkeleri gezip seçim sonrasında Kürtlerin başına top mermi yağdıracak kirli planlar değildir. Çözüm Ağrı’dadır. Çözüm diyalogdadır, müzakerededir, Kürt halkının onurlu iradesini tanımaktadır. Umarım bu ülkeyi savaşa çatışmaya ekonomik krize sokanlar gözlerini, kulaklarını açıp Newroz meydanlarında milyonlarca Kürdün ortaya koyduğu barış çözüm ve diyalog mesajı doğru anlarlar” diye belirtti.

 KÜRTÇE DÜŞMANLIĞINA DİKKAT ÇEKTİ

Mecliste yaptıkları Kürtçe konuşmaların “bilinmeyen dil” olarak tutanaklara geçirildiğini hatırlatan Bakırhan, “Meclis’te sizin seçtiğiniz milletvekilleri iki kelime Kürtçe konuştuğu zaman sesimizi kısıyorlar ‘bilinmeyen dil’ diyorlar. Bin yıllardır, bu topraklar üzerinde konuştuğumuz Kürtçe AKP’yle birlikte ‘bilinmeyen dil’ oldu. O zaman 31 Mart’ta bizim dilimize, bilinmeyen dil diyenlere sandıkta gerekli olanlara cevabı vereceğiz. Almanya’da ehliyet sınavlarında Almanya hükümeti Kürtçeyi de ehliyet sınavında sorulacak sorular içerisine koydu. Almanya’da, Japonya’da bile insanlar Kürtçe konuşurken, Kürtçe öğretim eğitim görürken, bizim ülkemizde bırakalım Kürtçeyi puşimize karışıyorlar. Sarı kırmızı yeşil renklere karışıyorlar. Selahattin Demirtaş’ın fotoğraflarına karışıyorlar. Peki, bizi reddedenleri daha ne kadar sırtımızda taşıyacağız. Bizi yok sayan, binlerce Kürt’ü cezaevine tıkan partinin AKP adayı diyor ki ‘ben de Kürt’üm’ Sen Kürt olabilirsin ama sen JİTEM ittifakının, kurt ittifakının adayısın. Kürtlerin Ağrı’da sana verdiği her oy Devlet Bahçeli’ye, kurt ittifakına, JİTEM ittifakına gidiyor. Madem Kürt partisisin o zaman Doğubayazıt'ta Ehmedê Xanî’nin mezarı yıkılırken sen neredeydin?” diye konuştu.

 'EMEKÇİLER KAZANACAK'

Yaşanan ekonomik krize de değinen Bakırhan, şöyle devam etti: “Emekliler açlığa terk edilmiş asgari 17 bin lira en ucuz ev kirası olmuş 10 bin lira. İnsanlar bu ramazan ayında evine tatlı hurma götüremiyor, zeytin götüremiyor, sofra kuramıyor. İnsanlar aç yoksul biçare bir haldedirler. Ama beyefendi saraydan diyor ki ‘insanlar refah içerisinde yaşıyor’ Saraydakiler bir zahmet başlarını saraydan çıkarsınlar Kürtlerin, emekçilerin, yoksulların yaşadığı yoksulluğu görsünler. Biz kazanırsak yoksullar, emekçiler kazanacak. Bizler siz emekçi halkımızı ele mahkum etmeyeceğiz. Açta, açıkta insanımız kalmayacak. Gençlerimiz uyuşturucuya bulaşmayacak. Gençlerimiz göç yollarında yaşamını yitirmeyecek. Doğduğumuz bu bereketli topraklar üzerinde insanca refah içerisinde hep birlikte yaşayacağız. AKP 22 yıldır ülkeyi yönetiyor. Ağrı Belediyesi 19 yıldır AKP’nin belediyesidir. Yolda tümsekler, kasisler, çöp, çukur altyapı yok. Ağrı’yı büyük bir köye çevirdiler. Bunlar yalancıdır, bunlar riyakardır. Bunların başları secdede, elleri semada akılları haram ve hilededir. Bu haramzadelere bu ramazan ayında halkımız gereken cevabı verecektir.”

SAVAŞ POLİTİKALARINA TEPKİ

Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunun altını çizen Bakırhan, şunları ifade etti: “İktidarını kaybedenler savaş, çatışma, operasyona sarıldılar. Bu yol yol değildir. Bu yol çıkmaz yoldur. Bu yol emekçiyi, yoksulu, açlığa terk eder, bu yol insanları ekmeğe, zeytine muhtaç eder. Asıl yol Ağrı’da dile gelen talepleri dinlemektedir. Operasyonlardan vazgeçin, masayı kurun. AKP’ye diyoruz ki savaş, çatışma yol değil. Türkiye halklarının yararına değil. Türkiye’yi gittikçe yoksullaştıracak batağa batıracak bir yoldur. Yol Kürt halkını dinlemekte, dikkate almakta taleplerini karşılamaktadır. Parti dedikleri partiyi de Bahçeli’ye, Ergenekonculara, Jitem'cilere teslim etmişler. ‘Türkiye yüzde 4 buçuk büyüdü’ diyorlar. Ya millet elektrik parası ödeyemiyor, su parası ödeyemiyor. Bebeğine süt alamıyor, evine zeytin götüremiyor. Bu utanmazlar hala Türkiye’nin büyüdüğünü söylüyor. Bu büyüme hiç Ağrı’ya uğramadı mı? O zaman siz uykudayken büyüme gelmiş uğramış sizi göremeyince Kocaeli’ne, Sakarya’ya uğramış öyle mi? Allah bunların belasını versin. Allah Kürt’ü yok sayan, düşman gören, dilini yok sayanların inşallah bir gün sandıkta belasını verecektir.”

'6 GÜN KALDI; BİZİM OLANI ALACAĞIZ'

Türkiye’nin en yoksul 3 kentinden birinin Agirî olduğunu hatırlatan Bakırhan, şunları dile getirdi: “Ağrı aynı zamanda işsizliğin en yüksek olduğu 3-5 kentten birisidir. Türkiye’nin en kirli havasının olduğu yer Ağrı. Bebek ölümlerinin en yüksek olduğu il Ağrı. Bu Allah’tan korkmazlar bu kirliliği 22 yılda bitirmediler. Ağrılı kadınlar, bebekler Erzurum yolunda yaşamlarını yitiriyorlar. AKP’yi Ağrı’da tabela partisi yapacağız. Şimdi o kadar utanmaz insanlar ki, götürüyorlar önce yoksullaştırıyorlar, önce aç bırakıyorlar, sonra yardım kolileriyle dilencilik yapıyorlar. Bakın onların verdiği yardım kolileri sizindir, kendi ceplerinden vermiyorlar. Size ne veriyorlarsa alın, helaldir, sizin malınızdır, geri çevirmeyin ama sandıkta asla oyunuzu vermeyin. Ağrı belediyesi ve ilçeleri aldığımızda emin olun o kadar huzurlu olacaksınız ki, ulaşım sorunu mu yaşadınız belediyeniz yanınızda olacak. Çocuğunuzun maması sütü bezi mi yok belediyeniz yanınızda olacak. Öğrenci arkadaşlar barınacak yurt mu yok. Belediyeniz yardımcı olacak. Belediyenin alt yapısı suyu kaldırımı bahçesi her zamankinden daha iyi olacak.”

 Ağrı Belediyesini almaya, 6 gün kaldığını vurgulayan Bakırhan, sözlerini şöyle tamamladı: “Şimdi buraya haram seçmen getiriyorlar. Tutuyorlar; belediyeleri alacağımız yere dışarıdan asker, polis, kolluk kuvveti getiriyorlar sonra da buna demokrasi diyorlar. Emin olun Kürt halkı karar verdiği zaman, birliğini ittifakını güçlendirdiği zaman değil haram seçmen Türkiye’yi yığsa da Ağrı halkı kesinlikle bu haramzadelere karşı iradesini sandıkta ortaya koyacaktır. Karadeniz’den, Trakya’dan Ağrı’nın bir yerini görmeyen, Ağrıyı tanımayan insanları getirip oy kullandıracaklar. Peki, biz ne yapacağız Biz de Ağrı’da seçmen olup il dışında bulunan kardeşlerimizin oy kullanması için sandığa davet edeceğiz. Bunların getirdiği her haram, her hırsız ve kaçak seçmen karşısında hak ve helal seçmenleri taşımak bizim boynumuzun borcudur.”

 Miting Azad Bedran ve Mizgin Turan’ın seslendirdiği şarkılarla devam etti.