Efrînliler topraklarına dönme umuduyla yaşıyor

Türk devletinin işgalinden sonra Şehba'ya yerleşen Efrînliler, kente dönme umuduyla yaşadıklarını ve Efrîn özgürleşene kadar tüm zorluklara göğüs germeye kararlı olduklarını belirtti.

Efrîn'in 2018 yılı başlarında Türk devleti tarafından işgal edilmesinin ardından yüz binlerce Efrînli topraklarından göç etmek zorunda kaldı. İşgalden sonra 300 binden fazla Efrînli, Şehba bölgesine yerleşti. Şehba 2017 yılında YPG-YPJ savaşçıları tarafından El Nusra ve DAİŞ çetelerinden kurtarılmıştı. Efrîn Kantonu ile Halep şehri arasında yer alan birçok köy ve kasabadan oluşan Şehba bölgesinin en büyük şehri Til Rifet'tır.

DAİŞ çetelerinin yıkma, yağma politikalarından dolayı Şehba halkının birçoğu evlerini kaybetti. İşgalin ardından Efrîn bölgesi Özerk Yönetimi Şehba'da kamp inşa etti. Şehba bölgesinde 5 mülteci kampı bulunuyor. Özellikle Veger ve Şehba kampları sürekli Türk devletinin saldırılarına maruz kalıyor. Her 2 kampta da Efrîn'den göç eden binlerce sivil yurttaş yaşıyor. Şehba bölgesinde Serdem, Berxwedan ve Efrîn kamplarında da binlerce Efrînli kalıyor.

HALKIN TEK AMACI EFRÎN'E GERİ DÖNMEK

Berxwedan Kampı Meclisi Eşbaşkanı Şêxo Îbrahîm, kamplardaki yaşama ilişkin ANF'ye bilgi verdi. İşgalden önce Efrîn'de kurulan Demokratik Özerk Yönetim sisteminin Şehba'da devam ettirildiğini belirten Îbrahîm, "Kampta öncelikle komünler oluşturuldu, daha sonra birçok komiteden oluşan meclisler kuruldu. Bu komiteler sosyal işler, sağlık, savunma ve belediyeden oluşuyor. Herkes de bilir ki çadırlarda bir yaşam sürdürmek oldukça zordur. Şehba halkı özellikle kış aylarında daha büyük zorluklarla karşılaşıyor" dedi.

Topraklarından uzak oldukları için çok sıkıntı ve acı çektiklerini vurgulayan Îbrahim, "Direnişimizi başarıyla sonuçlandırmaya kararlıyız. Şehba bölgesi savaşın başlamasından bu yana kuşatma altında. Türk devleti, Rusya ve Suriye rejimi sürekli saldırı tehditlerinde bulunuyor. Bütün bunlara rağmen halkın tek hedefi ve amacı Efrîn'e geri dönmek" diyerek konuşmasını sonlandırdı.

TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN UMUTLARINI KAYBETMİYORLAR

Efrîn bölgesinin ovaları ve dağları kapsayan tarım açısından zengin bir bölge olduğu, halkın geçimini tarımla sağladığı biliniyor. Şehba, Efrîn bölgesine yakın olmasına rağmen doğası ve iklimi farklı. Şehba DAİŞ çetelerinin işgali altındayken insanlar tarlasına sahip çıkamadı. Efrîn halkının doğa ve tarımla bağları olduğu için kampın etrafı çiçeklerle süslenmiş.

Kampta meclis çalışmalarında da yer alan kamp sakinlerinden Hacer Xelîl, Şehba ile Efrîn'deki yaşamlarının farklı olduğunu belirterek, "Efrîn'in coğrafyası geniş olduğu için herkes mal mülk sahibiydi. Buradaki yaşamın elbette birçok zorluğu var ama kendimizi asla güçsüz hissetmiyoruz. Kampta bir hayat kurduk ve kampımızın etrafına ağaç ve çiçekler diktik. Belki çok az ama yeşillik yaşlıların, çocukların, kadınların, kampta yaşayan herkesin moralini yükseltiyor. Çadırlarda olduğumuz için bu zorluğu ve omuzlarımızdaki yükü hafifletmek için kendimizi zihinsel yönden geliştiriyoruz. Çocuklarımız da okula gitmeye devam ediyor" dedi.

TEK AMAÇLARI EFRÎN'E DÖNMEK

Şehba'da kamplar kurulduğunda yapılan ilk şey, anadilde eğitim için okulları açmak oldu.  İlk başlarda öğretmenler çadırlarda eğitim verirken, Heyva Sor'un desteğiyle daha sonra okullar açıldı. Ardından yine Heyva Sor tüm kamplarda kendi sağlık merkezlerini açtı ve 24 saat sağlık hizmeti veriyor.

Şehba'daki kamplarda güvenlik de en üst seviyededir. Kamp Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın felsefesi doğrultusunda örgütlenen Hêza Parastina Civakî güçleri tarafından korunuyor. Efrîn halkı 4 yıldır Şehba'da zorlu şartlar altında direnişini sürdürüyor. Tek amaçları topraklarının özgürleşmesinin ardından Efrîn'e geri dönmek.