Kuzey ve Doğu Suriye Halk İnisiyatifi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "PKK’nin ortaya çıkışı Kürt halkının düşmanları olan devletlerin politikalarıyla doğrudan bağlantılıdır. İmha ve inkar politikaları, Kürt halkına ve Kürdistan coğrafyasına dönük saldırılar, Kürt kimliğinin yok edilmesi, fiziksel ve kültürel soykırım bu çıkışın temel nedenidir. PKK ‘Kürdistan sömürgedir’ diyor ve ortaya çıkışını Kürt halkının özgürlüğü ilkesi üzerine inşa ediyor" denildi.

'İŞGALCİLERİ MEMNUN ETMEK İÇİN...'

Açıklamada şunlar da ifade edildi:

"Bugün herkes tarafından açıkça gözüktüğü gibi Kürdistan’daki işgalcileri memnun etme için PKK ‘terör listesinde’ tutuluyor. Yani PKK hak ve kanunları ihlal ettiğinden değil tamamen uluslararası çıkarlar ve siyasi fikirlerden dolayı listede tutuluyor. Bu adil olmayan durum da başta Türk devleti olmak üzere, işgalci devletlerin her yerde Kürtlere saldırmasına, fiziki ve kültürel soykırım yapmasına neden oluyor. Bu durum aynı zamanda sadece bir kişiyi, partiyi veya hareketi hedef almıyor, Kürt ve Kürdistan özgürlüğü davasını, Kürt dostlarını, demokratları ve uluslararası bütün yasaları da hedef alıyor.

'PKK TÜRK İŞGALİNE KARŞI MEŞRU SAVAŞ VERİYOR'

AB Adalet Divanı ve Lüksemburg'daki Adalet Mahkemesi son olarak 2018 yılında kararını verdi. Kararda AB’nin 2014-2017 yılları arasında PKK’yi listede bırakmasının adil olmadığına dikkat çekildi. Mahkemeler terörizm meselesini ele aldığında da 2020 yılında da PKK’nin ‘terör örgütü’ olarak görülmesinin mümkün olmadığı ortaya çıktı. Çünkü PKK savaşın içinde bir taraf ve Kürt halkının özgürlüğü için Türk devletinin işgaliyle savaşıyor. Bu bağlamda durum artık savaş hukuku çerçevesine diriyor. Belçika Yüksek Mahkemesi ise PKK ilişkin kararında PKK’nin ‘terör örgütü’ değil savaşın meşru bir tarafı olduğuna karar verdi.
Tarihte hiçbir hareket PKK gibi milyonlarca Kürdü kaderini belirlemesi için ayağa kaldıracak kadar başarılı olmadı. PKK sadece Kürt halkının içinde değil hem Kürdistan hem Ortadoğu hem de dünyada en büyük ve en güçlü harekettir. PKK başta Kürdistan olmak üzere bütün dünya için demokratik, ekolojik ve özgür kadın paradigmasını esas alıyor. Bu kapsamda da birçok adım attı. Kadın özgürlüğü ve demokrasi için attığı bütün adımların dünyada eşi benzeri yok.
Devletler ‘terörle mücadele’ adı altında demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü ve büyük bir halk kitlesi olan, barışçıl, eşitlikçi harekete karşı ‘terörizm’ kavramını silah olarak kullanıyorlar. Bunun en açık örneği ise işgalci Türk devletidir. Bu devlet Kürt ve Kürt dostlarına dönük saldırılarını meşru göstermek için PKK ismini her yerde ‘terör listesi’ne almak için çabalıyor. Bunu da gerekçe gösterip ötekileştirerek askeri operasyonlara başladı. Milletvekilleri, siyasi şahsiyetler, gazeteci, demokrat, muhalif, aydın ve toplumun birçok kesiminden insanları rehin alarak zindanlara koydu. Fiziki ve kültürel soykırım uyguladı. ‘Terörist’ ya da ‘terörle bağlantılı’ gerekçeleriyle insanlara hata ölülere bile saldırdılar. İnsanlık onuruna saldırdılar.

'PKK LİSTEDEN ÇIKARILMALI'

Bu temelde 13 Aralık 2021’de PKK’nin ‘terör listesi’nden çıkartılması için Uluslararası ‘Kürtler için Adalet’ İnisiyatifi bir hamle başlattı. Otuz binden fazla tanınmış kişi otuz farklı ülkeden bu hamleye katıldı. Bu tanınmış şahsiyetler arasında parlamenter, siyasetçiler, yazar ve aktivist de bulunuyor. Biz de Kuzey ve Doğu Suriye Halk İnisiyatifi olarak hamleye katlıyoruz. PKK’nin ‘terör listesi’nden çıkartılması için toplantı ve gösteriler başta olmak üzere, demokratik eylemlerle tüm köy, şehir, kurumlarda çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz."

Açıklamanın sonunda, "Demokrasi, insan hakları ve barışın önündeki engelin kalkması için Avrupa Birliği (AB) ve ABD’ye PKK isminin ‘terör’ listesinden çıkartmaları için çağrıda bulunuyoruz" denildi.