Türk devleti Kuzey ve Doğu Suriye’de izlediği yayılmacı hedeflerine ulaşmak için salt fiziki saldırılarda bulunmuyor; ÖSO-DAİŞ-MİT elemanlarını bir araya getirerek kurduğu hücre yapılanmalarıyla bölgedeki önemli şahsiyetlere suikastlar düzenlemenin yanı sıra Özerk Yönetim kurumlarını ve alt yapı tesislerini hedef alıyor. Sahte para aktarımı, kaçakçılık gibi birçok suçta da MİT’in izine rastlanıyor.

ANF, İç Güvenlik Güçleri tarafından farklı tarihlerde etkisiz hale getirilen MİT-DAİŞ ortak hücresinin itiraflarına ulaştı. 

Abdulhalim Muhammed El Şayib; Reqalı. Kentte düzenlenen birçok bombalı saldırının faillerinden.

Mahmud Hisên El Salih; Serêkaniyêli. İşgal altındaki bölgelerden mühimmatların aktarılmasını sağlıyor.

Mûhenned Muhammed Xelef; Reqalı. Elektrik ve su istasyonuna dönük düzenlenen bombalı saldırının faillerinden.

Ammar Xelef;  Reqalı. Almanya’da bulunan Abdurrahim Mahmud Xidir adındaki MİT yöneticisine bağlı çalıştığını söylüyor. Bölgedeki savaşçıları ve kurumları görüntüleyerek servis ediyor.

Mustafa Muhammed El Muhammed; Girê Spîli. Reqa’da elektrik, su istasyonlarının hedef alınmasından işgal bölgelerinden gelen mühimmatların aktarımından sorumlu MİT elemanı. Türk işgali altındaki bölgelerde Ebu Xetap El Verdawî olarak tanınan Ebu Esad aracılığıyla MİT’e çalışmaya başladığını söylüyor. Ebu Esad’ın yeğeni Beşar Muhammed El Salim adlı MİT elemanıyla Reqa’da elektrik ve su istasyonlarına dönük düzenlenen bombalı saldırının faili. 

ELEKTRİK İSTASYONU VE SULAMA KANALINA BOMBALI SALDIRI

Mustafa Muhammed, elektrik istasyonuna düzenlenen bombalı eyleme ilişkin, şu itiraflarda bulundu: “Beşar yanıma geldiğinde ne yapacağımızı sorduğunda elektrik istasyonunu havaya uçuracağımızı söyledim. Karşılığında 15 bin dolar alacağız dedim. Bir gün sonra gece saat 11 sularında elektrik istasyonuna gittik. Ben dışarıda gözetleme yaparken Beşar’da uzaktan kumandalı patlayıcıyı istasyona bıraktı. Sabah mayını patlatıp görüntüledik. Saat 01.00 civarıydı. Eve ulaşıp internetimi açtığımda Ebû Esad beni arıyordu. Bana kızarak görüntünün neden net olmadığını, ondan dolayı para vermeyeceklerini söyledi.”

İkinci eylemlerini Reqa’da bulunan sulama kanalına dönük gerçekleştirdiklerini belirten Mustafa Muhammed, “İki gün sonra beni biriyle tanıştıracaklarını ve artık birlikte çalışacağımı söylediler. Hesen ve Abdulhalîm geldi. Yanlarında mayın vardı. Her üçümüz gece geç saatlerde sulama kanalının yanına giderek patlayıcıyı yerleştirdik. Hesen Ebû Mus mayını patlattı, Abdulhalîm de videoya aldı. Bu eylem için MİT bana 500 dolar verdi” diye aktardı.

Türk işgali altındaki bölgelerden gelen talimatlar doğrultusunda Reqa’da bulunan Refaa Tarım Sulama İstasyonu’na dönük art arda bombalı saldırılar düzenlediklerini itiraf eden Mustafa Muhammed, şunları kaydetti: “Üçüncü eylemimizde hedef, Refaa Tarım Sulama İstasyonuydu. Bu kez eyleme ben ve Beşar gittik. Beşar’ın evinden aldığımız mayını yerleştirdikten sonra patlattık. Bu eylem için de MİT bize 200 dolar verdi. Ebu Xetap, birkaç gün sonra benimle yine iletişime geçti ve aynı istasyonun dışında bulunan boru hattına dönük eylem düzenleme talimatını verdi. Sabah 05.30 civarıydı. Mayını yerleştirdik ve patlattık.”

TÜRKİYE FİNANSE EDİYOR

Kanaat Önderi ve Eğitim komitesi yöneticisine dönük de saldırı girişimlerinde bulunduklarını itiraf eden Mustafa Muhammed, “Ebu Xetap bize 4 mayın göndermişti. Mayınları bir tarlaya gömmüştük. Beşar gece yanıma gelerek bana 4 adet uyuşturucu hap ve 10 gram macun verdi. Ondan sonra Beşar’dan haber alamadım. Bu kez Ebu Xetap ve Mihemed adında biri benimle iletişime geçti. Beni daha önce ÖSO için çalışan Ehmed Seîd adında biriyle tanıştırdılar. Bu kez bir aracı kundaklamamız istendi. Eğitim komitesi yöneticisinin aracını yakacaktık. Bu arada bana Türkiye’den havaleyle 300 dolar göndermişlerdi. Ardından Hawawat Aşireti Kanaat Önderinin arabasını yakacağımı söyledim. Ehmed Seîd, uyuşturucu bağımlısıydı” diye ekledi.

Yarın: Serêkaniyê-Girê Spî’den sevkiyat nasıl gerçekleşiyor?