Son 9 yıldır Kuzey-Doğu Suriye ve Rojava’da gerçekleşen devrim ve devrimin dayandığı çizgi, felsefe ve inşa edilmek istenen sistem çokça tartışılıyor. Rojava Devrimi'ne bugüne kadar birçok saldırı yapıldı. Devrimi gerçekleştirenler kanlarının son damlasına kadar devrimi savunmak için direndi ve tek bir adım bile geri atmadı.

Peki bu devrim hangi çizgi, ideoloji, felsefe ve özgürlük anlayışına dayanıyordu? Bu çizgi, ideoloji, felsefe elbette Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çizgisiydi. Onun savunduğu ve tüm halklar, kültürler, etnik yapılar, inançlar için öngördüğü sistemdi. Bunun temellerini de bizzat kendisi atmıştı ve ilmek ilmek örerek geliştirmişti.

Kuzey Kürdistan’da birkaç öğrenci ile başlattığı bu adım giderek tüm Kuzey’i etkiledi. Önünü almak için faşist generaller tarafından askeri darbe yapıldı. Askeri darbe yapılmadan önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 2 Temmuz 1979’da Suruç’tan geçerek Kobanê’ye ulaştı. Özgürlükçü, demokratik devrim çizgisi Kuzey Kürdistan’da bu adımla Ortadoğu bölgesine taşınmış oldu. İlk durağı da Rojava’ydı.

Kürt Halk Önderi Öcalan, Kobanê’den Lübnan’a geçince de devrim çizgisi tartışmasız bir şekilde bölgeye taşımış oldu. Kürt Halk Önderi Öcalan Lübnan’a geçse de ilk önce Rojava'da halkı örgütlemeye başladı. Bununla devrim çizgisinin gerçekçi, halkçı ve yaratılacak örgütlenme ile yapılabileceğini göstermek istedi. Bunun için tek tek insanlarla ilgilenerek halkın güvenini kazandı.

O yüzden 19 Temmuz 2012’de Kobanê’den başlayan devrimin köklerinin kazanılan, örgütlendirilen tek tek insanla atıldığını görmek gerekir. Kobanê, Dêrik, Qamişlo, Tirbespiyê, Amûdê, Serêkaniyê, Efrîn ve Rojava’nın her yerinden tek tek örgütlenen insanlarla devrimin kökleri toprağa salındı. Toprağa bir tohum gibi atılan ve yeşererek kökleri toprakla buluşanların ardından Kuzey-Doğu Suriye Devrimi gerçekleşti demek yanlış olmaz.

İLK ÖRGÜTLENENLERDEN MEHMET XAN

Elbette Rojava’nın her yerinden daha 1980’li yılların başında insanlar örgütlendi, kazanıldı. Devrimci mücadele için çalışmalara dahil edildi. Hiçbiri de tek bir adım geri durmadı. Büyük bir kısmı ömrünün sonuna kadar bu yolda yürüyüp devrimin gerçekleşmesinde rol oynadı, bazıları bu günleri göremedi, bazıları ise 'nihayet bu günleri de gördük' dedikten bir-iki yıl sonra yaşamını yitirdi. Her biri dönemlerinin büyük devrimcileri olan bu kişiler, 19 Temmuz 2012 Özgürlük Devrimi'ni gerçekleştiren kuşaklar yarattı. Bu kişilerden biri Kobanêli Mihemed Mahmud’dur. Mihemmed Mahmud’a Kürt Halk Önderi Öcalan, Mehmet Xan ismini verdiği için öyle tanınıyor.

Mehmet Xan, 1960’da Kobanê’nin Qeremox köyünde dünyaya gelir. Aynı köyde okula başlar. Hem ekonomik koşullardan hem de köylerinde ve Kobanê'de okuma imkanı olmadığı için sadece 8 yıl okula gider.

Mihemmed Xan, gençlik döneminde Kobanê’de iş imkanı olmadığı için Şam’a çalışmaya gider. Ancak Şam’a gitmeden ‘hevaller’ olarak PKK’lilerin adını duyar. Kuzey sınırından Rojava'ya gelen gruplardan haberdar olur ama hiç tanışma imkanı olmaz. Şam’da çok zor koşullarda çalışarak çocuklarına bakmaya, onlar için bir gelecek hazırlama çalışır. Çok sıkıntılar yaşar. Şam’da bir süre tanıdıklarının olduğu yerde kalır fakat daha sonra bir ev yapar ve 1983’e kadar yaşamını böyle sürdürür.

İLK TANIŞTIĞI PKK'Lİ HASAN BİNDAL

Gerilla mücadelesinin 15 Ağustos 1984’te başlamasından sonra Mehmet Xan’ın yaşamında bir çok şey değişir. 15 Ağustos Atılımı'ndan birkaç ay sonra bir gün bir arkadaşı gelip Mehmet Xan’a, "Burada birileri var, onları görmeni ve tanımanı istiyoruz" der. Mehmet Xan da birkaç arkadaşı ile birlikte sonradan Hasan Bindal olduğunu öğrendiği PKK’liyi görmeye gider. Oraya gidenler sadece kendilerinin olmadığını görür. Hasan Bindal, gelenlerle bir toplantı yapar. Mehmet Xan ve birkaç arkadaşı yaklaşık dört saat sonra ayrılır. Hasan Bindal’ın konuşmasından çok etkilenirler. O kadar çok etkilenir ki Mehmet Xan, sonraki gün tekrar Hasan Bindal’ı görmeye gider.

ÇALIŞMALARA KATILDIĞINDA 5 ÇOCUK BABASIDIR

Mehmet Xan, Hasan Bindal'ın önerisi ile parti için çalışmaya başlar. Çalışmalara katıldığında 5 çocuk babasıdır. Bir yandan inşaatlarda çalışarak çocuklarına bakar, bir yandan da örgütsel çalışmalara katılır. Daha önce de toplumda kabul gördüğü için konuştuğu herkes söylediklerine olumlu bakar. Bu dönemde gerilla saflarına katılmayı çok ister, ancak "çocukların var olmaz" denilir.

PKK’lilerle tanıştığı dönem askerlik çağına geldiği dönemdir. Son tecil haklarını kullandığı için askere gitmek zorunda kalır. İki yıl Suriye rejimine askerlik yapmak zorunda kalır. Askerde Kürtleri örgütlemeye çalışır, bazılarını PKK ile ilişkilendirir. Askerliği bitene kadar bu şekilde çalışmaya devam eder.

ÖCALAN İLE TANIŞMASI

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ı ilk kez 1989’da görür. Partinin kuruluş yıl dönümü vesilesiyle yapılan toplantıya katılır ve orada görür. Toplantıda Kuzey’den gerilla sahasından giden bir grup gerilla da var. Öcalan, Mehmet Xan’ın da o grupta olduğunu düşünür. İki saat kadar süren toplantıda Kürdistan tarihini ve halkın durumunu anlatır. Daha sonra sorularının olup olmadığını sorar. Mehmet Xan da gerillaya katılmak istediğini söyler. Kürt Halk Önderi Öcalan ise kendisine, "Çocuklarını büyüt, devrimci yap, hep birlikte gidelim" diye cevap verir.

ÜÇ ÇOCUĞU GERİLLAYA KATILDI

Çocukları büyür ve üç çocuğu ile bir kardeşi gerilla saflarına katılır. Kendisi de örgütleme çalışmalarını yürütmeye devam eder. Remzi Avcı, 1992’de zindandan çıkıp Mahsum Korkmaz Akademisi'ne gider. Mehmet Xan ona da dağa gitmek istediğini söyler. Remzi Avcı da seni çıkaracağız, der. Mehmet Xan çantasını hazırlar ve bekler. Tam o sırada Lübnan’daki kamp kapatılır. Kamp kapatılınca Ekim 1993’te Şam'da yeni bir kampın yapımına başlanır. Bu kampın yapımı için ilk olarak Mehmet Xan gider. Kampın kısa sürede bitirilmesi için 24 saat boyunca çalışma yürütülür. Mahsum Korkmaz Akademisi yapım çalışmalarını yürütenler Kuzeyli, Mehmet Xan ise Rojavalı olduğu için dış işlerin yürütülmesini üstlenir.

Kürt Halk Önderi Öcalan, çalışmaların yürütüldüğü sırada akademiyi ziyaret eder. 1993’ten 1998’e kadar kampın tüm işlerini Mehmet Xan yapar. Bunun yanı sıra Kürt Halk Önderi Öcalan'ın şoförlüğünü de üstlenir. 1998’de Uluslararası Komplo başlayıp kamp kapandığında Kürt Halk Önderi Öcalan, Mehmet Xan’a, "Burası senin yerin. Evini buraya getir ve buraya bak" der. Öcalan'ın Suriye'den ayrılmasının ardından Mehmet Xan kısa bir süre daha kampta kalır. Bu arada gerillaya katılan çocuklarından oğlu Qehreman, 2003 yılında Kelareş'de şehit düştü.

Uzun bir yürüyüşün sahibi olan Mehmet Xan ve onun gibiler Rojava ve Kuzey-Doğu Suriye devriminin temel taşlarının nasıl örüldüğünü, hangi emek, felsefe, ideoloji ve düşünce ile gerçekleştiğini gösteriyor. Mehmet Xan’ın, Kürt Özgürlük Hareketi saflarına katılan üç çocuğu ile kardeşi ve birçok akrabası devrimin köklerini anlatıyor.