QSD, Türk devletinin Haziran'daki suçlarını açıkladı
QSD, işgalci Türk devletinin Haziran ayının ilk yarısında işlediği suçların bilançosunu açıkladı.
QSD, işgalci Türk devletinin Haziran ayının ilk yarısında işlediği suçların bilançosunu açıkladı.
Demokratik Suriye Güçleri (QSD) Basın İrtibat Merkezi, Türk devletinin Haziran ayının ilk yarısında Kuzey ve Doğu Suriye’de işlediği suçların bilançosunu açıkladı.
Açıklamada şunlar belirtildi:
“Türk devleti ve çeteleri, her türlü silahlarla Kuzey ve Doğu Suriye’de işlediği suçlarına devam ediyor. Güçlerimizin savaş bölgelerindeki noktalarına girmeye çalışıyorlar fakat girişimlerini boşa çıkardı. Bu bölgelerin çoğunluğunda insanlar yaşıyor, işgalci Türk devleti, Rusya ve ABD arasında Ekim 2019’da yapılan anlaşma kapsamına giriyor.
HAZİRAN'IN İLK YARISINDAKİ SUÇLAR
Haziran ayının ilk yarısında şu suçlar işlendi;
Türk devletine ait insansız hava araçları Kuzey ve Doğu Suriye semalarında 35 defa dolaştı, Qamişlo’da bir evi hedef aldı.
Türk devleti ağır toplar ve yasaklı bombalarla bölgeyi 982 kez hedef aldı.
Til Temir ve Zirgan bölgeleri, özellikle Asuri köyleri olan Til Şenan ve Til Cuma’da onlarca evi toplarla hedef aldı, dini tapınakları bombaladı.
Til Temir’e bağlı Um Kêf köyü ağır toplarla 150 kez bombalandı. Qesir Dîb köyünde tarlalar yakıldı, çiftçiler ekinlerini biçemedi. Bölgenin geçim kaynakları tehdit ediliyor.
Eyn Îsa ve onlarca köyü 324 top, füze ve havanla hedef alındı, halkı korkutup göçertmek için Eyn Îsa merkezi bombalandı. Aynı zamanda M4 Karayolu üzerindeki araçlar hedef alındı.
Minbic’in kuzeybatı kırsalı 365 topla bombalandı. Baz istasyonları, dini tapınaklar ve evler hedef alındı.
Halep’in kuzey kırsalındaki Şehba Bölgesi ile Efrîn’in kuzey kırsalındaki Şêrawa ve Şera ilçeleri işgalci Türk devleti tarafından 14 defa bombalandı. Til Rifet beldesindeki klinik ve yerleşim alanlarının bombalanması sonucu birçok evde büyük maddi hasar oluştu. Aynı zamanda Şêrawa ilçesine bağlı Tinib köyünde de bir çoban koyunlarıyla birlikte hedef alındı.
Özellikle Şiyê ilçesi olmak üzere Efrîn kırsalında birçok bölgede çetelerin yerleştirilmesi için sömürge evleri inşa ediliyor.
Son olarak bunu belirtiyoruz; işgalci Türk devleti terörist uygulamaları ve kaçırma, katletme, talan suçlarıyla yerli halkı göçertmek ve demografik değişim projesini gerçekleştirmek istiyor. Bölgede Türkleştirme politikası halen devam ediyor. Hem köy ve genel yerlerin adı değiştiriliyor hem de resmî kurumlarda Türk bayrakları ve resimleri yer alıyor. Suriye’de güçleri bulunan devletler, insani ve hukuki örgütler ile BM bu politikalara sessiz kalıyor."