Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM), Şengal Soykırımı'nın 8’inci yıl dönümü vesilesiyle bir açıklama yaptı.

Açıklamada, "Şengal Katliamı’nın 8’inci yıl dönümündeyiz, katliamda şehit düşenlerin önünde saygı ve minnetle eğiliyoruz. Êzidî toplumunun Şengal’de karşı karşıya kaldığı bu katliam, yerel ve uluslararası işbirlikçilerin doğrudan desteğiyle anlaşmalar çerçevesinde planlanmış, işgalci Türk devletinin öncülüğünde Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) iş birliğiyle Êzidî toplumunun Şengal’deki iradesini ve tarihi mirasını ortadan kaldırmak için uluslararası toplumun gözü önünde DAİŞ’in terörist saldırısı sonucu gerçekleşti. Hâlâ bu insanlık dışı katliamdan sorumlu ve suçlu olanlara karşı sessizlik devam ediyor" denildi.

'KDP AHLAKİ VE ULUSAL SORUMLULUKTAN YOKSUN'

Açıklamada şunlar da kaydedildi:

"Şengal Katliamı, binlerce çocuk, kadın ve yaşlının kurban edildiği insanlığa karşı savaş suçlarından biridir. Kadınlar kaçırılarak pazarlarda köle olarak satıldı. Binlercesi toplu mezarlara gömüldü. Tapınak ve tarihi mabetlerin çoğu DAİŞ teröristleri tarafından yok edildi.

Êzidî toplumunun 3 Ağustos 2014’te karşı karşıya kaldığı şey, 21. Yüzyılın en vahşi katliamıydı. Kürdistan Demokrat Partisi, Êzidî toplumunu kötü ve karanlık güçlerden korumak için ulusal duygudan, ahlaki ve ulusal sorumluluktan yoksundu.

Êzidî toplumu en eski kültürel ve ahlaki değerlere sahip toplumlardan biri olarak kabul ediliyor. Birçok insani felaket, katliam ve insanlık değer ve ölçülerin dışında ihlallerle karşılaştı. Halende toplumsal değerlerini, doğal yapısını ve köklü uzun tarihini koruyor.

'KÜRDİSTAN ÖZGÜRLÜK HAREKETİ YENİDEN DOĞUŞUN KAPISINI AÇTI'

Êzidî toplumu bugün soykırım politikalarıyla karşı karşıya gelmiş durumda. 9 Ekim Anlaşması’da, Şengal ve Ninova Ovası’ndaki tüm halklar arasında demokratik sistemin kurulmasıyla elde edilen yeniden doğuş ruhunu sona erdirmek için Êzidî toplumuna yönelik etnik soykırımı sürecini tamamlamak amacıyla yapıldı. Yüz binlerce insanı katledilen Êzidîlerin  hayatını kurtarmak için insanlık koridorunu açan Kürdistan Özgürlük Hareketi savaşçıları, Êzidî toplumunun yeniden doğuş ruhunun kapılarını açtı. Bu yeni bir devrimin başlangıcı, Êzidî toplumunun yeniden doğuşu, geri dönüşünü, teröristleri yenen direniş birlikleri ve demokratik kurumlarını kurmasını sağladı.

Başta BM Güvenlik Konseyi ve Avrupa Birliği olmak üzere ilgili örgütlere, insan hakları örgütlerine ve uluslararası topluma, etnik ve dini azınlıkları demografik değişim katliam ve tehdit politikalarına karşı korumaları çağrısında bulunuyoruz.

'HAVA SAHASI KAPATILMALI'

Türk devleti ve çetelerinin saldırısı altında olan Kuzey ve Doğu Suriye, Şengal, Maxmûr ve Başûrê Kurdistan’ın hava sahasının kapatılmasıyla mümkündür.
Bağdat ve Hewlêr hükümetlerine de ahlaki sorumluluklarını yerine getirmeleri, bu dosyayı hızlıca Güvenlik Konseyi’ne yetiştirmeleri ve Başûrê Kurdistan’daki kamplarda bulunan Êzidîlerin Şengal’e güvenli geri dönüşünü sağlamaları çağrısında bulunuyoruz.

Ayrıca Birleşmiş Milletleri (BM) suçluları resmi olarak kabul etmediği ve hesap sormadığı için insanlığa karşı bu soykırım ve suçtan sorumlu görüyoruz. Bu da Türk devletini bölgedeki işgal alanlarını genişletmeye ve bölge halkına karşı katliamlar gerçekleştirmeye teşvik ediyor."