Devrimci Komünist Hareket (Tevgera Komûnîst a Şoreşger-TKŞ), Hesekê'deki saldırı üzerine yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, Efrîn işgalinin 4. yıl dönümünde 20 Ocak 2022’de DAİŞ çeteleri Hesekê’de Xwêran sanayi bölgesinde bulunan ve 5 bin DAİŞ çetesinin bulunduğu cezaevine kapsamlı bir saldırı gerçekleştirerek tutukluları serbest bırakmaya çalıştı. Çatışmalar günlerdir devam ediyor. Durum QSD ve Asayiş güçlerinin kontrolünde olmasına rağmen ciddiyetini koruyor. Çeteler Xwêran bölgesinde kuşatmaya alınmış durumda" denildi.

Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

"Kuşkusuz bu saldırı sadece DAİŞ ile sınırlı değildir. Bu saldırı aynı zamanda Rojava devriminin başından itibaren çetelere her yönlü desteği veren işgalci Türk devleti, Şam hükümeti ve uluslararası güçlerin siyasetinden bağımsız değildir.

DAİŞ 2019’da Baxoz’da son askeri yenilgisini yaşadıktan sonra ilk kez bu kadar kapsamlı ve örgütlü bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı Türk istihbaratı ve rejim güçlerinin eli ve desteği ile örgütlenmiştir. Aynı zamanda varlıkları ile Suriye, Rojava, Kuzey ve Doğu Suriye’de istikrarsızlık yaratan ABD ve Rusya gibi emperyalist güçler bu saldırıdan sorumludurlar. Hesekê’ye saldıran yüzlerce çetenin Serê Kaniyê, Girê Spî ve Irak’tan gelmeleri ise saldırının hangi odaklar tarafından örgütlenip devreye sokulduğunu bir kez daha gösteriyor. Bugün bölgede DAİŞ’in tekrardan bu kadar güçlü örgütlenmeye çalışması sadece Rojava halkları için değil bütün bölge halkları için çok büyük bir tehlikedir.

Rojava, Kuzey ve Doğu Suriye toprakları 10 yıl boyunca can feda bir direniş ile El Nusra ve DAİŞ gibi çete örgütlerinin işgalinden özgürleştirildi. Fakat başta Türk devleti olmak üzere devrim düşmanları DAİŞ’i tekrardan örgütlemek ve canlandırmak için elinden geleni yaptı. DAİŞ Kuzey ve Doğu Suriye’de askeri olarak yenildikten sonra Türk devleti Rojava, Kuzey ve Doğu Suriye’yi işgal etmek için uluslararası onay ile sahaya kendisi indi. Son olarak  Xwêran Hapishane saldırısında Türk devletinin Şengal, Eyn İsa, Til Temir ve Zirgan hattına yoğun saldırıları ile DAİŞ’in saldırısı eş zamanlı olarak örgütlendi. Türk devleti ve Şam hükümetinin bölgedeki tüm saldırıları DAİŞ’i tekrardan canlandırmaya dönüktür. Bundaki ana hedef bölgede huzursuzluk, istikrarsızlık ve iç karışıklık yaratarak Özerk Yönetim sistemini yıkmaya yöneliktir.

Rojava- Kuzey ve Doğu Suriye halklarımız QSD ve YPG-YPJ öncülüğünde DAİŞ gericiliğini yenilgiye uğrattığı gibi bugün de çeteleri ve destekçilerini yenilgiye uğratacaktır. Bütün halklarımızı şu an sürmekte olan çatışmalarda QSD ve Asayiş güçlerimize destek olmaya, bulundukları her alanda gerici, halklarımızın düşmanı ve DAİŞ destekçileri Şam Hükümeti ve Türk devletine karşı alanlara çıkmaya çağırıyoruz. Dünya emekçi, devrimci, demokrat ve antifaşist güçlerini bu saldırılar karşısında Rojava devrimimizin yanında yer alıp DAİŞ gericiliğini canlandırmak isteyen faşistlere ve gericilere karşı alanlara çıkmaya çağırıyoruz."