Avrupa Demokratik Kurdistanlılar Toplum Kongresi (KCDK-E) tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Baskıya, zulme, inkâra, katliama ve soykırıma karşı, diktatörlüğe son vermek için 14 Mayıs’ı final yapalım, sandığa seferber olalım" dedi.

Açıklamada, "Halkların düşmanı Erdoğan, kan, şiddet ve ırkçılıktan beslenen AKP-MHP faşist iktidarı kurduğu saray saltanatını kaybetmek üzeredir. Kadına, çocuğa, gence, yaşlıya-emekliye, emekçiye, işsize düşman bu köhne iktidarın hevesini kursağında bırakmak için yurt dışında 9 Mayıs akşamına kadar mahalle mahalle, sokak sokak, seçmeni sandığa taşımak için seferber olmalıyız. Kimsenin ortada durma lüksü yok. Çünkü bu seçimle ya diktatörlükle soykırım devam edecek ya da halkların kardeşliğini oylarımızla getireceğiz" denildi.

'SEÇİM İÇİN SEFERBER OLALIM'

KCDK-E açıklamasında şu hususlara dikkat çekildi:
"Unutmayalım, kullanılmayan her oy diktatör Erdoğan’a hizmet etmektedir.
KCDK-E olarak çağrımızı bir daha yineliyoruz, bu seçimi zaferle taçlandırmak için tüm toplum merkezlerimiz, inanç kurumlarımız, kadın, gençlik yapılarımız ve yurtseverlerimiz seçim için seferber olmalıdır.

'ÇEVREMİZİ SANDIKLARA GÖTÜRELİM'

Tüm kongreler ve diğer planlamalarımız 14 Mayıs seçim sonrasına ertelenmiştir. Temel çalışmamız seçim ve insanları sandığa taşımaktır. Bu nedenle tüm ülkelerdeki demokratik toplum merkezlerimiz, kadınlar, gençler, inanç kurumları, seçim komisyonları, bileşenler, gazeteci, yazar, akademisyen, devrimci, sosyalist, demokrasi ve insan haklarından yana kim varsa amasız ve gerekçesiz olarak sandıklara gitmeli, sandığa komşusunu, arkadaşını ve çevresini götürmek için seferber olmalıdır.

Yeşil Sol Parti’nin tüm soykırım saldırılarına rağmen sokak sokak sandıklara taşan coşkusu, milyonların sahiplenişi yurt dışında yaşayan Kurdistanlıların, halkların, inanç gruplarının, kadınların, gençlerin, çocukların ve muhalif herkesin umudunu büyütüyor.

Diktatörlüğün yıkılması, demokratikleşmenin, halkların kardeşliğinin, eşitliğin, özgürlüğünün önünü açacaktır.
Bu seçim bir milletvekili seçimi değil, kader seçimidir. Bu seçim bir hükümeti belirleme değil, önümüzdeki 100 yılı belirleme seçimdir. Sandığa giderek, oy kullanarak soykırımı mı, yoksa demokratik cumhuriyet mi seçimidir.
Tüm kimliklerin ve inançların özgür ve ortak yaşaması için sandığa gitmelisin.
Temel hak ve özgürlükler için sandığa gitmelisin.
AKP-MHP faşizmini yıkmak için sandığa gitmelisin.
Demokrasi için sandığa gitmelisin.
Kültürel ve sosyal yaşamın demokratikleşmesi ve özgürleşmesi için sandığa gidip oyunu kullanmalısın
1 oyla her şey değişir!
Senin oyunla diktatörün oyunu bozulur!"