Almanya’nın başkenti Berlin’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit, işkence ve soykırım sistemine ve Türk devletinin Başûrê Kurdistan’a yönelik işgal saldırıları, NAV-Berlin öncülüğünde düzenlenen bir mitingle protesto edildi.

Berlin’in simge yerlerinden Brandenburger Tor önünde düzenlenen miting, açılış konuşmasıyla başladı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’dan 41 aydır haber alınamadığı vurgulanan mitingde şöyle denildi: “Önder Apo’nun haklarının pazarlık konusu yapılamaz. Türk devleti tecrit politikasından derhal vazgeçmeli. CPT’nin (Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi) bu işkenceye göz yumuyor. Sorulara net cevap vermiyor. Önder Apo sadece Kürt halkının değil, dünya halklarının barış içinde yaşayabilmesi adına çok önemli bir kişiliktir. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın dünya genelinde artan faşizm ve Türkiye’deki ırkçı politikalara kökten çözümler sunan bir önderliktir. Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sadece Kürt veya Orta Doğu halkları için değil, tüm dünyadaki ezilenler açısından büyük önem arz ediyor.  Rojava’da hayata geçen Demokratik Konfederalizm ve kadın mücadelesinin öncü rolü, faşist Türk devletinin saldırılarına maruz kaldı. Rojava’nın alt yapısının yüzde 80’i faşist Türk devleti tarafından tahrip edildi. Bu saldırıları gerçekleştiren Türk devleti bir NATO üyesidir. NATO ve Avrupa devletlerini Türk devletine karşı yaptırım uygulamaya çağırıyoruz.”

Mitingde “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt sorununa çözüm” hamlesini büyütme çağrısı da yapıldı.

Mitingde Türk devletinin Başûrê Kurdistan’a yönelik işgal ve ilhak saldırılarına da işaret edilerek Barzani ailesinin ihaneti kınandı. Bir NATO devletinin kendi sınırlarını aşıp başka toprakları işgal etmesinin ve orada yaşayan halkı köylerinden edip zorla göçertmesi,  ormanları yakıp kaynak sularını zehirlemesinin kabul edilemez olduğu ifade edilen mitingde, faşist Türk devletinin Barzani klanının ortaklığıyla Başûrê Kurdistan’da yerleşme çabalarının özgürlük savaşçıları tarafından engellendiği belirtildi.

Abdullah Öcalan’a özgürlüğün ve Kurdistan’a barışın ancak küresel dayanışma ile mümkün olacağı vurgulanan mitingde Kurdistan Özgürlük Gerillasının direnişine herkesin ortak olması gerektiği belirtildi.

Çevreden geçenler tarafından ilgiyle takip edilen mitingde, tecride ve işgal saldırılarına ilişkin hazırlanan broşürler halka dağıtıldı.

Miting, “Hoch die Internationale Solidarität" sloganının atılması ardından sona erdi.