Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası emperyalist güçler tarafından Kenya’dan alınarak Türk devletine teslim edilişi üzerinden 24 yıl geçti.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı İmralı Adası’na hapseden, esaret altına alan güçlerin hukuku ise bu 24 yıllık esaret süresinde ortaya çıktı. İmralı Adası bir işkence merkezine dönüştürüldü. Gladio rejimi ve gladio hukukunun uygulandığı İmralı’da Türk devletine ise Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın deyimiyle “gardiyanlık rolü” verildi.
Türk devletine verilen gardiyanlığı günümüzde sürdüren AKP-MHP faşist rejimiyle birlikte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük mutlak tecrit uygulandı. Tecrit bir politikaya dönüştürüldü.
Avrupa İnsan Halkları Sözleşmesine aykırı olmasına rağmen Avrupa kurumlarınca da tecrit olağanlaştırıldı.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın şahsında başta Kürt halkı olmak üzere Ortadoğu halklarının geleceğine dönük 9 Ekim 1998 yılında başlatılan uluslararası komploya karşı ise Kürt halkı ve dostlarının eylemlilikleri ise hiç durmadan devam etti.
Türkiye ve Kurdistan’ın yanısıra Avrupa’da da Kürtler ve dostları tecridin kaldırılması ve Önder Apo’nun özgürlüğünün sağlanması amacıyla birçok eylem, miting, yürüyüş düzenledi.
Bu eylemlerden birisi ise Fransa’nın Strasbourg kentinde 25 Haziran 2012 tarihinde başlatıldı. Kürt halkı ve dostlarının Avrupa kurumlarının buluştuğu ortak noktada başlattığı ve haftalık nöbetler şeklinde sürdürdüğü Özgürlük Nöbeti 11. yılında kararlılıkla sürdürülüyor.
Haftanın her günü, 07:30 – 16:30 saatleri arasında sürdürülen eylem bir taraftan Avrupa devletlerinin ikiyüzlü politikasını teşhir ederken diğer taraftan ise Kürt halkı ve dostlarının mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerinin iradesini ortaya koyuyor.
Eylem Tertip Komitesi’nden Zülfü Bingöl, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan bu gladio hukukunun temel nedeninin, onun ortaya koyduğu başta Ortadoğu halkları olmak üzere, kadınlar, ezilenlere bir çözüm reçetesi olan Demokratik Konfederalizmi esas alan ideolojisi olduğunu vurguladı. “Uluslararası egemen güçler bu ideolojiyi ortadan kaldırmak istiyor” diyen Zülfü Bingöl, kapitalizmin insanlığın başına büyük bir bela olmaya devam ettiğine dikkat çekerek “Halklar, kadınlar, ezilenler, ekolojistler, enternasyonalist mücadele Önderliğimizin çözüm reçetesi etrafında bir araya geliyor. Bu da uluslararası egemen güçleri tedirgin ediyor” dedi.
Avrupa kurumlarının yanı başında 11 yıldır Kürt halkı ve dostlarının tarihi bir eyleme imza attıklarını vurgulayan Bingöl, “Önderliğimizin mücadelesindeki iradeyi ve disiplini bu eylemde görmek mümkün. Bu eylemde de Önderliksiz bir yaşamın düşünülemeyeceği en yüksek sesle dile getiriyor” dedi.
“Önderliğimiz özgürleşmeden mücadelemiz sona ermeyecek. Çünkü halklarımızın özgürlüğü Önderliğimizin özgürlüğüyle bağlantılıdır” vurgusunda bulunan Zülfü Bingöl, Tertip Komitesi adına eyleme gelen herkesi selamladıklarını ve eylemin zafere ulaşması için sahiplenilmesi çağrısında bulundu.