Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü için Kurdistanlı ve enternasyonalist gençlerin başlattığı 'Özgürlük Yolculuğu' yürüyüşü 5. gününde.

Yürüyüşten önce işgalci Türk devletinin gerillaya karşı kimyasal silah ve taktik nükleer silah kullanımı protesto edildi. Beyaz tulumlar giyen Kürt ve enternasyonalist gençler, kimyasal silahları temsilen sarı dumanlarla bir protesto eylemi gerçekleştirdi.

 Gerillayı temsil eden simgelerin de kullanıldığı eylemden sonra gençler, faşist Türk devletinin Şehit Tolhildan Tekman’ın (Yılmaz Uzun) naaşını bir kargo kutusunda ailesine vermesi ve birçok gerilla naaşına işkence etmesine dikkat çekti.

İMRALI TECRİDİNE TEPKİ

Gençlerin yaptığı Kürtçe açıklama ise şu şekilde:

"Önder APO uluslararası komploya ve ağır tecride karşı güçlü bir direniş içerisindedir. Yaklaşık 30 aydır Önder APO’dan hiçbir haber alamadık. APO’ya yönelik  tecrit, Kürt halkına yönelik soykırıma göz yummak anlamına geliyor. CPT kurumu bugüne  kadar Önder APO ile yapılan görüşmeleri açıklamadı.

 Önder APO’yu İmralı Adası’na koyan uluslararası komplonun sorumlusu şimdi de Türk  devletinin bize karşı saldırılarına göz yumuyor, Türk devleti de her gün halkımıza saldırıyor. Tarihinin başlangıcından bu yana barbar ve faşist bir karaktere sahip olan Türk devleti,  demokrasinin ve insanlığın tüm değerlerinden uzaktır. Bize karşı sürekli bir savaş yürütüyorlar. Öyle bir savaş ki tüm ahlaki sınırları geride bırakmıştır.

'KÜRT HALKI HER YÖNDEN SALDIRI ALTINDA'

Kürtler sistematik bir şekilde katlediliyor, cezaevlerinde her gün şüpheli ölümler yaşanıyor, mahkumlar ölüme terk ediliyor, Kürt çocukları Türk devletinin panzerleri ile katlediliyor. Kürt toplumu her yönüyle saldırı altında ve bu da tüm egemen güçlerin onayıyla yapılıyor.  İnsan Hakları Örgütleri uzun süredir bunları görmezden gelip, sağır ve dilsiz durumundadır. Bu kurumsal ikiyüzlülük Avrupa’yı açıkça gösteriyor. Ana düzeyde sorumlu oldukları ve bedenleri suç ortağı oldukları için herhangi bir beklentimiz ya da iş birliğimiz yok. Bundan  dolayı ancak devrimci halk savaşı direnişimiz sayesinde Kürt halkını öldürme politikasına son verebilir ve bunun öncelikli sorumlusu Kürt gençleridir. Bu bağlamda Önder APO’nun gençliğe ve Kürt halkına mesajı açıktır. Artık Kürt gençleri olarak esas almamız gereken halkımıza karşı yapılan saldırıya misliyle cevap vermeliyiz. Türk devleti onurumuzu, irademizi kırmak istiyor ve cenazelerimizi sarı poşetlerde ve sarı kutularla kargoyla ailelerimize teslim ediyor. Gerilla cenazelerine yapılan yapılan bu onursuz ve ahlaksız  saldırılar cevapsız kalmayacaktır. Bizler Şehit Egit İpek, Şehit Tolhildan Tekman ve Şehit  Hakan Arslan’ın naaşlarının nasıl kargo ve kutularla ailelerine teslim edildiğini biliyoruz.  

'ÖNDER APO VE KURDİSTAN ÖZGÜR OLANA DEK...'

Türk devletinin vahşetine ve ihanetçilere karşı Kurdistan gençliğine tek bir mesajımız var. O  da intikâmdır.

Bizler unutmadık ve unutmayacağız! Bizler Tolhildan  Tekman’ı, Egit İpek’i, ve Hakan Arslan’ı unutmadık. Bizler Şehit Helbest ve Şehit Baz’ı  unutmadık. Bizler Taybet Ana’yı unutmadık. Bizler Garibe Gezer’in katledilmesini  unutmadık. Bizler Heval Harun’a karşı yapılan ihaneti unutmadık, unutmayacağız!’’  
Bizler APO’cu gençlik olarak her zaman Önder APO’nun takipçisi olacağız. Bizler Şehit Ali  Çiçek’in sözünü kendimize esas olarak alacağız. PKK bize teslimiyeti değil direnmeyi  öğretti. Ta ki Önder APO fiziken özgür olana dek. Ta ki Kurdistan özgür olana dek!"

Gençler, bugün 15 kilometre yürüyecek. akşam Mülheim Demokratik Kürt  Toplum Merkezi’nde bir programda buluşacak ve 'Özgürlük Yolculuğu'nun önemine ilişkin bir açıklama ile yürüyüşlerini tamamlayacak.