Avrupa'’da eşzamanlı yürüyüşler: İmralı'ya ivedilikle erişim talep ediyoruz

MRAP Eşbaşkanı Renée Leminot, Kürt sorununun çözümünün Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılıp PKK’nin terör listesinden çıkarılmasından geçtiğine işaret ederken, Die Linke eski milletvekili Martin Dolzer, “İmralı’ya ivedilikle erişim talep ediyoruz” dedi.

Kürtler ve dostlarının “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt halkına statü” sloganıyla gerçekleştirdiği yürüyüş ve mitingler sadece Fransa’nın Strasbourg kenti ile Almanya’nın Düsseldorf kentiyle sınırlı kalmadı. Fransa, Almanya ve Avusturya kentlerinde eşzamanlı eylemler gerçekleştiren Kurdistanlılar ve dostları, Kürt halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü haykırdı. 

PARİS

"Öcalan'a özgürlük Kürt halkına statü" şiarıyla Fransa’nın başkenti Paris’te Kurdistanlılar ve dostları bir kez daha Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü haykırdı.

Paris République meydanında saat 16.00'da sloganlarla start alan eyleme, Fransız Komünist Partisi, France Kurdistan Derneği, MRAP vb Fransız örgütlerden temsilciler de katılım sağlayarak Kürt halkının yanında yerini aldı. "Abdullah Öcalan'a Özgürlük" flamalarının yanı sıra konuya dikkat çeken pankartların taşındığı eylemde sloganlar susmadı. 

Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) ve Fransa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-F) ortak imzası ile hazırlanan bildiri, yürüyüş boyunca dağıtıldı. Bastille meydanına kadar yapılan yürüyüş boyunca Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit koşullarına dikkat çekildi.

Yürüyüş, Bastille meydanında mitinge dönüştü. Bir dakikalık saygı duruşunun ardından CDK-F Eşbaşkanı Xane Akdoğan, halka seslendi. Xane Akdoğan, "Kürt halkı, önderinden 30 aydır hiçbir biçimde haber alamıyor. Tüm yerel ve uluslararası hukuk yok sayılarak Kürt halkı ve önderi üzerinde total bir tecrit sürdürülüyor. Tüm uluslararası güçler ve devletlere sesleniyoruz; Erdoğan'ın bu faşizan işkencesine karşı sessizliğinizi bozun" dedi.

Eyleme katılan MRAP Eşbaşkanı Renée Leminot ve Fransa Kürt Dostluk Koordinasyon Başkanı Pascal Torre de birer konuşma yaparak, “Kürt Halk Önderi, tüm insanlık ahlakı ve uluslararası hukuk çiğnenerek tecrit ediliyor. Bu aynı zamanda Kürt sorununu yok saymaktır. Bu sorunun çözümü, önce Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılıp PKK’nin terör listesinden çıkarılmasından geçer. Bu koşullarda Ortadoğu’da barış için masaya oturulabilir.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlanıncaya dek her yönlü direnişin devam ettirileceği yönünde yapılan konuşmaların ardından eylem, "Bijî Serok Apo" sloganıyla son buldu.

RENNES

Fransa'nın Rennes kenti Place du Colombier’de saat 17.00'da bir araya gelen Kurdistanlılar, bir dakikalık saygı duruşundan bulundu. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride ve fiziki özgürlüğüne yönelik hazırlanan bildiriler okunup çevrede geçenlere dağıtıldı. Kitle, Kürt halk Önderliği’nin özgürlüğü sağlanıncaya kadar alanları terk etmeyecekleri mesajını verdi.

HAMBURG

Kurdistanlılar ve dostları, Almanya’nın Hamburg kentinde tecrit politikalarına karşı yürüdü. Yüzlerce kişinin katıldığı “Öcalan’a Özgürlük, Kurdistan’a statü” yürüyüşü Hamburg merkez tren istasyonu önünde saat 15.30’da başladı. 

Saygı duruşu ile başlayan yürüyüşte konuşan Die Linke eski milletvekili Martin Dolzer, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride ve savaş politikaları arasındaki ilişkiye vurgu yaptı. Dolzer, İmralı hapishanesinde tutulan Kürt Halk Önderi’nden yaklaşık 30 aydır haber alınamadığını belirterek, “Abdullah Öcalan ve mahkum arkadaşlarına hapishane adası İmralı'ya ivedilikle erişim talep ediyoruz. İzolasyon koşullarının sona ermesi gerekiyor. Çünkü İmralı'daki tecride, iktidardaki AKP hükümetinin savaş politikasının tırmanması eşlik ediyor. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2015'te Abdullah Öcalan ile barış görüşmelerini sonlandırmasından bu yana, Kürt yerleşim bölgelerinde kanlı savaş şiddetlendi. Sur ve Cizre yerle bir edildi. Rojava’da neredeyse günlük insansız hava aracı saldırıları, Güney Kurdistan'da kimyasal silah kullanımı ve uluslararası hukuka aykırı olarak daha fazla askeri saldırı tehdidi bu tırmanma sarmalının bir ifadesidir. Ayrıca uluslararası kurumları, her şeyden önce Avrupa İşkence ve İnsanlık Dışı Muameleyi Önleme Komitesi'ni (CPT) sorumluluklarını yerine getirmeye ve İmralı tecridine son vermeye çağırıyoruz. Bilhassa Kurdistan'daki ve tüm bölgedeki gergin durumun arka planında, durumu sakinleştirmek için adımlara acilen ihtiyaç var” diye konuştu.

Martin Dolzer, Alman devletine de çağrı yaparak, “Türk devletinin saldırgan politikalarını desteklemeyin” dedi. 

FED-DEM Eşbaşkanı Sebahat Ergin de kitleye hitaben yaptığı konuşmada, tecrit politikalarının kırılması gerektiğini belirtti. Sebahat Ergin, “Önderlik’le yaklaşık 30 aydır görüşme olmuyor. Ne ailesi, ne avukatları ne de başka kimse kendisinden haber alabiliyor. Önderlik’ten bahsedildiğinde kadın özgürlüğü ve toplumun özgürlüğünden bahsediliyor. Biz özgür yaşamdan, özgürlükten bahsediyoruz. Gerçekten Ortadoğu’da, Kurdistan’da, dünyada özgürlükten bahsedilir. Sevinmeliyiz ki böylesi bir Önderlik Kürt halkı içinden çıkmıştır. Ancak biz Önderliğimize yeterince sahip çıkamıyoruz. O, 24 yıldır bizim için dört duvar arasında direniyor. Kürt halkı için özgürlük mücadelesi veriyor. Ama biz burada onun için ne kadar mücadele ediyoruz?” diye sordu. 

Kitle daha sonra tren istasyonuna 2 kilometre uzaklıktaki Axel-Springer-Platz’da bulunan Bild gazetesinin önüne kadar yürüdü.  

Yürüyüşte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın bayraklarını ve “Free Öcalan, Azadî ji bo Abdullah Öcalan” pankartı taşıyan Kurdistanlılar ve dostları, sık sık “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe”, “İmralı’ya bin selam”, “Freiheit für Öcalan Frieden in Kurdistan”, “Jin jiyan azadî” sloganlarını attı.

HANNOVER

Almanya’nın Hannover kentinde ‘Önder Apo’ya özgürlük, Kurdistan’a statü” şiarıyla tren istasyonundan Georgplatz’a kadar yürüyüş ve miting gerçekleştirildi.

Yürüyüşe Kurdistanlıların yanı sıra Alman dostları, Women Defend Rojava, ve Hannover Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK Hannover) katıldı.

Yürüyüşte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterlerini taşıyarak sık sık, “Bê Serok jiyan nabe”, “Abdullah Öcalan’a özgürlük”, “Faşist Erdoğan” sloganları atıldı.

GRAZ

Avusturya'nın Graz kentinde saat 18.00'da Hauptplatz'da bir araya gelen Kurdistanlılar, "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt halkına statü" sloganı ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü haykırdı. Mitingde "Abdullah Öcalan’a özgürlük" pankart ve flamaları taşıyan kitle, "Abdullah Öcalan’a özgürlük" sloganını attı. Tecride dikkat dikkat çekmek amacıyla bildiriler de dağıtıldı.

BERLİN

Almanya’nın başkenti Berlin’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için Kurdistanlılar ve dostlarının katılımıyla yürüyüş yapıldı.

DestDan Kadın Meclisi ve Nav-Berlin’in (Özgür Kurdistanlılar Meclisi) çağrısıyla saat 16.00'da Breitscheidplatz (Yıkık Kilise) meydanında “Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kurdistan'a Statü” şiarıyla başladı. Kurdistan şehitleri şahsında yapılan saygı duruşunun ardından açıklama yapıldı.  Açıklamalarda 25 yıllık ağır tecrit altında olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü  talep edildi. 30 ayı aşkın bir süredir ailesi, avukatları ve toplum ile herhangi bir görüşme sağlanamamasının kabul edilir bir durum olmadığı belirtildi. Uluslararası komplo ile Türk devletinin gardiyanlık yapmasını sağlayan NATO ve Avrupa devletlerinin iki yüzlü politikalarına karşı Kürtler olarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana dek alanlarda olacakları vurgulandı.

Eylemde KCDK-E adına söz alan Fatoş Göksungur, şöyle konuştu: ‘’Bugünkü eylemimiz, barışın temsilcisi olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek, onun şahsında uygulanan tecridi teşhir etmek için buradayız. Bir yandan Önder Apo üzerindeki tecrit bir yandan da Hitler faşizminin 1939 yılında Polonya’yı işgal ettiği günü yıllar sonra Birleşmiş Milletler’in 1 Eylül Dünya Barış günü ilan etmesinden dolayı buradayız. Özellikle 2. Dünya savaşı sürecinde Hitler faşizminin bütün dünya üzerinde estirdiği bu katliam ve soykırım politikası bütün dünya halklarını etkiledi. Bundan dolayı savaşa karşı barış fikriyatı ve barış için savaşmak en kutsal hal aldı. Biz Kurdistanlılar, 50 yıldır kendi coğrafyamızda eşit ve özgür bir yaşamın özlemiyle barış içinde yaşamak için savaşmak zorunda kaldık. 50 yıllık bu mücadele geleneğinde Kürt’ün yok sayıldığı, Türk’ün iradesinin gasp edildiği, Kürt’ün isminin bile olmadığı bir ortamda Kürt Özgürlük Hareketi ve Kürt Halk Önderi Rêber Abdullah Öcalan’ın çıkışıyla bütün dünyada barış talepleri yükseliyor. Eşit ve özgür, onurlu bir yaşam talebi de dünyanın her yerinde dillendiriliyor. Onlar ki demokrasiden korkuyor, onlar ki barıştan korkuyor. Eşitlikten, özgürlükten, kadınların özgür mücadelesinden korkuyorlar. Bundan dolayı Rêber Abdullah Öcalan 30 ayı aşkındır hiçbir haber alamıyoruz, İmralı İşkence sisteminde bütün dünyayla bağlantısı kesilerek tecrit mutlaklaştırıldı ve bütün dünya ile ilişkisi kesildi. Biz Kurdistanlılar ve dostları olarak bu politikaya karşı alanlarda olacağız ve mücadele edeceğiz. Tüm dünyada 1 Eylül Dünya barış günü olarak kutlanılmaya çalışılırken, dünyanın her yerinde bu kadar yoksulluğun sömürünün, savaşların boy verdiği bir dönemde biz barışı getirebilmek için mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Dünya Barış Günü’nü barış içerisinde kutlamak yerine, bugünü de bir mücadele alanı olarak alanlarda Önderliğimiz için, tecridin kalkması için mücadele veriyoruz.”

Eyleme katılan Die Linke Eyalet Milletvekili Ferhat Koçak da bir konuşma yaparak şunları söyledi: “Ortadoğu’da henüz çözüme kavuşmamış en büyük sorun, Kurdistan sorunudur. Türk devleti ile Kürt Özgürlük Hareketi arasındaki çatışma süreci halen devam ediyor. Bu süreçte binlerce insan hayatını kaybetmiş, yaklaşık 4 bin 500 köy boşaltılarak milyonlarca insan sürgün olmuş durumdadır. Kayıpların yaşanmadığı, silahların sustuğu bir dönemi mevcut Erdoğan yönetimi kesintiye uğratarak bozmuştur. Bu nedenle barış taleplerinin müzakere ile sonuçlanması için Abdullah Öcalan ve siyasi tutsakların serbest kalması gerekiyor.”

 Almanya devletinin politikasını da eleştiren Ferhat Koçak, “Almanya, Erdoğan ile hem ekonomik hem de Avrupa sınırlarında göçün durdurulması için işbirliği içerisinde. Bu sebeple barış yolunu değil Kürt Özgürlük Hareketi’ni kriminalize etmeyi tercih ediyor. Barış için hem PKK yasağının kalkması hem de Abdullah Öcalan’ın serbest kalması gerekiyor” vurgusunda bulundu.

Etkinlik boyunca “Bijî Serok Apo” sloganının atıldığı eylem, sergilenen pandomim ile sona erdi.