Avrupa kentlerinde kimyasal saldırı protestoları

Türk devletinin savaş suçları ve uluslararası toplumun kimyasal silah kullanımı karşısında 2 yıldır süren sessizliği, Avrupa’nın birçok kentinde yapılan eylemlerle protesto edildi.

Türk devletinin Kürt halkına yönelik iki yıldır kimyasal silah kullanarak sürdürdüğü soykırım savaşı ve uluslararası devlet ve kurumların sessizliğine yönelik protestolar Avrupa kentlerinde sürüyor.

ATİNA

Yunanistan'ın başkenti Atina'da, Yunanistan Parlamentosu’nun binasının bulunduğu Syntagma meydanından Türkiye Büyükelçiliğine kadar yürüyüş gerçekleştirildi.
Tevgera Ciwanên Şoreşger (TCŞ) ve Kürt Kültür Merkezi öncülüğünde gerçekleştirilen yürüyüşte Türk devletinin Kurdistan Özgürlük Gerillalarına yönelik kimyasal silah kullanımı ve bu durum karşısında sessiz kalarak saldırılara ortaklık eden Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü OPCW, Birleşmiş Milletler ve NATO protesto edildi.

Türk devletinin kimyasal silah kullanımını teşhir eden binlerce bildiri dağıtan gençlerin, kimyasal silahlara karşı temsili giydikleri koruyucu elbiseler ve “Ciwan fedaiyen Rêber Apo ne”, “Zap, Avaşîn, Metîna; berxwedana gerîla” şeklinde attığı sloganlar büyük ilgi gördü.

Yürüyüş, Türk Büyükelçiliği önünde sona ererken, burada Kürt Kültür Derneği adına Serxwebûn Amed basın açıklaması yaptı.

Amed, şöyle konuştu: “AKP ve MHP faşist koalisyonu nerede darbe yese orda vahşi saldırılar gerçekleştiriyor. Türk ordusu son 40 yıldır NATO ve Amerika'dan aldığı kimyasal silahları Kürtler üzerinde kullanıyor. Kaybedeceğini anlayınca insanlık dışı yöntemlere başvuruyor. Başûrê Kurdistan'da Kürt özgürlük savaşçılarının savaşı ile bataklıkta çırpınan Erdoğan rejimi, kimyasal silahlar kullanarak savaşı kazanma peşindedir. KDP’nin işbirliği ve diğer güçlerin de bu kirli ittifakı desteklemesiyle uluslararası çerçevede suç işlenmektedir. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) misyonu gereği sorumluluklarını yerine getirerek seyirci kalma pozisyonundan çıkmak zorundadır. Ukrayna savaşına ses çıkaran uluslararası devletler neden Kürtler üzerinde kullanılan kimyasal silahlara gözleri kapalı, kulakları sağır dilleri laldır? Kürt halkı, onun önderi Abdullah Öcalan ve kahraman gerillası olduğu sürece özgürlük direnişi sürecektir.”
Serxwebûn Amed, konuşmasının sonunda tüm Kürt halkına ve dostlarına kirli savaşa karşı seslerini yükseltmeye çağırdı.

CHUR

İsviçre’nin Chur kentinde yaşayan Kürdistanlılar, Bahnhofplatz’ta bir araya geldi.

Son olarak kimyasal silahlarla katledildikleri açıklanan 17 gerilla şahsında Kürdistan devrim şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi. 

Ardından Chur Kürt Halk İnisiyatifi adına Kureyş Doymaz bir konuşma yaptı. Doymaz, Türk devletinin tüm dünyanın gözü önünde Kürt halkının çocuklarını insanlık hukukunda hiçbir yeri olmayan yöntemlerle soykırım savaşı yürüttüğünü söyledi. 

“Uluslararası hukukun ihlal edildiği bu saldırılara karşı uluslararası toplum ayağa kalkmalıdır” diyen Doymaz, halkın topyekun gerillayı sahipleneceğini vurguladı.

Almanca basın metninin okunmasıyla süren eylem, katliamlara karşı gerilla direnişini sahiplenen sloganlarla son buldu.

ZUG

İsviçre’nin Zug kentinde de Kürtler ve dostları kimyasal kullanımına karşı uluslararası kurumların sessizliği, Bahnhofplatz’ta düzenlenen bir mitingle protesto edildi.

SP (Sosyalist Parti) Zug Kanton Meclis Üyesi Ronahi Yener tarafından kimyasal silah kullanımına ilişkin hazırlanan basın metni okundu.

Şehid Koçer Dirêj Komünü adına Ali Omar ve  Kürdistan Komünist Partisi (KKP) adına Hüseyin İşli birer konuşma yaparak, uluslararası kamuoyuna kimyasal saldırılarına karşı Kürt halkıyla dayanışma çağrısında bulundu.

Allternatif Yeşiller Partisi temsilcilerinin de destek verdiği eylem, uluslararası kurumların sessizliğine karşı tepkilerin dile getirildiği sloganlarla sona erdi.

LORIENT

Türk devletinin gerillaya yönelik kimyasal saldırıları, Fransa'nın Lorient kentinde düzenlenen bir eylemle protesto edildi.

Lorient ve Vannes kentlerinde yaşayan Kürdistanlılar ve dostları, Place Aristide-Briand meydanında saat 19.00'da bir araya geldi.

Türk devletinin kimyasal saldırıları sonucu şehit düşen gerillaların resimleri ve "Türk devleti Kürt savaşçılara karşı kimyasal silahlar kullanıyor" pankartı taşıyan Kürdistanlılar ve dostları, Fransa Demokratik Kürt Konseyi-CDK-F tarafından hazırlanan yüzlerce bildiri dağıttı. Protesto boyunca Fransızca Kürtçe ve Türkçe "Şehîd namirin”, “Katil Erdoğan”, “Diktatör Erdoğan”, “Bimre xiyanet” ve “Bijî Serok Apo" sloganları atıldı.

Miting alanında bir dakikalık saygı duruşundan sonra yapılan konuşmalarda, "Onurlu Kürt halkı baskı ve zulme karşı yıllardır direniyor. Dünyanın gözü önünde büyük katliamlar yaptılar. Kürt halkı gayri insani bir şekilde baskı ve katliamlara maruz kalmasına rağmen direniyor. Onurlu Kürt halkı direnerek bedel ödeyenleri unutmayacağı gibi, Kürt özgürlük mücadelesine ihanet edenleri de unutmayacaktır” denildi.

Son olarak 17 özgürlük gerillasının kimyasal silahlarla hunharca katledildiğine işaret edilen konuşmalarda, bu gayri insani vahşete sessiz kalmanın onaylama anlamına geldiği, sessiz kalmanın ve tavır almamanın hiçbir gerekçeyle açıklanamayacağı vurgulandı.

RENNES

Bugün Fransa'nın Rennes kentinde Kurdistanlılar ve dostları, işgalci Türk devletinin gerilla alanlarında kullandığı kimyasal silah ve zehirli gazlardan ötürü şehit olan 17 gerilla için alanlardaydı.

Place du Colombier’de başlayan yürüyüş, Republique meydanına kadar sürdü. Yürüyüş boyunca çevreden geçenlere bildiriler dağıtıldı. 

Burada yapılan açıklamada şu vurgular yer aldı:

“Türk devleti kullandığı teknoloji ve savaş gücüne rağmen Nisan'dan beri sürdürdüğü işgal savaşında askeri ve siyasi olarak yenilmesi üzerine kimyasal silah kullanarak savaş ve insanlık suçu işliyor. Bu savaş suçundan sadece barbar Türk devleti değil KDP de sorumludur. KDP’nin ihanetine karşı Kürt halkının cevabı da tarihi olmalı, bu insanlık suçuna karşı direnişe geçmeliyiz.”

Ayrıca sivil toplum kuruluşları, insan hakları örgütlerinin sessizliklerini bozması gerektiği vurgulanan açıklamada, Türk devletinin gerilla alanlarında işlediği suçlara karşı net bir duruş sergilemeleri çağrısında bulunuldu.

Eylemde "Bijî berxwedana gerîla", "PKK halktır, halk burada", "Hepimiz PKK’yiz", "Bimre xiyanet" ve "Erdoğan Kürdistan’dan defol" sloganları atıldı. 

KASSEL

Almanya’nın Kassel kentinde Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nin (DKTM) çağrısı üzerine saat 17.00 da belediye binası önünde toplanan çok sayıda Kürt ve enternasyonal aktivist, yapılan açılış konuşması ve dağıtılan bildirilerden sonra saat 18.00’da yürüyüşe geçti.

Bandolar eşliğinde yapılan yürüyüş çevredekilerin yoğun ilgisini toplarken DKTM adına konuşma yapıldı.

Alman devletinin, ekonomisini Türk devleti ile kirli çıkar ilişkileri üzerine kurduğuna işaret edilen konuşmada, “Türk devleti, Alman devletinin tank ve silah desteğiyle Kürtleri soykırımdan geçirmek istiyor. Bu destek nedeniyle Türk devletinin kimyasal vahşetine karşı bile sessiz kalıyor. Biz BM ve OPCW’yi görevlerini yerine getirmeye, üç maymunu oynamamaya çağırıyoruz” denildi.

Konuşmanın ardından eylemciler, Hauptbahnhof’a, ardından da mitingin başladığı Rathaus önüne kadar yürüdü. Eylem, yaklaşık üç saat sürdü.

VİYANA

Avusturya’nın başkenti Viyana’da gençler, TCŞ ve TekoJIN öncülüğünde Türk devletinin kimyasal silah saldırılarına sivil itaatsizlik eylemiyle dikkat çekti.

Saat 20.30’da bir araya gelen gençler, caddede açıklama okuduktan sonra yürüyüşe geçti. “Gerilla direnişi direnişimizdir” sloganı atıldı.

Eylemde sık sık “Bijî berxwedana gerîla”, “Bijî Serok Apo”, “Şehîd namirin” ve “Europa finanziert Türkei bombardiert” sloganları atıldı.

Yaklaşık 20 dakika yürüyen gençler, gerilla direnişine sonuna kadar sahip çıkacaklarını vurguladı.

GRAZ

Avusturya'nın Graz kentinde Hauptplatz'da bir araya gelen Kurdistanlılar ve dostları, Türk devletinin kimyasal saldırıları sonucu şehit düşen 17 gerilla için protesto eylemi gerçekleştirdi. Eylemde sık sık "Şehîd namirin", "Bijî Serok Apo" ve "Uluslararası dayanışmayı yükselt" sloganları atıldı.

Bildirilerin okunup dağıtıldığı mitingde konuşan Halis Sever, Türk devletinin kimyasal saldırılarına karşı uluslararası kurumların sessizliğine dikkat çekti ve ancak mücadeleyi yükselterek soykırımın önüne geçilebileceğini söyledi.

Eylem, yarın Viyana merkezli yapılacak protesto yürüyüşüne katılım çağrısı ile sona erdi.