Civaka İslamiya Kurdistan (CÎK) Genel Başkanı Hafız Ahmet Turhallı, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin Kürt toplumu ve Türkiye halkları açısından bir dönüm noktası olacağını belirterek, insanların seçimlere katılım sağlayıp kendilerinin geleceğini belirleyecek bir süreçte sağlıklı karar vermelerinin önemli olduğunun altını çizdi. 

AKP’nin 20 yılı aşkın bir süredir ülkeyi yönettiğini hatırlatan Turhallı, bu zaman zarfında din adı altında toplumsal tahribatın yaşandığını belirterek, “İktidarı döneminde Kurdistan’da ve Anadolu’da İslam dinini adete pazarlanarak insanlar kandırıldı. Din tacirliğini yapıyorlar. Bu çirkin ve kötü bir durumdur. Allah Kuran-ı Kerim’de ‘Allah’ın ayetlerini satmayın’ diyor. Bu ayet Kuran’da defalarca tekrarlanıyor. Ayetler yalnızca Kuran değil, hakikat da bir ayettir. İnsanın ve insanlığın hakikati de bir ayettir. Onun için halkımız, dürüst Müslümanlar bu anlamda uyanık olmalı. Eğer bu insanlar İslam dinini sevseydi kendi menfaatleri için pazarlamazdı. Eğer bunlar topluma huzur, adalet, refah gibi değerler sunsaydı din üzerinde siyaset yapma ihtiyacı hissetmezlerdi. Bu tür değerleri olmadığı için din ticareti yapıyorlar. Bu son seçimlerde de din pazarlığı üzerinden halka gitmeyi tasarlıyorlar. Ki bunu sürekli yapıyorlar. Bununla pazarlık yapmak istiyorlar. Halk, İslam dini üzerinden politika yapan, iktidar olan kurum ve kişilerin İslami uygulamalarına bakıp karar vermeli. Uygulamaları ortada. Seçim önemlidir. Bu seçimde tüm Müslümanlar dikkat etmelidir. Din tüccarlarına ve din adına siyaset yapanlara kanmamalıdır” dedi. 

AKP/MHP İTTİFAKI İSLAM DIŞIDIR

Seçimlere yönelik kurulan ittifakların hak ve adalet üzerine kurulmasının önemli olduğunu dile getiren Turhallı, son dönemde AKP tarafından kurulan ittifakın sanki İslami ittifakmış gibi topluma sunulmasının bir aldatmaca ve İslam dışı bir ittifak olduğunu kaydetti. Turhallı, “İslam ittifakı, adalet ittifakıdır. İslam ittifakı zulüm karşıtı ittifaktır. İslam ittifakı, huzur ve eşitliktir. Bu ittifakta böyle bir gelişme ve durum var mı? Bunların işi öldürmek. Bunların işi ırkçılık. Bunların işi hırsızlık. Irkçılığı Peygamberimiz reddetmiş. Kendisini Müslüman lanse edip MHP gibi ırkçı, faşist bir parti ile ortaklık yapacaksın, sonra ben Müslümanım diyeceksin. Aklı başında hiç kimse bunun Müslümanlık olmadığını bilir. Kürt halkı dindardır. Kürt halkı toplumsal ve barışçıl bir inanca sahiptir. Yine Kürt toplumunu kandırmaya ve manipüle etmeye yönelik bir siyaset kurnazlığı ortaya koyuyorlar. Ancak Kürt halkı artık bunlara itibar etmez. Şahsi ve parti menfaatleri olanlar bunların yanında yer alabilirler ancak bu, artık Kürtler için mesele olmaktan çıkmıştır. İnanç sahibi insanlar partilerin pratiklerine göre onlarla anlaşma yaparlar ve hareket ederler. Artık Kürtler ve Müslümanlar bunlara inanmasınlar. İşte görüyoruz; uyuşturucu ticareti, faiz, savaş dışında bir amelleri yoktur. Biz Müslümanız demekle Müslüman olunmaz. Bunlar kandırıyor. Siyasetleri kandırma üzerinedir. Peygamber efendimiz, ‘Bizi kandıran bizden değildir’ demiştir. Bunların temsil ettiği siyaset halkın çıkarına uygun bir siyaset değildir” diye konuştu. 

Turhallı, özellikle Diyanet ve iktidarın paralelindeki Türk-İslam sentezine dayalı kurumların ırkçı yapılar olduğunu ve devletin sunduğu imkanlar dahilinde iktidar lehine seçime müdahil olmasına dikkat edilmesi konusunda şu uyarıları yaptı: ”20 yıldır düzenlerini yalan ve kandırma üzerine kurmuşlar. Bunu da bazı dini görünümlü kurumlar üzerinden halka pazarlıyorlar. İslam dini adalet üzerine bina edilmiştir. Bu partilerin, bu kurumların hangisinde adalet vardır? Boğazına kadar hırsızlığa bulaşmışlar. Milletin hakkını gasp etmişler. Bunlar gaspçıdır. Milletin hakkına el koymuşlar. İslam adına milletin malını mülkünü gasp etmişler. İslam dinine göre cezası büyüktür. Kamuoyu malını gasp etmişler. Peygamber efendimiz bir Hadis-i Şerif’inde diyor ki; ‘Kamu malından bir cüppe bile çalsan, Allah için cihat etsen bile senin için cennet yoktur. Cennet sana haramdır’ ama bunlar milletin malını çalıyorlar. Yetimlerin hakkını yiyorlar. Herkes bu durumu göz önünde bulundurup seçimlerde tercihini yapmalıdır.”