Meclisler, diplomasi, kadın, gençlik, kültür, inanç kurumları ve komünlerden seçilen delegelerin katılımıyla Paris Demokratik Kürt Toplum Merkezi lokalinde CDK-F 8. olağan kongresi, saygı duruşu ve divan seçimi ile start aldı. Kongrede, işgal ve soykırıma karşı özellikle Özgürlük Mücadelesi'nin geliştirdiği hamleler selamlanırken, yaşanan direnişin her alanda yankısını bulduğu ifade edildi. CDK-F bir yıllık çalışma raporunda, Şam'dan Başur'a özgürlük hareketine yönelen saldırılar ve komploların her defasında yeni hamlelerle boşa çıkarıldığı vurgulanırken, son siyasal gelişmeler değerlendirildi. Salgın koşullarına karşın pratik faaliyetin kesintiye uğratılmadığı, hem siyasal gelişmelere denk bir pratik hem de salgın karşısında Fransa'da yaşayan Kürdistanlıların toplumsal ihtiyaçlarına da yanıt olmak için tüm çabanın verildiği ifade edilen rapor, delegelerin değerlendirmesine açıldı.
KURUMSALLAŞMANIN ÖNEMİ
Siyasal gelişmelerin de değerlendirildiği kongrede, kapitalist sistemin krizi ve dönemin tüm amansız saldırıları karşısında yürütülen mücadelede Kürt Özgürlük Hareketi'nin öncü rolüne dikkat çekilirken, böylesi bir süreçte Avrupa'da daha güçlü bir örgütlenme ve kurumsallaşmanın yakıcılaştığı belirtildi. Bu anlamda CDK-F'nin misyonunun önemi vurgulanırken, CDK-F'nin Fransa çapında hem kendi halkı içerisinde hem de Fransız kurumlarıyla birlikte yürüttüğü çalışmalar noktasında ciddi bir rol aldığının altı çizildi.
YURTSEVER SEFERBERLİK VE SAHİPLENME
Delegeler değerlendirmelerinde, Kürdistan'da tüm bölge devletlerinin saldırıları, emperyalist güçlerin oyunları, bölgesel dengeler arasında Kürt Özgürlük Hareketi'nin amansız bir savaş yürüttüğü, aynı şekilde bu mücadeleye paralel bir biçimde Avrupa'da bulunan Kürdistani kurumlarında kendi misyonunu doğru oynaması gerektiğini ifade ederken, her bir bireyin halkının elçisi olarak bir rol oynaması gerektiği vurgulandı. Fransa'da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yürütülen diplomasi ve pratik faaliyetler, AKP faşizminin teşhiri konusunda Kürdistani tüm kurumların pratiği kadar, Kürdistanlıların tüm bu ihtiyaçlar temelinde kendi mücadelesi ve kurumlarını sahiplenmesinin soykırım politikasına en büyük yanıt olacağı belirtildi.
Pratik alan faaliyetinde komisyonlar, meclisler ve komünlerin tüm yetmezliklere karşın kongrelerini gerçekleştirdiği ve yeni dönemin ihtiyaçlarına göre kendini yeniden restore etmeye çalıştığı ifade edilen kongrede; inanç kurumları, gençlik, kadın ve özgün alanların daha güçlü bir çalışma için faaliyetlerini kurumsallaştırması gerektiği belirtildi. Bir yıl boyunca önderliğin özgürlüğü, 'Diktatörün Yargılanması için 100 Neden Kampanyası', adalet eylemi, imza çalışmaları, nöbet eylemleri, toplumu aydınlatma ve örgütleme konusunda salgın koşullarının handikaplarına karşın azımsanmayacak bir pratik eylem çizgisinin ortaya konulduğu ama dönemin ihtiyaçları noktasında çalışmaların halen istenilen düzeyde olmadığı ifade edildi.
DİPLOMATİK YANIT
CDK-F salgın koşullarına karşın güncel siyasal gelişmelere dair eylem ve etkinliklerle çalışmalarını yürütürken aynı zamanda diplomasi alanında kurumsallaşmada büyük yol aldığı ifade edildi. CDK-F'nin diğer göçmen topluluklarına ait kurumlarla ortak faaliyet yürütme, salgın yasaklarına karşın özellikle online panel ve söyleşiler, Kürdistan'da yaşanan siyasal gelişmelerin anında Fransız kamuoyuna duyurulması, Fransız basın yayın organlarının duyarlı hale getirilmesi, ülkeye gönderilen delegasyonlar, güncel gelişmeler etrafında Fransız siyasal parti, sendika ve kurumların harekete geçirilmesi konusunda azımsanmayacak bir çalışmanın imzacısı olduğu vurgulanırken, bu çalışmaların daha da kurumsallaştırılarak geleceğe taşınacağı belirtildi.
Bütün gün yürütülen tartışmalar ve yeni döneme dair görüş ve önermeler ile yürütülen kongrenin sonunda; kadın, gençlik, meclisler, inanç kurumları ve tüm Kürdistani kurum bileşimiyle CDK-F 8. kongresinde eş-başkanları olarak Netice Aslan, Necmettin Demiralp seçildi. CDK-F, bir yıl görev alacak kendi yönetimini ve komisyonlarını belirleyerek yeni dönem çalışmasına start verdi.
Coşkulu geçen Kongre, “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok Jiyan Na be” ve “Jin Jiyan Azadî” sloganları ile sona erdi.