Düsseldorf'ta binler eylemde: Direniş büyütülmeli

Düsseldorf'taki mitingde yapılan konuşmalarda, tüm Kürtlerin Türk devletinin hedefinde olduğu belirtilerek, direniş mesajı verildi.

Düsseldorf’ta Defend Kürdistan’ın çağrısıyla Almanya’nın dört bir tarafından binlerce kişi, "Bijî Partiya Karkeren Kurdistan" sloganıyla toplandı.

Düsseldorf Hauptbahnhof’ta toplanan binlerce genç, kadın, çocuk, yaşlı Kürdistanlı ve dostları, sloganlarla Leugplatz'a doğru yürüyüşe geçti.

 Yürüyüşün ardından yapılan konuşmalarda, işgalci saldırılara karşı direniş mesajları verildi.

Güney Kürdistan’a dönük işgal saldırılarına KON-MED olarak sessiz kalmayacaklarını söyleyen Eşbaşkan Zübeyde Zümrüt, “Gerilla ve halkımıza karşı başlatılan imha saldırılarına karşı her gün alanlarda olacağız. Kürtler eski Kürtler değildir, bunu herkes böyle bilmelidir. 15 Ağustos ruhuyla işgal ve saldırıları kıracağız. Genç başladık, genç başaracağız" dedi.

'DURUM ÇOK CİDDİ'

Kürt Siyasetçi Hatip Dicle de konuşmasına şehitleri anarak başladı. Dicle, “Bugün içinde bulunduğumuz 3. Dünya Savaşında Türk devleti bütün egemen güçlerin desteğini alarak Kürtlere karşı ağır suçlar işliyor. Kimyasal silahlar kullanıyor. Türkiye’de ise Kürtleri hedef yaparak öldürüyor. Bunu Konya’da tekrar gördük” dedi. Türk devletinin Kürtlere karşı imha savaşı yürüttüğünü söyleyen Dicle, “Lozan anlaşmasının yüzüncü yılına girerken Kürt tasfiyesini tamamlamak istiyorlar. Durum bu kadar ciddidir. Nasıl Kobanê direnişi herkese umut olmuşsa gerilla direnişi de Kürtlere umut olacaktır. Türk devleti bu gerçeği gördüğü için Kürtler arası savaş çıkartma senaryosunu devreye soktu. KDP hiçbir şekilde bu oyunlara alet olmamalı. Ulusal ruhla hareket etmeli" diye belirtti.

Milletvekili Cansu Özdemir ise şunları söyledi:

"Yasakların ve baskıların Rojava için mücadele etmemize engel olamayacağını gösterdik. Bu yürüyüş bize bir kez daha gösterdi ki bu halk partisinin ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın arkasındadır. Rojava ve Güney Kürdistan direnişi kazanacaktır. Sol Parti olarak PKK yasağının kalkması için mücadeleye etmeye devam edeceğiz” dedi.

'TERÖRİST OLAN ERDOĞAN'DIR'

Mizgin Çiftçi de şöyle dedi:

"Erdoğan, Güney Kürdistan’da PKK'ye karşı savaştıklarını söylüyor. Soruyorum, DAİŞ’e karşı savaşanlar mı terörist, yoksa onlara destek verenler mi? Ortada tek bir terörist var; o da Recep Tayyip Erdoğan! Alman CDU partisi Erdoğan’a silah satmaya devam ederse bu suçun ortağı olacaktır."

Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E)'inden Ayten Kaplan da "Biz bugün burada bir kez daha bu kirli savaşı istemiyoruz, diyoruz. DAİŞ savaşında en önde Kürt kadını direnerek katliamları engelledi. Çetelere geçit vermedi. Bugün bize terörist gözüyle bakanlar unutmamalı, terörist biz değil, Erdoğan’dır" şeklinde konuştu.

Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB)'inden Süleyman Gürcan ise şunları ifade etti: "Türkiye’de faşist diktatörlük var. Bu faşist diktatörlüğün mayası Kürtlere saldırıdır, emekçiye, Aleviye, Ermeniye saldırıdır. Hakkını arayan herkese saldırıyor. Faşizme karşı mücadelede şehadete ulaşan Ozan Dersim’i, Ozan Nubaryan ve Sinan Dersim’i saygıyla anıyorum."

HDP Almanya Eş Temsilcisi Leyla İmret ise Almanya’nın Kürt politikasını eleştirdi.

Düsseldorf davasına atıf yaparak Defend Kürdistan aktivistlerinin durdurulmasına, Almanya’nın Kürt politikasında değişime gitmemesine değindi.

İmret, 15 Ağustos Atılımı sayesinde Kürtlerin kazanımlar elde ettiğini vurguladı.

AKP-MHP iktidarının derin krizler yaşadığını söyleyen İmret, iktidarın hedef göstermesiyle Kürt halkının katledildiğini, lince uğradığını dile getirdi.

Türk devletinin şimdi de Kürdü Kürde kırdırmaya çalıştığını ifade ederek, "Bu tarihi utanca alet olmayalım. Kazanımlarımızı korumanın tek yolu, Kürt halkının birliğidir" dedi.