Fransız yazar ve sinemacı: Kürtler bizim meselemizdir

Fransız Le Talegramme dergisi yazarı ve sinemacı Hervé Hamon, Türk devletinin işgallerine tepki göstererek “Kürtler bizim meselemizdir” dedi.

Hervé Hamon, Le Telegramme sitesindeki yazısında Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kürt halkını yok etmek istediğini belirtti.

Hamon, “Ülkelerine Rojava diyorlar ve 2012'de ‘Arap Baharı’ sırasında büyük bir mücadele ile elde ettiler. Orada, Dicle ve Fırat arasında, Lübnan'ın dört katı büyüklüğünde bir bölge inşa ettiler ve güçlü ilkelere göre yönettiler: laiklik, kadın erkek eşitliği, çevre duyarlılığı. Esad'a karşı ve Suriye Demokratik Güçleri'ndeki Hıristiyan ve Arap müttefikleriyle birlikte…” ifadelerini kullandı.

“Suriye'deki savaş sırasında, onların, özellikle de kadınlarının savaştaki cesaretine hayran kaldık” diye devam eden Hamon, Kobanê’den Reqa’ya DAİŞ çetelerine karşı yürütülen mücadeleye işaret etti.

Ancak 2019’da dönemin ABD Başkanı Donald Trump’ın “sırt dönmesi” ile birlikte “Türklere açık kapı bırakıldığını” yazan Hamon, şöyle devam etti: “Türkiye ile Rojava arasına 800 kilometrelik bir duvar ören Erdoğan'ın tek bir takıntısı var: Bir zamanlar Ermenilere saldıran selefleri gibi Kürt halkını yok etmek. İslamcıları DAİŞ’in daha önce nüfuz ettiği topraklara yeniden yerleştirmeyi planlarken, dört kez de "dostları" olan Batılılar kımıldamadan Kürtlere saldırdı.”

“Kürtler bizim meselemizdir” başlıklı yazısında, Türk devletinin “doğuda Irak’ta (Güney Kürdistan) gerçek bir abluka kurduğunu” belirten Hamon, şunları ekledi:

“Batıda, Osmanlı ordusu okulları ve köyleri bombalarken, Türk casusları etnik temizlik yapıyor. Güneyde İran'ın ihtiyatlı desteğine güvenebilecek Esad intikam saatini bekliyor. Türklerin nihai saldırıyı hazırladığını biliyoruz. Dicle ve Fırat barajlarını kontrol ediyorlar, hayvanlar ve ekinler için içme suyu yok. Rojava kıtlığın eşiğinde, savaşı bekliyor. Erdoğan'ın insansız hava araçları hedeflerini dikkatlice belirliyor, askeri liderleri vuruyor.  Çoğu kadın yedi kişi öldürüldü.

Setlerde Salman Rüşdi'yi vuran cinayet girişimine verilen tepkiyi tartışırken, İslam Devleti'nin (DAİŞ) NATO'nun ana üyelerinden biri olan “müttefikimiz” sayesinde Kürt topraklarında kendisini yeniden kurmakla tehdit ettiğinin farkında mıyız?  Kürtlerin hakkı, Ukrayna'da olduğu gibi, halkların kendi kaderini tayin hakkının bir parçasıdır. Ve anlaşılmaz ilgisizliğimiz, bize ölümcül şekilde ulaşacak tehlikelerle ağırlaşıyor.”