KCDK-E Eşbaşkanlık Divanı ve Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) yaptıkları ortak yazılı açıklamada, "Soykırım hedefiyle Kürt halkına ve onun özgürlük öncülerine, gerillaya karşı amansız bir saldırı sürdüren faşist Türk devletini hem sessizlikleri ve hem de uygulamalarıyla destekleyen Almanya, uluslararası güçler, bu katliam ve soykırıma destek vermektedir" dedi.

'SOYKIRIMA DESTEK OLUYORLAR'

Açıklamada şu ifadelere de yer verildi:

"Dün Hewlêr’e gitmek üzere Düsseldorf Havalimanı’na gelen Almanlardan oluşan Barış Heyeti’ni gözaltına alan, çıkış yasağı uygulayan Alman hükümetini takındığı bu yanlı tutumdan dolayı kınıyoruz. Almanya polisinin 1 ay Irak’a ve Güney Kürdistan’a gitmelerini yasaklaması Almanya hükümetinin Kürt soykırım politikalarının ortağı olduğunun itirafı olmaktadır. Bu, diktatör Erdoğan’ın yanında bir tavır almak, Kürt soykırımına katkı sunmaktır.

KDP işbirlikçileri tarafından Hewlêr’e varan barış heyetlerinin gözaltına alınması ve geri gönderme yaklaşımları, sömürgeci Türk devletinin politikalarını hayata geçirme ve soykırıma ortak olan  işbirlikçi bir yaklaşımdır. Oysa onurlu ve yurtsever olan bir Kürt parti ve kurumun yapacağı şey, bu heyette yer alan insanları büyük bir değer verip karşılamaktı. KDP’ye çağrımız; bu yaklaşımlardan vazgeçerek ulusal değerleri korumak için tarihi direnişi ortaya koyan gerillanın direnişini sahiplenmesidir."

'KENETLENELİM, HER YERDE EYLEMDE OLALIM'

KCDK-E, eylem çağrısı yaparak, şunları belirtti:

"14 Haziran'da Brüksel`de yapılacak NATO zirvesine diktatör, faşist, DAİŞ zihniyetli katliamcı Erdoğan da katılacaktır. Türk devleti Kürdistan’daki katliamları NATO silahları ve desteği ile yürütmektedir. Kürt halkı olarak ulusal birlik ruhuyla kenetlenerek uluslararası güçlerin tüm oyunları ve Kürt soykırımına imkan sunan girişimlerine karşı kararlı mücadele edelim.

Sömürgeci Türk devletinin Metina, Zap ve Avaşin’de geliştirdiği katliam ve işgal politikalarına karşı her yerde direnişi yükseltmek, NATO ve uluslararası güçlerin sessizliği ile bu katliama onay veren yaklaşımları protesto etmek için 14 Haziran'da tüm Avrupa, Kanada ve Avustralya'daki halkımız ve dostlarımız işgale ve soykırıma karşı direnişe geçmeli."