Kurdistan’ın dört parçaya bölünmesine neden olan ve başta Kürtler olmak üzere bölge halklarını yüzyıllık katliam ve inkara mahkûm eden Lozan Antlaşması, 101. yılında imzalandığı yerde, İsviçre’nin Lozan kentinde düzenlenen bir yürüyüş ve mitingle protesto edildi.  Aralarında YNK, Goran Hareketi, Rojava Özerk Yönetimi, KCDK-E, TJK-E, PJAK, ESU, PİK, PYD’nin olduğu 36 siyasi oluşum öncülüğünde, Pionnières meydanında bir araya gelen binlerce Kurdistanlı, Lozan Antlaşması’nın tartışmalarının yürütüldüğü Chateau d’Ouchy’e kadar bir yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşe İsviçre’nin birçok şehirden gelen binlerce Kurdistanlının yanı sıra, aralarında İsviçreli kurum ve kuruluşlarında olduğu Kürt halkının dostları da katılarak destek verdi.

ZÜBEYDE ZÜMRÜT: KABUL ETMEDİK KABUL ETMEYECEĞİZ

Bir dakikalık saygı duruşunun ardından başlayan eylemde, ilk olarak KCDK-E Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt söz aldı. Lozan Antlaşması’nın Kürt halkında yarattığı ağır trajedilere değinerek konuşmasına başlayan Zümrüt, Kürt halkının dört parça Kurdistan’da yüz yıldır sömürgecilere karşı bir mücadele ve savaş yürüttüğüne dikkat çekti. Türk devletinin bugün Güney Kurdistan’da yürüttüğü işgal saldırılarının temelinde Lozan Antlaşması’nın varlığı olduğunu söyleyen Zübeyde Zümrüt, “Bizler iyi biliyoruz ki, Kurdistan’da yüz yıldır yaşanan her katliamın, her suçun ortağı bu antlaşmaya imza atanlardır. İmralı’da yaşanan tecritte, Rojava’ya dönük saldırılarda hepsi bu antlaşmanın sonuçlarının etkisi olarak devam ediyor. Bizler mücadelemizle bu antlaşmayı boşa çıkaracağız. Bu antlaşmayı kabul etmedik etmeyeceğiz” diye konuştu.

RİELLE: ULUSLARARASI TOPLUM SORUMLULUK ALMALI

İsviçre Sosyalist Parti Federal Parlamento Milletvekili Laurence Fehlmann Rielle de bir konuşma yaptı. Lozan Antlaşması’nın başta Kürtler olmak üzere birçok halk için ağır sonuçları olduğunu ifade eden Parlamenter Rielle, Türk devletinin bugün Karabağ’da, Rojava’da, Güney ve Kuzey Kurdistan’da halklara karşı bir savaş yürüttüğüne dikkat çekti. Lozan Antlaşması altında imzası olan herkesin yaşanan tüm trajediden sorumlu olduğunu belirten Rielle, uluslararası toplumun Türkiye’ye karşı harekete geçmesini gerektiğini vurguladı.

‘TECRİT KABUL EDİLEMEZ’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın içinde bulunduğu ağır tecrit koşullarını da hatırlatan Rielle, “Abdullah Öcalan’ın içinde bulunduğu bu koşullar asla kabul edilemez. Bu koşullar bir işkence olarak kabul edilmeli. Yakın zamanda Nobel ödüllü 69 isim Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü talep eden bir bildiri yayınladı. Onlarda tek çözümün barıştan ve diyalogdan geçtiğini söyledi. Uluslararası toplum bu noktada sorumluluk almalı” dedi. 

ÖZGÜRLÜK MÜCADELENİZİN YANINIZDAYIZ

Parlamenter Rielle’in ardından Lozan Belediye Meclis Üyesi Davit Payot, İsviçre Kadın Grevi Hareketi’nden Marion Novet söz aldı. Lozan Antlaşması’nın yarattığı yıkımlara değinerek, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin yanında olmaya devam edeceklerinin mesajını verdi. 

FUAT OMAR: YÜZYILLIK BU UTANCA SON VERİN

Yürüyüş öncesinde son olarak PYD adına bir konuşma yapan Fuat Omar ise “Lozan’ı kabul etmedik etmeyeceğiz” diyerek başladığı konuşmasında, Kürt halkının yüzyıldır bu antlaşmaya karşı mücadele ettiğini kaydetti. Kürt halkının yaşadığı katliam ve Kurdistan’da yürütülen savaşta uluslararası güçlerin sorumluğunu hatırlatan Omar, “Yüzyıllık bu utancınıza son verin” diyerek çağrıda bulundu. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın içinde bulunduğu tecrit koşullarına da dikkat çeken Omar, herkesin Önder Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için mücadele edilmesi gerektiğini kaydetti.

‘TÜRK İŞGALİNE KARŞI MÜCADELEYİ BÜYÜTELİM’

Omar’ın konuşmasının ardından binlerce Kurdistanlı ve dostu Lozan Antlaşması’nın tartışmalarının yürütüldüğü binanın olduğu Ouchy meydanına doğru yürüyüşe geçti. “Türk devletinin Güney Kurdistan yürüttüğü işgal saldırılarına karşı mücadeleyi büyütün” pankartı arkasında yürüyen binlerce Kurdistanlı ve dostları, yürüyüş boyunca sık sık “Lozan’ı kabul etmiyoruz”, “Yüzyıllık utanca son verin”, “Yaşasın Gerilla direnişi” ve “Bijî Serok Apo” sloganları attı.

Yürüyüşün ardından Ouch meydanında bir miting düzenlendi. Burada ise ilk olarak KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar söz aldı. 

AYDAR: BİZE ÇİZİLEN SINIRLARI ORTADAN KALDIRICAĞIZ

KCK’nin dört parça Kurdistan için mücadele ettiğini ifade ederek konuşmasına başlayan Aydar, “Bizler bize çizilen sınırları, Lozan Antlaşması’nı kabul etmiyoruz. Bize çizilen sınırları ortadan kaldırıncaya kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.

İmralı tecridine de değinen Aydar, Önder Apo'ya özgürlük kampanyasının her alanda sahiplenerek daha da büyütülmesi gerektiğini vurguladı. Türk devletinin Güney Kurdistan’da yürüttüğü işgal saldırılarını da hatırlatan  Zübeyir Aydar, “Özgürlük savaşçılarımız burada büyük bir direniş veriyor. Gerillalarımız orada bütün Kurdistan’ı savunuyor. Bütün Kurdistan tehlike altındadır. Bu nedenle bu direnişi veren kahraman savaşçılarımızın yanında olalım, onlarına direnişine destek verelim” diye konuştu.

‘İŞGALE KARŞI ORTAK MÜCADELE EDELİM’

 YNK ve Goran Hareketi’nin temsilcilerinin de arasında olduğu birçok siyasi oluşum adına konuşmalar yapıldı. Lozan Antlaşması’nı asla kabul etmeyeceklerini belirten konuşmacılar, Türk devletinin işgal saldırılarına karşı herkesi ortak mücadeleye çağırdı.

Eylem yapılan konuşmaların ardından sloganlar eşliğinde sona erdi.