'Kürt halkı için varlık-yokluk yüzyılıdır, direnişi büyütelim'

NRW Eyalet Parlamentosu'ndaki mitingde, işgal saldırıları protesto edilerek, "Kürt halkı için varlık-yokluk yüzyılıdır" denildi, gerilla direnişini sahiplenme mesajı verildi.

Düsseldorf'ta Türk devletinin işgal saldırıları ve KDP ihanetine karşı yapılan yürüyüşün ardından NRW Eyalet Parlamentosu önünde miting düzenlendi.

 

Rojhilat bileşenleri adına Huriya Ahmedî Rojava bileşenleri adına Bavê Narîn, Bakur bileşenleri adına Sabri Eryiğit, Başur bileşenleri adına Ahmet Sileman, kadın bileşenler adına da Besime Konca birer konuşma yaptı.

Konuşmalarda faşist Türk devletinin Zap ve Avaşîn’deki yönelik  işgal saldırıları
ve KDP ihaneti kınandı.

KNK Eşbaşkanı Ahmet Karamus, şunları söyledi:

"İşgalci devletin dört parça Kürdistan’ı hedefleyen saldırısı, şüphesiz bomba olarak faşizmin, diktatörlüğün merkezi Ankara’nın kalbinde vuracaktır. İşgalci devletin 17 Nisan’da başlayan saldırısı, Kürt halkının her nerede olursa olsun kazanımlarını, başarısını, Kürt halkının statüsünü hedefliyor. NATO savaşı gölgesinde, Rusya-Ukrayna savaşından faydalanan Türk devleti, karadan ve havadan, ağır silahlarla, kimyasal silahlarla, yerel işbirlikçi güçlerle saldırıyor. Ama iyi bilsinler ki, her dört parçadaki Kürt halkının iradesi var oldukça, direnişi her zaman diri tuttukça saldırıların sonuçsuz kalacağı şüphesizdir. Bu savaş PKK’ye karşı bir savaş değildir, dört parçada yaşayan Kürdistan halkına karşıdır. Kürt halkının kazanımlarına, başarılarına karşıdır. Şengal ve Rojava’da elde edilen statüye karşıdır. Biz KNK olarak Kürdistan Demokrat Partisine, Barzani'ye, bölge parlamento başkanına sesleniyoruz; Ankara’da, Antalya’da, İstanbul’da Erdoğan’la omuz omuza verdiğiniz işbirlikçilik manzarası, yüzsüzlüğün manzarasıdır. Bu manzarada Kürtlük, yurtseverlik hiç yoktur. Elini işgalciye vermiş biri Kürt halkının temsilcisi olamaz. İşbirlikçiliğinizi, ihanetinizi reva görmüyoruz. Şehitlerin kanına karşıdır, halkımızın iradesine karşıt bir duruştur."

'VARLIK-YOKLUK YÜZYILIDIR'

Sahneye çıkan Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Yürütme Komitesi Üyesi İlham Ehmed, "Bijî berxwedana Efrînê" sloganlarıyla konuştu. Ehmet, kitleye şöyle hitap etti:

"İçinden geçtiğimiz günler tarihi günlerdir. Bu yüzyıl, Kürt halkı için varlık yokluk yüzyılıdır. Kürt özgürlük hareketi, Kürt halkı başta olmak üzere Ortadoğu halklarının özgürlüğü için büyük imkanlar yaratmıştır. Bugün, özgürlük ölçülerine göre yaşamı yaratma günüdür. Bu olmazsa önümüzde ölüm vardır. Bu nedenle her yüzyılda bir önümüze çıkan bu özgürlük anını elden kaçırmamalıyız. Bütün dünya ve Kürt halkının düşmanları bunu çok iyi biliyor. Kendisini Kürt halkının soykırımı üzerine kuran Türk devleti, Kürt halkının özgürlüğünde kendi yok oluşunu görüyor. Bu yüzden NATO ve dünya devletlerinden aldığı gücü özgürlük hareketimize ve Kürt halkına karşı kullanıyor. Rêber Apo’nun ‘Özgürlük Adası’ diye tanımladığı Rojava devrimi, gün geçtikçe büyüyor. Bu, Bakur, Başûr, Rojhilat’a ve tüm dünyaya örnek oluyor. Bu nedenle Türk devleti bu özgürlük adasını yeniden yok etmek istiyor. Medya Savunma Alanları’na ‘teröristtirler’ diyerek saldırıyor. Ama tarih de biliyor ki, PKK çıkmadan önce Şêx Saîdlerden tutun Seyîd Rızalara kadar bütün çıkışları bastırmış, ortadan kaldırmıştır. Türk devleti PKK’yi bahane ederek bütün Kürt halkına saldırıyor. Güney Kürdistan Kürt halkının, şehitlerin kanıyla kurulmuştur. Bu yüzden hiçbir parti, hiçbir şahsiyet, hiçbir sorumlu bu siyasete alet olmamalı, destek olmamalı. Aksine Kürt halkının net tutumunu ortaya koymasına izin vermelidir. Bu yüzden bütün Kürt partilerine, başta da Güney Kürdistan yetkililerine çağrımız odur ki; bu özgürlük anını elinizden kaçırmayın. Aksi takdirde yüz yıl da geçse bu fırsat bir kez daha elimize geçmez. Diasporada da dahil bütün Kürtler, özgürlük fırsatının bilincinde olmalı. Özgürlüğe her zamankinden daha yakınız. Bugüne kadarki emeğiniz değerlidir. Her zamankinden daha fazla sahip çıkmalıyız."

Kürt Siyasetçi Hatip Dicle ise şunları dile getirdi:

"Konuşmamın başında aziz şehitlerimizin önünde saygıyla eğiliyorum. Dağlarda, ovalarda, köylerde, şehirlerde ve zindanlarda direnenleri can-ı gönülden selamlıyorum. Özellikle 24 yıldır İmralı’da amansız bir direniş içinde olan Abdullah Öcalan’ı binlerce kez selamlıyoruz. İşgalci Türk devletinin iki haftadan beri saldırılarını aralıksız sürdürdüğü biliniyor. Bu operasyonun amacı, Musul, Kerkük, Şengal ve Rojava’yı işgal etmek ve 3. Dünya Savaşında Kürt halkının siyasi statüye kavuşmasını engellemektir. Halkımızın bütün kazanımlarına karşı aralıksız saldırı içerisindedir. Hatta açık açık söylüyor; amacı kültürel ve fiziki soykırımıdır."