İşgalci Türk devletinin Medya Savunma Alanlarını hedefleyerek Kürdistan'a yönelik başlatmış olduğu işgal konsepti dahilinde zehirli gaz kullanımının açığa çıkması sonrası İsviçre'de yaşayan Kürdistanlılar günlerdir gerilla mücadelesini sahipleniyor.

Yine bu kapsamda Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Ofisi önünde 3 gün sürecek oturma eyleminin startı da bugün verildi.

İsviçre Kürt Kadın Hareketi (YJK-S) öncülüğünde açtıkları direniş çadırına sabah erken saatlerde onlarca kentten gelen Kürdistanlılar, burada BM'ye seslenerek "Bu saldırı ve katliam konseptinin asıl
sorumluları sizsiniz" mesajını verdi.

Halkın alana gelmesiyle düzenlenen basın açıklamasıyla Kürdistanlılar oturma eylemine geçti.

'BM VE AVRUPALI DEVLETLER DE SORUMLU'

Oturma eylemi öncesi YJK-S adına bir konuşma yapan Fidan Güler, 17 Nisan'dan bu yana işgalci Türk devleti ve KDP yönetiminin ortaklığıyla bir katliam konseptinin devreye sokulduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: "Tüm dünyanın gözü önünde cereyan eden bu katliam konseptine karşı bugün katliamın asıl sorumluluları olan BM ve Avrupa devletlerine uyarıda bulunuyoruz. Katliamcı ve ihanetçi güçlerle ortaklığınızı sonlandırın. Kendini insan haklarının savunucu olarak gören bu devletler ve kurumlar Kürt halkının katliamına onay vererek her türlü finansal ve insanlık dışı silahların teminiyle katliamın önünü açmışlardır.  Bizler başta kadınlar olmak üzere Kürtleri ve dostları olarak bu katliamcı güçleri teşhir etmeyi sürdüreceğiz."

Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) üyesi Zozan Serhat da "Tüm dünya gözünü, kulağını, ağızlarını kapatmayı sürdürüyor. Kürdün toprağına, Kürdün yaşamına, Kürdün almış olduğu havaya, doğasına, hayvanına insanlık dışı saldırılar yapılıyor. Kürt halkını topyekûn yok etme çabası içerisinde olan Türk devletine destek vermeyi sürdüren bu devletlere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu anlamıyla Kürt kadınları olarak bugün burada 'Ji Bo Welat' şiarıyla oturma eylemimizin startını veriyoruz" diye konuştu.

'HER YERİ DİRENİŞ ALANI YAPACAĞIZ'

Avrupa Demokratik Kürt Toplum Merkezleri (KCDK-E) adına söz alan Mehmet Ali Hoca da şunları dile getirdi:

"Faşist zihniyet ve ihanetçi güçlerin ortaklığıyla Kürt halkının tüm kazanımlarını ortadan kaldırma planı olarak 17 Nisan'dan bu yana insanlık dışı katliam konsepti devreye sokuldu. Bunun son örneği ise kimyasal silah kullanımı oldu. Yüzyıldır katliam tehdidi altında saldırılan bir halk direnişin en güzel örneğini göstererek her dönem katliamcı güçleri yenilgiye uğratmayı başarmıştır. Bu devletlerin kuşkusu olmasın, bizler yine bu temelde direnişimizi sürdürerek mücadeleyi zaferle taçlandıracağız.

NATO ve uluslararası devletlerin desteğini arkasına alan faşist devlet ve ihanetçi ortakları Kürdistan'ın kentlerini, dağlarını ve köylerini bombalamayı sürdürüyor.  Kürt halkı olarak bulunduğumuz her yer bugün bizler için direniş alanıdır. Kürde, Kürdün geçmişine, tarihine ve doğasına saldıranlara karşı Önder Apo'nun, gerillanın ve direnen halkların mücadelesi kazanacaktır."

Birleşik Mücadele Güçleri ve enternasyonalist kadın kurumlarının da destek verdiği miting sonrası halk burada "Dem dema azadiyê ye" hamlesinin sahiplenildiği sloganlarla oturma eylemine geçti.