Yazılı bir açıklama yapan KCDK-E, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin Kürt halkı açısından “kabul edilebilir bir durum olmadığını” belirterek, üç gün sürecek oturma eylemlerine aktif bir şekilde katılmaya çağırdı.
Açıklama şöyle: “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan 25 yıldır tecrit altında tutuluyor. CPT ve Avrupa Konseyi İmralı’da neler olduğu ve Önder Apo ile neden görüşme yapılmadığı ile ilgili bilgileri açıklamıyor.
25 yıldır sürdürülen bir tecrit sistemi, 4 yıldır Önder Apo’dan hiçbir haber alınamaması ve aynı şekilde aile ve avukat ziyaretlerinin engellenmesi Önder Apo ile neden görüşme yapılamıyor olması Kürt halkı açısından artık kabul edilebilir bir durum değildir.
Önder Apo üzerinden sürdürülen tecride bahane olarak öne atılan disiplin cezaları, tecritle görüşmeyi engellemek ama esas olarak ta ‘Umut Hakkı’ üzerinden yeniden yargılamasını ve fiziki özgürlüğünü elde etmesini engellemektir. Bu kabul edilir bir durum değildir. ‘Disiplin cezası’ uydurulmuş bir kılıftır.
Oysa İmralı'da büyük bir direniş sürmektedir. Bu direniş hem uluslararası komplocu güçlere ve hem de Türk devletinin soykırımcı sistemine karşıdır. Önder Apo’nun sürdürdüğü bu kararlı direniş, sömürgeci ve soykırımcı Türk devletinin yargılama ve mahkum edilmesi temelinde sürmektedir.
Önder Apo’nun İmralı'da sürdürdüğü bu büyük direnişi tüm dünyaya yayılarak büyüyor. Faşist Türk devleti hukuksuzluğu ve işkence sistemini sürdürmekte ısrar ediyor. Kürt halkı İmralı işkence sistemi, rejimi meşru görmüyor ve kabul etmiyor. Tamamen hukuksuzluk ve adaletsizlikle yürütülen İmralı sistemini deşifre ederek soykırımcı Türk devletinin maskesini düşürmek için kararlı mücadelemiz sürüyor.
Başta CPT olmak üzere, Avrupa Konseyi ve tecritte dolaylı dolaysız katkıları olan kurumları tutum almaya zorlamak için sürdürdüğümüz mücadele devam ediyor. Bunun için Avrupa, İngiltere, Kanada ve Avustralya'da Kürt halkı ve dostları 5-6-7 ağustos günleri oturma eylemi başlatıyor.
5-6-7 Ağustos günleri gerçekleştirilecek oturma eylemlerine halkımız, dostlarımızı, genç, kadın, yaşlı ve çocuk herkesi aktif katılmaya çağırıyoruz.”