Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye işgal ve soykırım saldırıları ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik mutlak tecrit, Kıbrıs’ın Limasol ve Almanya’nın Hildesheim kentinde protesto edildi.

LİMASOL

Kıbrıs'ın Limasol kentinde Kurdistanlılar ile dostları, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen tecrit ve faşist Türk devletinin işgal ve soykırım saldırılarına karşı yürüyüş gerçekleştirdi.
Yürüyüş Limasol'da bulunan Teofilos Kürt Kültür Merkezi’nin önünde başladı.

Eylemciler yürüyüş esnasında “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a özgürlük” ve “İşgal ve soykırım saldırılarına son” pankartları, PKK, HPG, YPG, YPJ bayrak ve flamaları taşıdı; sık sık "Bijî Serok Apo", "Kurdistan faşizme mezar olacak", "Bimre xiyanet", " Kurdistan'a özgürlük", "Katil Erdoğan", "İşgalci TC Kurdistan'dan defol" sloganları attı.
Eylemciler yürüyüşü Limasol Belediyesi'nin önünde mitinge dönüştürerek burada açıklamalarda bulundu.

Uluslararası güçlerin sessizliğine dikkat çeken eylemciler, bir yandan Filistin'e ağlayan güçlerin diğer yandan Kurdistan'da yapılan katliam ve soykırıma onay verdiğine dikkat çekerek tecrit, işgal ve soykırım saldırıları son bulana kadar alanlarda olacakları mesajını verdi.

Eylem sloganlar eşliğinde son buldu.

HILDESHEIM

Almanya’nın Hildesheim kentinde AKP-MHP yönetimindeki işgalci Türk devletinin saldırıları bir yürüyüş ile protesto edildi.

Hildesheim Demokratik Kürt Toplum Meclisi’nin organize ettiği yürüyüş, tren istasyonunun önünden Belediye binası önüne kadar devam etti.

Kurdistan Özgürlük Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşuyla başlayan eylemde TEV-DEM, PYD, YPJ ve YPG flamaları taşındı.

Almanca bildirilerin dağıtıldığı eylemde, "Şehîd namirin", "Bijî berxwedana Rojava", "Bijî berxwedana YPJ/YPG", "Bê Serok jiyan nabe" sloganları atıldı.

Belediye binasının önünde yapılan konuşmalarda ise, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan fiziki özgürlüğüne, Kurdistan bir statüye kavuşmadan sokakları terk etmeyeceğiz. Dünyanın her yerinde ve dört parça Kurdistan'da halkımızı ve halkımızın davasını sahipleneceğiz” denildi.

Eylem, "Terörist Türkiye" ve "Terörist Erdoğan" sloganlarının atılması ardından sona erdi.