TJK-E, Strasbourg’daki Özgürlük Nöbeti’ne saldırıyı kınadı
Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), Fransa’nın Strasbourg kentinde 12 yıldır sürdürülen Özgürlük Nöbeti eylemine 27 Mayıs günü gerçekleşen saldırıyı kınadı.
Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), Fransa’nın Strasbourg kentinde 12 yıldır sürdürülen Özgürlük Nöbeti eylemine 27 Mayıs günü gerçekleşen saldırıyı kınadı.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve İmralı soykırım sisteminin ortadan kaldırılması amacıyla Fransa'nın Strasbourg kentinde 25 Haziran 2012’den bu yana sürdürülen “Özgürlük Nöbeti”ne 27 Mayıs günü ırkçı bir grup Türk saldırıda bulundu. Eylemcilerin bulunmadığı bir esnada saldırganlar nöbet yerindeki tabelaları kırıp dağıttı.
TJK-E yaptığı yazılı açıklamada saldırıyı kınayarak, Fransa Devletini bu provokasyon girişimlerine karşı ciddi önlemler almaya çağırdı.
Açıklamada şunlar ifade edildi: “Kürt Halk Lideri Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat 1999'da Uluslararası Komployla Kenya' dan Türkiye'ye teslim edilme sürecinde Avrupa ülkelerinin de Türkiye ile kirli ittifak içinde olduğu hepimiz tarafından bilinmektedir. Bu nedenle 25 Haziran 2012' den beri Önderlik için kurulan Özgürlük Nöbeti Strasbourg'da her hafta farklı bölgelerden yurtsever halkımızın sahiplenmesiyle günümüze kadar devam ettirilmiştir. Son 25 yılı mutlak tecrit içinde geçiren Reber APO aynı zamanda üç yılı aşan bir süredir de görülmemiş bir hukuksuzlukla avukat ve aile görüşmelerinden mahsun bırakılmıştır. Bu yüzden Özgürlük Nöbetleri son dönemde anlamını daha da önemli kılarak bu hukuksuzluğun aşılması açısından Avrupa Konseyi’ne de baskı uygulamaktadır. 10 Ekim'de Dostların başlattığı ‘Abdullah Öcalan'a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm Hamlesi’ne tüm yurtsever kitlemiz büyük bir duyarlılık göstererek hamleyi tüm dünyaya duyurmuştur.
Kadın örgütlerimiz bu hamle kapsamında bir dizi eylem gerçekleştirmiş ve CPT’ye (İşkenceyi Önleme Komitesi) mektup göndererek bu kurumun görev ve misyonu doğrultusunda hareket etmesini talep etmektedir. Tüm bu gelişmeler yaşanırken dört parça Kurdistan'da baskı, asimilasyon ve savaş politikaları her geçen gün artmaktadır. Son dönemde sözde güvenliği ve demokrasisiyle övünen Avrupa'da Kürtlere yönelik kriminalize etme çalışmaları, ev ve işyerine saldırılar, haber kanallarına yapılan baskınlar Faşist TC devletini aratmayan görüntülerle hafızamızda yer edinmistir. Şimdi de Özgürlük Nöbeti'ne gerçekleştirilen faşist saldırılar bir özel ve psikolojik savaş örneğini bizlere göstermektedir. Bu anlamda Fransa Devletinin Kürt kurum ve bireylerine yönelik baskıları Türk Faşist devletinin soykırım politikalarına alet edildiğinin bir kanıtıdır. Korkutma, sindirme amacı taşıyan bu saldırılar bizleri bir adım bile geriye götürmeyerek daha fazla birlik içinde mücadele etmemizi sağlayacağı gözardı edilmemelidir.
Bu anlamda Özgürlük Nöbetine gerçekleştirilmek istenen saldırıyı kınıyor Fransa Devletini bu provakasyon girişimlerine karşı ciddi önlemler almasını bekliyoruz.
Önderliğin özgürlüğü talep etme bir haktır ve bu hakkı her yerde kullanacağımızı belirterek gerçekleştirilmek istenen bu kirli politikaları öz savunmamızla boşa çıkartacağımızın sözünü yeniliyoruz.”