Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) Mêrdîn, Êlih ve Riha’nın Xelfetî belediyelerinin gasp edilmesi Avrupa kentlerinde protesto edildi. Yapılan açıklamalarda Kürt halkının iradesinin gasp edildiğinin altı çizilerek, darbeye ve iradeye karşı mücadeleyi büyütme çağrısında bulunuldu.

STRASBOURG

Gasp, Fransa’nın Strasbourg kentinde protesto edildi. Strasbourg Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nin (DKTM) çağrısıyla Kürdistanlılar ve dostları merkez garı önünde bir araya geldi. Protesto eylemi Kürdistan devrim şehitleri adına saygı duruşuyla başladı. 

“Faşist Türk devletinin irade gasbına hayır! Şehirlerimizi ve kendimizi yöneteceğiz!” pankartının açıldığı protesto eyleminde “Türk devleti faşisttir”, “Katil Erdoğan”, “Kürt sorununa politik çözüm”, “Bijî Serok Apo”, “Jin, Jiyan, Azadî” , “Bimre Xiyanet”, “Bijî Berxwedana Gele Kurd” sloganları atıldı.

Eylemde KCDK-E’nin hazırladığı metin okundu. Fransızca, Kürtçe ve Türkçe oknan metinde şu ifadeler yer aldı: “Bugün bir kez daha soykırımcı Türk devletinin Kürt düşmanı yüzü ortaya çıktı. Kürt halkının iradesi Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyeleri yapılan darbeyle gasp edildi. Faşist Türk devleti yaptığı darbe ile halk iradesini gasp ederek tecridi Kürdistan coğrafyasına hakim kılmak istemektedir.

Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî belediyelerine bu sabah yapılan siyasi soykırım açıkça savaş politikalarında ısrar etmek anlamına gelmektedir. Demokratik hak ve özgürlüklerin ortadan kaldırıldığı, Kürt halkına savaş politikalarını dayatan bir gerçekle karşı karşıyayız.

Kürt halkının demokrasi taleplerine karşı zorbaca yöntemler devreye sokularak geri adım attırılmak istenmektedir. Özgürlük ve demokrasi için verilen tüm bedeller ve kazanımlar siyasi soykırım politikaları devreye sokularak gasp edilmektedir. Kürdistan’da ısrarla sömürge hukuku işletilerek Kürt halkının iradesinin kırılması hedeflenmektedir.

Kürt halkı, Önder Apo’nun açtığı özgürlük yolunda yürümeye devam etmektedir. Hiçbir faşist politika, hiçbir zorbalık Kürt halkının mücadelesini geri adım attırmaya yetmeyecektir. Demokratik iradeyle kazanan belediyelerin gasp edilmesi açıkça faşizmdir ve tecridin hakim kılınmasıdır.

Yurt dışında yaşayan halkımızı ve dostları halkımızın iradesinin yanında yer almaya, soykırımcı politikalara karşı demokratik tepkisini alanlara çıkarak göstermeye çağırıyoruz. Hiçbir çaba, hiçbir zorbalık Kürt halkının özgürlük mücadelesini engelleyemeyecektir. Faşist iktidarın eli kanlı diktatörleri Erdoğan ve Bahçeli’nin söylemlerinin bir kandırmacadan ibaret olduğunu herkes net olarak görmelidir.

Önder Apo üzerinde sürdürülen ağır tecridin tüm Kürdistan ve Türkiye'de egemen olduğu gerçeği ile hareket ederek mücadele daha kararlı şekilde sahiplenilmelidir."

MANNHEIM

Almanya'nın Mannheim kentinde düzenlenen mitingle, Kürt belediyelerine kayyum atanması protesto edildi. Mannheim Meclisi tarafından organize edilen mitingde, yüzlerce Kürdistanlı, merkezi tren istasyonunun önünde toplanarak gasp politikalarına karşı tepkilerini dile getirdi.

Sık sık "Belediyeler bizimdir, katil Erdoğan!" sloganlarının atıldığı mitingde, Türkiye’deki anti-demokratik uygulamalara dikkat çekildi.

Katılımcılar, seçilmiş yöneticilerin yerlerine kayyum atanmasını halk iradesine bir darbe olarak değerlendirdiklerini belirterek, uluslararası kamuoyunu bu duruma karşı duyarlı olmaya çağırdı.

SAARBRÜCKEN

Almanya'nın Saarbrücken kentinde yaşayan Kürt halkı, gaspları protesto etmek için toplandı. Etkinlikte Türkiye’de demokratik yollarla seçilen belediye başkanlarının görevden alınıp yerlerine kayyum atanmasının anti-demokratik ve halk iradesine karşı bir müdahale olduğu vurgulandı.

Protestoya katılanlar, "Halkın iradesine saygı gösterin", "Kayyumlar değil, halkın seçtikleri yönetmeli" gibi sloganlarla tepkilerini dile getirdiler. Almanya'daki Kürtler ve demokrasi yanlıları bu tür uygulamaların son bulması ve demokratik hakların korunması gerektiğine dikkat çektiler.

NÜRNBERG

Almanya'nın Nürnberg kentinde Kürdistanlılar ve dostları gaspları protesto etti.

Eylemdeki açıklamada şunlar belirtildi: “TC devleti Ortadoğu'da gelişen süreçte Kürtlerin iradesini gasp ederek Kürt halkını sindirmeye çalışmaktadır. Geçen gün Rojava'daki sivillere karşı yaptığı hava saldırıları olmuştu. Bugün de Kürdistan'daki belediyelere atadıkları kayyumlarla açık ve net bir şekilde şu ortaya çıkıyor: Ben Kürtlerin varlığını da iradesini de tanımıyorum. Buna karşı Kürtler ve dostları her ne pahasına olursa olsun irademize sahip çıkacağız bu kayyum rejimini Kürtlerin kapısından süpürüp tarihin çöp kutularına göndereceğiz.”

Miting, "Kayyumlar gidecek halk kalacak", "Faşizme karşı omuz omuza" ve "Halkın iradesi yenilemez" sloganlarıyla sona erdi.

DARMSTADT

Almanya Darmstadt'ta bulunan Luisenplatz'ta da belediyelerin gasp edilmesi protesto edildi.

Eylem sırasında "Katil Erdoğan elini belediyelerimizden çek!", "Kimse halkın iradesinin önünde duramaz!", "Jin, Jiyan, Azadî!" gibi sloganlar atıldı. Halk, Türkiye'deki baskıcı politikalara karşı direnişi sahiplenen mesajlar verildi.

KÖLN

DEM Parti belediyelerinin gasp edilmesi Almanya’nın Köln kentinde protesto edildi. Demokratik Kürt Toplum Merkezi tarafından organize edilen eyleme enternasyonalist örgütler, Almanya’da faaliyet gösteren sol ve demokrat örgütler de destek verdi.

Sık sık “Diktatör Erdoğan”, “Faşist Erdoğan” sloganları atılan açıklamada, “Êdî Bes e An Azadî An Azadî” pankartı açıldı.

Almanca açıklamadan sonra KON MED Eşbaşkanı Ruken Akça bir açıklama yaptı. Ruken Akça, Türk devletinin Kürt kazanımlarına karşı uyguladığı anti demokratik siyasete karşı Kürt halkının geri adım atmayacağını belirterek, “Kürt halkı hiçbir kazanımından geri adım atmayacaktır” dedi. Ruken Akça, Türk devletin Kürtlere yönelik soykırım siyasetine karşın Alman devletinin bu siyasete göz yumması ve ortaklaşmasını eleştirdi.

Konuşmasının devamında ise, “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm” hamlesi kapsamında 16 Kasım’da yapılacak yürüyüş için çağrıda bulundu.

STUTTGART

Almanya Stuttgart’ta, Türkiye’deki kayyum gasplarını protesto etmek amacıyla Demokratik Güç Birliği’nin öncülüğünde bir miting düzenlendi. Mitinge sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve çok sayıda demokratik kitle örgütü katıldı. 

Protesto sırasında yapılan konuşmalarda, kayyum atamalarının halkın seçimle iş başına getirdiği yönetimlerin haklarını gasp ettiği ve bu durumun demokrasiye zarar verdiği vurgulandı.

BASEL

İsviçre’deki eylemlerin ilki Basel kentinde gerçekleştirildi. Gasba karşı eylemde Kürt Siyasetçi Ferhat Encü bir konuşma yaptı. Encü konuşmasında, 4 Kasım darbesinden sonra Kürt siyasetçilerin tutuklandığına dikkati çekti. Encü, “Bu faşist gasba karşı direnen halkımıza, gençlerimize, kadınlarımıza acımasızca saldırıyorlar. Bu saldırılar Kürdistan’ın bir sömürge olduğunun göstergesidir. Önümüzde önemli bir görev duruyor. Mücadeleyi yükselterek bu ceberut sistemi defetmektir” dedi.

BastA Partisi sekreteri Fransizka Stier, Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-E) kayyumlara karşı hazırladığı bildiriyi Almanca okudu.

WINTERTHUR

İsviçre’nin Winterthur şehrinde KCDK-E yaptığı acil eylem çağrısı üzerine merkez tren istasyonunda bir araya gelen Kürdistanlılar, basın açıklaması yaptı.

İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Eş Başkanı Cemal Özdemir, gasba tepki göstererek, “Sömürgeci Türk devletine karşı alanlarda olacağız” dedi.

BIELEFELD

Almanya’nın Bielefeld kentinde Demokratik Kürt Toplum Meclisi öncülüğünde Hauptbahnhof önünde protesto eylemi yapıldı; Almanya ve Avrupa devletlerinin sessizliğine tepki gösterildi. Açıklamada şunlar belirtildi: “Alman hükümetinin ve başta Avrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu olmak üzere Avrupa kurumlarının sessizliği de en az Türkiye'nin anti-demokratik ve Kürt karşıtı politikaları kadar sorumlu olduklarını gösteriyor. Türkiye'nin yaptıklarının demokrasi, hukukun üstünlüğü ya da seçmen iradesine saygı ile hiçbir ilgisi yoktur. Almanya bu devlete yönelik sınır dışı işlemlerini arttırmak ve silah tedarikine devam etmek istiyor” denildi.

Açıklamanın devamında Türk hükümetine yönelik yaptırım çağrısı yapılarak, “Bu kesinlikle kabul edilemez. Türk hükümetine karşı mümkün olan tüm yaptırımlar derhal uygulanmalıdır. Bu şekilde devam edilmesi kabul edilemez ve Türkiye ve Kürdistan'daki demokratik güçleri zayıflatır” ifadeleri kullanıldı.
Protesto eyleminde “Demokratisch gewählte Bürgermeister wurden von AKP und MHP aus ihren Ämtern geputscht” (Demokratik olarak seçilen belediye başkanları AKP ve MHP tarafından görevden alındı) yazılı pankart ve Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, Êlih Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Sönük ile Xalfeti belediyesi eşbaşkanı Mehmet Karayılan’ın fotoğrafları taşındı. Eylemde, sık sık “Bijî Berxwedana Gelê Kurd”, “Bê Serok Jiyan Nabe”, “Kayyuma Hayır” sloganları atıldı.

MARSİLYA

Fransa’nın Marsilya kentinde yaşayan Kürdistanlılar, Canabiere meydanında gasba karşı miting düzenledi.

Kürdistan Özgürlük devrim şehitleri için bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan mitingde, “TC Kürdistan’da Kürt kazanımlarını işgal ederek iradeyi gasp ediyor” pankartı taşındı.

Mitingde Marsilya Kürt Halk Meclisi Eş Başkanı Erhan Karayazı konuşma yaptı. Karayazı, AKP-MHP faşist ittifakının Kürtlerin mücadelesi karşısında tıkandığını ve bu yüzden Önder Apo üzerinde tecrit devam ettiğini, bu tıkanmayı Kürtlerin kazanımlarına saldırarak, gasp ederek aşmak istediğini belirtti.

Karayazı, “Êlih’te kendisine karşı saldıran polise zafer işareti yapan irade, diz çökmez. Gün direnerek büyük kazanma günüdür. Güçlü bir şekilde irademize sahip çıkalım” dedi.

BERLİN

Almanya’nın başkenti Berlin’de, Dest Dan Kadın Meclisi ve Özgür Kurdistanlılar Meclisi (Nav Berlin) tarafından Alexanderplatz Meydanı’nda bir protesto mitingi düzenlendi.

Eylende TJK-E, TekoJIN ve Dem Parti’nin irade gaspına karşı açıklamaları okundu. Ardından Berlin Êzidî Kadın Meclisi adına Nurê Alkış, “Berlin’den gaspçı rejime karşı mücadele eden halkımızı selamlıyoruz” dedi. Nurê Alkış,  “Kürt halkı hiçbir zaman zulme boyun eğmemiştir. Nerede olursak olalım, zulme karşı bir direniş geliştireceğiz. Bu nedenle bulunduğumuz her alanda mücadelemizi büyüterek direnen halkımızın yanında olacağız” dedi.

Siyasetçi Sibel Yiğitalp ise, “Sekiz yıl önce, gece yarısı yapılan bir operasyonla eş genel başkanlarımız ve milletvekillerimiz gözaltına alındı ve o günden beri cezaevindeler. Bu sabah yine kayyumlar atandı; Kürdistan’da halkın iradesi bir kez daha yok sayıldı, seçme ve seçilme hakkı gasp edildi. Bu, son sekiz yılda üçüncü kez yaşanıyor. Bu kayyum atamaları, Kürt halkının statüsünü tanımamak, halkın iradesini kabul etmemek ve bölgedeki varlıkları sürdürmek amacıyla yapılıyor. Ne yasa ne de kural tanınıyor. Uyguladıkları yöntemlerin arkasında duracak ahlaki bir zemin bile yok. Öyle ki, kayyumlarla ele geçirilen belediyelerde yapılan yolsuzlukların boyutu her geçen gün ortaya çıkıyor” diye konuştu.  

Sibel Yiğitalp şunları vurguladı: “Zalimler, en çok kendileri korkar; çünkü zulmettikçe daha fazla düşman biriktirirler. Bu korku ve düşman birikimi içinde, zalimler korkakça yaşamaya mahkûmdur. Kürt halkı dört parçada da olsa, Avrupa’da, uzayda, hatta Mars’ta bile olsa, bu devlet Kürt’ün statüsünü kabul etmemek için her türlü zulmü ve zorbalığı uygulamaktan geri durmuyor. Ancak biz Kürtler artık yüz yıl önceki Kürt değiliz, on yıl önceki Kürt değiliz; hatta bir gün önceki Kürt de değiliz. Her gün daha da büyüyoruz, çoğalıyoruz, örgütleniyoruz. Bu zulme dünyanın her yerinden karşı çıkıyor, sesimizi çıkarıyoruz ve çıkarmaya devam edeceğiz.”

Siyasetçi Hakan Taş da, “Alman hükümeti, siyasi ziyaretler, ekonomik ilişkiler ve silah yardımlarıyla Boğaz’daki faşistleri desteklemeye son vermelidir. Almanya’dan beklentimiz, Türkiye’deki demokratik muhalefeti desteklemesidir; böylece demokratlar Türkiye’deki faşizmi nihayet alt edebilir”dedi.

Tutsakların Sesi Platformu adına ise Baki Selçuk konuştu. Gasp uygulamalarının Kürtlere karşı düşmanca politikaların devamı niteliğinde olduğunu belirten Selçuk, “31 Mart 2024 yerel seçimlerinde DEM Parti Kürdistan’da 75 belediye kazandı; ancak bu kazanımlar sürekli kayyumlarla baltalanmaya çalışılıyor. Almanya’nın Erdoğan rejimine verdiği askeri ve ekonomik destek, Türkiye’deki faşizmin güçlenmesine katkı sağlıyor. Alman hükümetini bu desteği sonlandırmaya çağırıyoruz; Kürt halkının iradesine yapılan saldırıyı kabul etmediğimizi belirterek dayanışma içinde mücadeleye devam ediyoruz” diye konuştu.

Miting boyunca “Jin Jiyan Azadî”, “Bijî Berxwedana Gelê Kurd” sloganları atıldı.

LUZERN

İsviçre’nin Luzern kentinde irade gaspını protesto etmek için merkez tren istasyonu önünde bir araya gelen Kürdistanlılar, Özgürlük Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Ardından Almanca ve Kürtçe basın açıklaması yapıldı. 

Luzern Demokratik Kürt Derneği Eşbaşkanı Gewher Altürk ise yaptığı konuşmada, faşizm karşısında her zaman direneceklerini vurguladı. Gewher Altürk, “Önderliğimiz nasıl direniyorsa biz de direneceğiz” diyerek gasba geçit vermeyeceklerini söyledi.

KCD-E Eşbaşkanlık Divanı Üyesi Musa Farisoğulları da, Türk devletinin 8 yıldır seçimlerde baş edemeyip darbe ve gaspla belediyelere kayyum atadığını hatırlattı.

Önder Apo üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin devam ettiğine işaret eden Farisoğulları, “Her zaman olduğu gibi yine disiplin cezası verildi. 10 yıldan fazladır halkımız üzerinde çok ağır bir savaş yürütülmektedir. Kimyasallarla, özel savaşla Kürt halkını yok etmek istiyorlar. Kürtlere yapılan baskı ve şiddeti ağırlaştırmak istiyorlar ama Kürtler buna boyun eğmeyecektir. Önderliğimize yapılan bu ağır tecride karşı direnmeliyiz ve başkaldırmalıyız. Büyük bunun başka çaresi yoktur” dedi.

Eylem “Bijî Serok Apo”, “Faşist Türkiye”, “Diktatör Erdoğan” sloganlarıyla sona erdi.

ZÜRİH

İsviçre'nin Zürih kentinde de kayyum gaspı kitlesel olarak protesto edildi. Zürih Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin acil eylem çağrısıyla Demokratik Güç Birliği (DGB) bileşenleri, demokratik kurum ve kuruluşlar merkez tren istasyonu önünde bir araya geldi.

Bir dakikalık saygı duruşu ardından İsviçre Kürt Kadınlar Birliği (YJK-S) adına söz alan Selma Sürer, geçtiğimiz hafta Türk devletinin sözde barış çağrısında bulunduğunu hatırlattı.

Bu çağrının gerçekçi ve samimi bir çağrı olmadığını belirten Selma Sürer, "Bir yandan Rojava'da işgal saldırısı düzenleyecek, diğer yandan Önderliğimiz üzerinde tecridi devam ettireceksiniz ve belediyelerimize saldırarak irademize kayyum atayacaksınız. Bizler Kürt halkı olarak Kürt kadınları olarak irademizi teslim almayı amaçlayan bu politikalara karşı bulunduğumuz her yeri direniş alanına çevireceğiz" diye konuştu.

İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Eşbaşkanı Dilan Çetinkaya da, "Kürt halkı bu zulme ve saldırılara her dönem direnmiştir. İrademize yönelik saldırılara karşı da direnişimiz sürecektir" dedi. Hazırlanan Almanca basın metninin okunması ardından oturma eylemi yapıldı.

FREIBURG

Almanya’nın Freiburg kentinde, Platz der Alten Synagoge meydanında toplanan yüzlerce kişi, Türkiye ve Kürdistan’da AKP-MHP hükümetinin halkın iradesine yönelik baskılarını yürüyüşle protesto etti. Eylem, Almanya’da yaşayan Türkiyeli ve Kürt diasporası ile dayanışma grupları tarafından organize edildi.

Yürüyüş boyunca, “Terörist/Diktatör Erdoğan” sloganları atıldı.

BONN

Almanya'nın Bonn kentinde Demokratik Kürt Toplum Merkezi (DTKM) öncülüğünde miting düzenlendi. Bonn şehir merkezinde gerçekleşen eylemde, Kürt halkının demokratik hakları ve yerel yönetimlerde halkın iradesinin tanınması istendi.

"Demokrasiye Sahip Çık", "Kayyumlara Hayır" ve "Halkın İradesi Engellenemez" sloganlarının atıldığı mitingde, Kürt halkının kendi temsilcilerini seçme hakkının korunması istendi.

FRANKFURT

Avrupa Demokratik Güç Birliği’nin (ADGB) çağrısı üzerine Almanya’nın Frankfurt kenti Hauptwache meydanında bir araya gelen onlarca kişi, Türk devletinin Kürdistan'da Kürt belediyelerine yönelik irade gaspına karşı eyleme geçti.

Yapılan açıklama ardından halk, Türk devletinin irade gaspına karşı kent merkezine doğru yürüyüşe geçti.

ARNHEM

Hollanda’nın Arnhem şehir merkezinde bir araya gelen Kürdistanlılar, irade gaspını bir basın açıklaması ile protesto etti.

Açıklamada kayyum politikalarının “Kürt’ü yok sayan, inkâr eden” siyasi bir soykırım olduğuna dikkat çekilerek, “Bu siyasi soykırıma karşı, başta gençler olmak üzere, kadınları, yurtsever halkımızı Bakur direnişini sahiplenmeye ve Kürdistan’da irade gaspına geçit vermemeye çağırıyoruz. Tarihi bir süreçten geçiyoruz; herkes Önder Apo üzerindeki tecridi kırmak ve fiziki özgürlüğünü sağlamak için mücadeleyi büyütmelidir” ifadeleri yer aldı.

Eylemde sık sık “Bijî Serok Apo” , “Yaşasın Halkımızın Direnişi”, “Kürdistan Faşizme Mezar Olacak” sloganları atıldı.