İşgalci Türk devletinin Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) ile hedef alınarak katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin için İsviçre’nin Zürih kentinde Şehit Aile Kurumu (KOMAW) öncülüğünde bir anma yapıldı. Anmaya Cihan Bilgin’in ailesi, İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) eşbaşbaşkanları, kurum temsilcileri, gazeteciler ve çok sayıda şehit yakını katıldı. 

Demokratik Kürt Toplum Merkezindeki anmada KOMAW adına İhsan Devrim  bir konuşma yaptı. Devrim, “Düşman ahlaksızca saldırıyor. Bu mücadeleyi savunan herkesi düşman olarak görüyor. Yıllardır Özgür Basına yönelik saldırılar daima vardı. Ancak şehit düşenlerin kalemleri yerde kalmadı. Biz bugünlere bu şehitler sayesinde geldik. Halk olarak şehitlere borçluyuz. Onlara layık olmak istiyorsak onların mücadelelerini daha ileri taşımalıyız. Cihan ve Nazım hakikati dünyaya duyurmak için Rojava’daydı. Onlar hakikat için bedenlerini verdiler” dedi. 

Cihan Bilgin’in amcası Metin Bilgin şehit aileler adına bir konuşma yaptı. Bilgin, “Ben sizi şehit Nazım ve şehit Cihan’ın ailesi adına selamlıyorum. Şehitlerin arkasından konuşmak kolay değil. Şehitler bütün onurlu Kürt halkının şehididir. Kürt halkının başı sağ olsun” dedi. 

Cihan Bilgin’in abisi Rojava’ya dönük saldırılara dikkat çekerek, “Rojava halkının kazanımlarına karşı Türk devleti sürekli saldırgan bir tutum içinde. Alçakça saldırlar yapıyor. Özgür basın emekçileri devletin yalan haberlerini ortaya koydukları için sürekli olarak hedef alınıyor. Cihan ve Nazım bu yalan haberlere karşı zorlu koşullar altında görevlerini yerine getirdiler. Bizler onların mücadelesini sürdüreceğiz” dedi.

Özgür Basın şehitlerinin arkadaşları adına konuşan Cihan Ölmez ise “Onlar en zor yerlerde görev yaptılar. Bundan dolayı konuşmak çok zor. Bundan sonra üzerimize düşen en büyük görev onların direnişini ve mücadelesini daha ileriye taşımaktır. İlk olarak Hawar yayına başladığından hünümüze kadar bir mücadele var. Bugün Özgürlük Mücadelesi sayesinde yüzlerce, binlerce basın emekçisi var” dedi.

TJK-E aktivisti Sozdar Sîdar da “Özgürlük eğer kolay olsaydı Heval Bêrîvan, Heval Ronahî bedenlerini ateşe vermezdi. Gerçekten de mücadele bedelsiz olmuyor. Cihan ve Nazım da hakikat savaşçılarıydı. Hiçbir zaman geride kalmadılar. Bedel isteyen en ön saflarda yerini aldılar. Onlar aşkla hakikat mücadelesini sürdürdüler. Onlar başta Rojava olmak üzere her Kürt'ün yüreğinde yer edindiler. Doğruları ekrana taşıdıkları için hedef alındılar. Onlar özel savaş konseptini yaptıkları haberlerle yerle bir ettiler” diye konuştu.