Haiti’de çete hakimiyeti genişliyor: Başkentten 33 bin kişi daha kaçtı

Uluslararası Göç Örgütü (IOM) çetelerin hakim olduğu Haiti’nin başkenti Port-au-Prince’te iki hafta içinde 33 binden fazla kişinin kaçtığını bildirdi.

IOM yaptığı açıklamada "Son haftalarda Haiti'nin başkenti Port-au-Prince Metropolitan Bölgesi'nde (PPMP) silahlı saldırılar yoğunlaştı. Saldırılar ve yaygın güvensizlik ortamı, PPMP içinde yerinden edilmelere yol açmanın yanı sıra, giderek daha fazla insanı çetelerin kontrolündeki yollarda seyahat etme riskini göze alarak başkentten ayrılıp taşraya sığınmaya zorluyor" dedi.

En sık kullanılan otobüs duraklarında veri toplayan IOM, 8-20 Mart tarihleri arasında 33 bin 333 kişinin başkentten ayrıldığını ve bunların çoğunlukla son aylarda yerinden edilen 116 bin kişiye ev sahipliği yapan Grand Sud bölgesine gittiğini gözlemledi.

IOM, "bu illerin yeterli altyapıya sahip olmadığını ve ev sahibi toplulukların başkentten gelen bu kitlesel göçlerle başa çıkmalarını sağlayacak yeterli kaynağa sahip olmadığını" vurguladı.

Başkentten kaçan 33 binden fazla insanın çoğu, bazen birkaç kez olmak üzere, zaten ülke içinde yerinden edilmiş kişilerden oluşuyor. 

Mevcut derin bir siyasi ve güvenlik krizi yaşayan Haiti’deki şiddet olayları mart ayı başından bu yana daha da şiddetlendi. Birkaç çetenin güçlerini birleştirerek Başbakan Ariel Henry'yi devirmek istediklerini iddia ederek Port-au-Prince'deki stratejik noktalara saldırıda bulundu.

Yoğun tepki toplayan Ariel Henry, ay başında Kenya'ya yaptığı bir seyahatin ardından ülkesine dönemedi. 

Artan baskı üzerine Henry 11 Mart'ta istifa etmeyi kabul etti ve o tarihten bu yana ülkenin yönetimini üstlenecek geçiş dönemi yetkililerinin oluşturulması için müzakereler devam ediyor.

Ancak bu arada silahlı çeteler, zaten yüzde 80'ini kontrol ettikleri başkent üzerindeki hakimiyetlerini genişletmeye devam ediyor.

BM'nin ülkedeki insani yardım koordinatörü Ulrika Richardson Perşembe günü yaptığı açıklamada, "Son birkaç gün içinde çeteler başkentin yeni bölgelerine doğru ilerledi" diyerek durumu "son derece endişe verici" olarak nitelendirdi.