Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir televizyon kanalına verdiği mülakatta, "Sadece bizim ve Amerikalıların gerçekten üçlümüz (nükleer silahları fırlatmak için kullanılan vektörler) var. Ve biz burada çok daha gelişmiş durumdayız. Tüm nükleer bileşenimiz daha modern" dedi.

Batı tarafından düzenli olarak Ukrayna'daki savaş alanında nükleer silah kullanma tehdidinde bulunmakla suçlanan Rus lider, "İster fırlatma rampaları ister tüzükler olsun, aşağı yukarı eşitlik var, ancak tüm uzmanların bildiği gibi burada daha modern" diyerek övündü.

Amerika Birleşik Devletleri’nin kendi "bileşenlerini geliştirmekte” olduğunu söyleyen Putin, “Biz de öyle. Bunun bir nükleer savaş başlatmak istedikleri anlamına geldiğini sanmıyorum, ama başlatırlarsa (...) biz hazırız" dedi. 

Vladimir Putin, geçmişteki üstü kapalı tehditlerine rağmen, bu silahları Ukrayna'da kullanmayı düşündüğünü bir kez daha reddetti. 

"Neden kitle imha araçlarını kullanalım ki? Hiçbir zaman böyle bir ihtiyaç olmadı" diyen Putin, Rus askeri doktrininin Rusya'nın varlığının tehdit edilmesi ya da "egemenliğimize ve bağımsızlığımıza yönelik bir saldırı" durumunda nihai silahın kullanılmasını öngördüğünü vurguladı.

Rusya Devlet Başkanı ayrıca Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un 26 Şubat'ta yaptığı ve Batılı askerlerin Ukrayna'ya gönderilmesini "göz ardı edemeyeceği” şeklindeki açıklamasında da ilk kez tepki gösterdi. Bunun hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini belirten Putin,  "Eğer yabancı ülkelerden resmi askeri birliklerden bahsediyorsak, bunun savaş alanındaki durumu değiştirmeyeceğinden eminim. En önemlisi de bu, tıpkı silah göndermenin hiçbir şeyi değiştirmeyeceği gibi" dedi.

Rusya, 2023 yazında Ukrayna'nın karşı saldırısının başarısızlığa uğramasından bu yana güçlü bir konumda olmasına rağmen, askerlerini oraya gönderdikten iki yıl sonra Ukrayna'yı yenmeyi başaramadı. Ancak Batılı medyaya göre aylardır Batı'dan gelen yardımların yavaşlaması, Ukrayna ordusunun cephe hattını daha ne kadar tutabileceği sorusunu gündeme getiriyor.

Batı, Rusya'nın Ukrayna'da kazanacağı bir askeri zaferin, Avrupa'daki toprak hırsını daha da körükleyeceğini savunuyor. 

Bu çerçevede Macron, Ukrayna'nın müttefiklerine Moskova karşısında "korkak olmamaları" çağrısında bulunarak Paris'in Kiev'e verdiği desteğin "sınırı" ve "kırmızı çizgisi" olmadığını vurgulamıştı.