Özgür dağlardan Tişrîn Barajı’na uzanan direniş
Özgür dağlardaki direniş mevzilerinde direnen YJA STAR ve HPG gerillaları, halkla birlikte YPJ ve YPG savaşçılarının Tişrîn Barajı’nda sergilediği tarihi direnişi selamladı.
Özgür dağlardaki direniş mevzilerinde direnen YJA STAR ve HPG gerillaları, halkla birlikte YPJ ve YPG savaşçılarının Tişrîn Barajı’nda sergilediği tarihi direnişi selamladı.
Faşist Türk devletinin en vahşi saldırılarını gerçekleştirdiği gerilla alanlarında, YJA STAR savaşçılarının öncülüğünde amansız bir mücadele yürütülüyor. Bu saldırılardan istediği sonucu alamayan ve büyük bir hezimet yaşayan işgalci Türk ordusu, gerilla karşısında yaşadığı yenilgiyi gizlemek için bu kez Rojava’ya saldırılar başlattı. Rojava’ya barbarca saldıran Türk ordusu, burada da halkın, YPJ- YPG’nin ve QSD’nin tarihi direnişiyle karşılaştı. Saldırıların başlamasıyla birlikte, halk örgütlü bir şekilde kendi savunma güçleri etrafında bir çember oluşturdu ve evlatlarıyla omuz omuza bir direniş sergiliyor. Tişrîn Barajı etrafında yaşanan yoğun saldırılara rağmen, bölgede tarihi bir direniş gösteriliyor. Bugün, yeniden ikinci bir Kobanê direnişine tanıklık ediyoruz.
Özgür dağlardaki direniş mevzilerinde direnen YJA STAR VE HPG gerillaları, YPJ ve YPG savaşçılarının sergilediği bu tarihi direnişi selamlayarak hem yürüttükleri savaş hakkında hem de Tişrîn Barajı’ndaki direnişle ilgili görüşlerini ajansımıza aktardı.
‘TİŞRÎN BARAJINA YAPILAN SALDIRILAR SOYKIRIM POLİTİKASININ DEVAMIDIR’
YJA STAR gerillalarından Esmer Salar, “İşgalci Türk ordusu, bir süredir Tişrîn Barajı’nda halka yönelik katliamlar gerçekleştirirken, Kürtlere karşı her türlü soykırım politikasını bir hak olarak görüyor. Ancak 21. yüzyılda Kürtler olarak büyük bir güç haline geldik ve o eski Kürtler yok artık. Bugün kendini savunan, kendinin farkında olan ve öz savunmasını geliştiren bir Kürt gerçekliği var. Tüm Kürtler olarak varlığımızı kabul ettirdik ve bu toprakların en kadim halkıyız. Artık kimsenin üzerimizde hesaplar yapmasına izin vermeyeceğiz. Bunu kabul etmeyenler, bugün dört parça Kürdistan’da saldırılar gerçekleştiriyor. Tişrin Barajı’na yönelik saldırılar da bu soykırım politikasının bir devamıdır. Buna karşı YPJ, YPG ve QSD öncülüğünde büyük bir direniş ve mücadele sergileniyor. Bu saldırılara karşı insanlık onurunu korumak, bir görevdir. Bizler, YJA STAR gerillaları olarak, bugün savaş tünellerinde işgalci Türk ordusunun saldırılarına karşı bir direniş gerçekleştiriyoruz. Bugün sadece Kürdistan dağlarında veya Tişrîn Barajı’nda değil, tüm dünyada Önder APO felsefesi ve ideolojisi etrafında birleşen Kürt halkı ve dostları, bir direniş gerçekleştiriyor ve mücadeleyi büyütüyor”.
‘ÖZGÜR BİR YAŞAM İÇİN SAVAŞMALIYIZ’
YJA STAR gerillası Esmer Salar, işgalci Türk ordusunun saldırılarına karşı halkın direniş ruhuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü. “Nasıl ki gerillalar olarak uzun bir süredir işgalci Türk ordusunun tüm saldırılarına karşı fedai bir ruhla direniyorsak, bugün de bu ruh Tişrîn Barajı’nda daha da yükseliyor. Faşist ve işgalci Türk ordusuna karşı topraklarını savunan halkın fedai ve direnişçi ruhu, bizi zafere götürecek. İşgalci Türk ordusunun varlığını topraklarında kabul etmemek, büyük bir onursal duruştur. Özgür bir yaşam için savaşmalıyız. İşgalci Türk ordusuna büyük bir kararlılıkla diyoruz ki, Kürt halkı asla senin saldırılarına baş eğmeyecek. Kürtlerin ruhu, Kürdistan özgürlük gerillalarının ruhudur.
21. yüzyılda kadın öncülüğünde gerçekleşecek devrim, Kürt halkının özgürlüğünü getirecek. Bu faşist saldırılar karşısında durmak, aynı zamanda erkek egemen zihniyete karşı da savaşmak anlamına geliyor. Tişrîn Barajı’nda gerçekleşen direniş, bizde de daha kararlı mücadele etme ve işgalci Türk ordusunun üzerine gitme isteğini artırıyor. Bu direniş sadece Tişrîn ve Rojava ile sınırlı kalmamalı; bu direniş, dört parça Kürdistan olmak üzere her yere yayılmalı. Tüm Kürtler bu direnişe katılmalı ve bulundukları her yerde işgalci Türk ordusuna karşı savaşmalıdır.”
‘YPJ’NİN DURUŞUYLA ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ DAHA DA BÜYÜYECEK’
Diğer bir YJA STAR gerillası olan Diren Çekdar ise, YPJ’nin rolüne dikkat çekerek şunları söyledi: “Şehit annelerinin düşmana karşı onurlu duruşu ve ‘biz ölümden daha büyüğüz‘sözleri bize büyük bir moral ve cesaret verdi. Bu duruş, tarihe yazılacak. Kadınlar olarak kendi gücünün farkına varmak ve düşmana karşı bir duruş sahibi olmak oldukça önemlidir. İster Rojava olsun ister Bakur, Başur veya Rojhilat olsun tüm anneler bizlerin de annesi ve bizler de onların evlatlarıyız. Biz bu halkın çocuklarıyız. Aynı zihniyete karşı savaşmak, aynı amaçları da doğurur ve biz bu amaç uğruna savaşıyoruz. Bu savaş, zaferle taçlanacak. Savaş tünellerinden Tişrîn Barajı’na ve Qereqozaq direniş tünellerine kadar zafer bizim olacak!”
‘MÜCADELEMİZ ÖNDER APO’NUN ÖZGÜRLÜĞÜNE DEK SÜRECEK’
HPG gerillalarından Rêber Botan da Tişrîn Barajı’ndaki direnişin YPG ve YPJ savaşçılarında ne kadar güçlü bir şekilde oturduğunu belirtti ve şöyle devam etti: “Bizler de özgürlük gerillaları olarak uzun yıllardır Kürdistan dağlarında büyük bir mücadele yürütmekteyiz. Yürüttüğümüz mücadele, bugün tüm dünyada büyük bir ses getirdi. İşgalci Türk devleti, yıllardır Kürdistan dağlarında özgürlük gerillalarına karşı tüm teknik imkanları ve gücüyle saldırdı. Ama bu saldırılarından herhangi bir sonuç alamadığı gibi, NATO destekli Türk devleti defalarca bu dağlarda yenilgiye uğradı. İşgalci Türk ordusunun çetelerinde savaşma iradesi ve cesareti kalmadı. Tek güvendikleri şey teknikti bu da gerilla karşısında sonuçsuz kaldı. Bugün de işgalci Türk ordusu, aynı yenilgiyi Tişrîn Barajı’nda direnen YPJ, QSD ve direnen halk karşısında yaşıyor. Tişrîn Barajı’nda gerçekleşen bu direniş, bunun en büyük göstergesidir. Biz de özgürlük gerillaları olarak bu direnişi sahipleniyor ve destekliyoruz. Bu direniş, kesinlikle özgürlüğe ulaşacaktır.”