GÖRÜNTÜLÜ

KESK Eş Genel Başkanı: 81 ilde alanlardayız

Beşiktaş ve Saraçhane’den eş zamanlı bir yürüyüş gerçekleştirerek Taksim'e gideceklerini söyleyen KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak: “Biz halaylarımızla, türkülerimizle bugünü kutlamak istiyoruz. Taleplerimizi bir koro şeklinde ifade etmek istiyoruz.”

1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI

Anayasal hak olmasına rağmen kutlamaların Taksim’de yasaklanmasını eleştiren KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, üç yıl üst üste engel konulmadığı için Taksim’de gerçekleştirdikleri 1 Mayıs kutlamalarında kimsenin burnumun dahi kanamadığını hatırlattı. Ayfer Koçak, 81 ilde 1 Mayıs kutlamalarını gerçekleştireceklerini söyledi.

ANF’ye konuşan Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, 1 Mayıs kutlamalarının yıllarca yasaklandığını ama yine de her zaman kutlandığını ifade ederek, “En nihayetinde uzun süredir 1 Mayıs tatil olarak ilerlemiş durumda, işçi ve emekçiler alanlarda buluşuyor. Uzunca bir süre Taksim meselesiyle ilgili tartışmalar yürütmek zorunda kaldık. Çünkü özellikle 1977 yılındaki saldırı sonrasında kaybettiğimiz yol arkadaşlarımızı hem anmak hem anılarına sahip çıkmak istiyoruz. 1 Mayıs'ta buluşmanın hafızası olarak denilen Taksim Meydanı, şehrin de merkeziydi. Çünkü biz hayatın merkezindeyiz. Bu dünya işçi ve emekçilerin, bu hayatı üretenlerin alınteri sayesinde dönüyor. Dolayısıyla şehir merkezlerinde bütün işçilerin, emekçilerin buluşabileceği, rahatlıkla gelebileceği alanlarda 1 Mayıs'ı kutlamaya çalışıyoruz. Biz sadece İstanbul'da Taksim Meydanı'nı değerlendirmiyoruz; 81 ilde 1 Mayıs kutlamaları için alanlarda olmaya çalışıyoruz” dedi.

ŞEHİR MERKEZLERİ 1 MAYIS ALANLARIDIR

Ayfer Koçak, ülkede yaşayan insanların yüzde 90’ının emeği ile geçinen işçi, yoksul kesimlerden olduğunu hatırlattı. Bu sebeple şehir merkezlerinde 1 Mayıs’ı kutlamak istediklerini belirten Ayfer Koçak, “O yüzden de şehir merkezleri aslında 1 Mayıs alanlarıdır. Sadece Wan'da ve Batman'da o bölgedeki bazı illerin talebiyle bölge mitingi olarak kutlanacak, onun dışında bütün illerde 1 Mayıs kutlamalarını gerçekleştiriyoruz ve her birisinde de şehrin merkezi alanlarında olmaya özen gösteriyoruz. Doğal olarak İstanbul'da da Taksim Meydanı diyoruz” diye konuştu.

ANAYASAL HAKKIMZA MÜDAHELE EDİLİYOR

Taksim Meydanı'nın bu yıl başka bir özelliği olduğunu ve siyasal  iktidarın Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) işçi, emekçiden yana verdiği olumlu kararlarını dikkate almayarak uygulamadığını ifade eden Ayfer Koçak, “Eğer Anayasa Mahkemesi'nin kararları bu siyasal iktidar tarafından uygulanmıyorsa, o zaman bizim anayasal haklarımıza bir müdahale vardır. Anayasal haklarımıza müdahaleyi engellemek istiyoruz. Vermiş olduğumuz bütün mücadele bu hakları genişletmek için, bu hakların biraz daha demokrasiden, özgürlükten ve emekten yana genişlemesi için mücadele ediyoruz. O yüzden de anayasa haklarımızı esas aldığımız bir yaklaşımla Taksim Meydanı'nda olmak istiyoruz. Çünkü Taksim Meydanı, Anayasa Mahkemesi’nin de ifade ettiği gibi işçi ve emekçilerin buluşma alanı” diye belirtti.

VERGİ AFLARI EMEKÇİYE, YOKSULA DEĞİL SERMAYEYE GELİYOR

Ayfer Koçak, emeklilerin aldığı ücretin açlık sınırının yarısı düzeyinde olduğunu ve bu sebeple emekli olamadıklarını ifade etti. Kamu çalışanları ve ücretli çalışanların aldıkları ücretlerin de yoksulluk sınırının altında olduğunu belirten Koçak, şöyle devam etti: “Alım gücü olabildiğince düşüyor. Sürekli manipüle edilen bir süreç var. Zaman zaman marketlere, bakkallara, restoranlara, lokantalara gıda fiyatlarının çok yüksek olması meselesi üzerinden suç atılmaya çalışılıyor. Açlığı giderme alanları olarak baktığımızda, gıdaya ulaşım çok zorlaşmış durumda. Ama bu ülkede vergiler sürekli artıyor. Yani vergileri en çok veren de, biz maaşıyla geçinmeye çalışan yoksul emekçileriz. Bu ülkede sürekli sermayenin ödemesi gereken vergilere dair aflar geliyor. Ama maaşıyla geçinmeye çalışan biz yoksul emekçiler açısından zaten maaşımızı almadan vergiyi ödemiş oluyoruz. Dolayısıyla o aflar sadece zenginlere gelmiş oluyor. Yani bu durumda aslında verginin büyük bir kısmını bizden ödemiş oluyoruz” diye ifade etti.

KADIN EMEĞİ YOK SAYILIYOR

Kadınların 3’te 1’inin çalıştığını, 3’te 1’inin de esnek ve güvencesiz çalıştığını dile getiren Ayfer Koçak, “Maalesef siyasal iktidar zaman zaman yapmış olduğu değerlendirmelerde bunu çok normalleştiriyor ve olması gereken olarak tanımlıyor. Kadını aynı zamanda ev içi emek meselesi üzerinden tanımlıyor. Ama bunu da karşılıksız olarak tanımlamış olduğu bir ev içi emeğe mahkum ediyor. Hem evde hem de dışarıda çalışabileceği, istihdamda bulunabileceği şekilde... Yani hem aileyi ve ailenin devamı noktasındaki görevini yerine getirecek hem de aynı zamanda istihdamda olacak. Bunu esnek ve güvencesiz bir çalışma üzerine tanımlıyor” ifadelerini kullandı.

“Kadın ve erkek, hukuk açısından eşit noktada tanımlanmak zorunda” vurgusunda bulunan Ayfer Koçak, “İstihdamdaki rolü ve çalışma hayatında alacağı gelirin öz katlarına eşitlenmek durumunda. Yani bütün yükleri kadının sırtına yüklemek ve kadını görünmez kılmak, bu anlamda kadının emeğini görünmez kılmak bir kere hukuksal olarak doğru değil, bir suç olarak da tanımlanabilir. Çünkü anayasada herkes eşit haklara sahip. Dolayısıyla, bir cinsi hem çalışma hayatı hem de evdeki yaşam  itibarıyla devletin, siyasal iktidarın tanımlaması toplumun talep ettiği bir şey değil. Kadınlar çok açık bir şekilde bunu 8 Mart'ta da, 25 Kasımlarda da tüm açıklığıyla ifade ediyorlar. Eşit işe eşit ücret tariflerini ifade ediyorlar. Esnek çalışmayı reddediyorlar.”

TALEPLERİMİZİ KORO HALİNDE İFADE EDECEĞİZ

KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, Taksim Meydanı’na Beşiktaş ve Saraçhane’den eş zamanlı bir yürüyüş gerçekleştirerek Taksim’e gidecekleri bilgisini verdi ve şöyle devam etti: “Hepimiz buluşmadan, buluşma yerlerinde bir araya gelmeden, yürüyüşe başlamadan diğer taraf yürümeyecek. Biz valiye bir daha buradan seslenmiş olalım. En nihayetinde 1 Mayıs Birlik ve Dayanışma Günü. Biz halaylarımızla, türkülerimizle bugünü kutlamak istiyoruz. Taleplerimizi hep birlikte bir koro şeklinde ifade etmek istiyoruz. Bunun için yolları açmalarını bekliyoruz. Valiliği gerçek anlamda bir göreve, yani yoksul emekçilerin, işçilerin güvenliğini almaya davet ediyoruz. Üç yıl üst üste Taksim'de de kutladık. Tek bir emekçinin burnu kanamadı kutlamalarda. Sorun çıkıyorsa, çatışma, kargaşa oluyorsa, bu Taksim’in engellendiği dönemlerde olmuştur maalesef. Biz o gün yan yana gelecek olan bütün gruplar, bu ülkede ülkenin demokratikleşmesi, emeğin hakkını alması için yoksulluğa karşı emeğin gücünü açığa çıkartmak için buluşan kurumlar olacağız” dedi.