15 Şubat Uluslararası Komplosunun 26. yılına girerken, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 25 yıllık esaretine son verilerek özgürlüğüne kavuşması için Kurdistan ve Avrupa’da düzenlenen eylem ve etkinlikler devam ediyor. 10 Ekim’de küresel çapta startı verilen “Öcalan’a özgürlük Kürt sorununa siyasi çözüm” hamlesi kapsamında düzenlenen eylemlerden birisi de enternasyonalistlerin 11 Şubat’ta Basel’den startını verdiği “Öcalan’a özgürlük” yürüyüşü. 

15 Şubat’ta Fransa’nın Strasbourg kentinde sona erecek bu yürüyüşe aralarında Fransa, İngiltere, Almanya, Belçika, İsviçre, Hollanda, İspanya, İtalya, Katalanya, Bask Ülkesi, Şili’nin de olduğu toplamda 13 ülkeden çoğunluğu kadınlardan oluşan 200 enternasyonalist genç katılıyor.

KAPİTALİZME ÖFKE ABDULLAH ÖCALAN’A GÜVEN

Tüm farklılıklarına rağmen onları bu yürüyüşte birleştiren temel etken paradigmalarında kendi geleceklerini gördükleri; Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan. Bir çoğunluğuyla konuşma ve röportaj yapma fırsatı bulduğum 20-30 yaşlar aralığındaki bu gençlerde ilk göze çarpan; içinde yaşadıkları kapitalist sisteme duydukları öfke ve Abdullah Öcalan’a ve onun paradigmalarına duydukları güvendi.

Ortak talep ve istekleri Abdullah Öcalan’ın kısa sürede fiziki özgürlüğüne kavuşması olan enternasyonalist özgürlük yürüyüşçülerinin çoğunluğu üniversite mezunu veya hala üniversite öğrencisi.

Kendilerini “Biz Öcalan’ın paradigmalarıyla başka bir dünya mümkün diyenleriz” diye tanımlayan enternasyonalist yürüyüşçüler, Basel-Strasburg özgürlük yürüyüşünde neden yer aldıklarını ve bu yürüyüşün anlam ve önemini ANF’ye değerlendirdi.

DERECK CROUZ: ABDULLAH ÖCALAN’IN PARADİGMASININ DUYULMASI İÇİN BURADAYIM

Fransa’nın Bordeaux kentinden yürüyüşe katılan üniversite öğrencisi Dereck Crouz özgürlük yürüyüşünde olmasını şu cümlelerle açıklıyor: “Bugün buradayım çünkü Abdullah Öcalan’a özgürlük istiyorum. Burada olmamın temel amacı Kürt özgürlük mücadelesi ve Öcalan’ın kadın-erkek eşitliğini merkezine koyan ideolojiyi desteklemek ve onun duyulmasını sağlamaktır”.

Abdullah Öcalan’ın içinde bulunduğu tecrit koşullarına büyük bir öfke duyan Crouz, bu öfkeyi şu şekilde dile getirdi: “Bu tecridi anlatmaya kelime bulamıyorum. Bu tecrit tam anlamıyla insanlık dışı bir muameledir. Bir insanın ailesi başta olmak üzere dışarıyla iletişimin tamamen elinden alınması kabul edilemez. Bunlar yaşanırken sormak gerekir; neden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi var? İşte bunları sorguluyorum. Bunlar karşısında nasıl sessiz kalınabilir. Bu sessizliğe karşı bugün bu yürüyüşte olmak benim için çok önemli”.

“Her şeyden önce buradaki temel talebim Öcalan’ın özgürlüğüdür” diyen Crouz, özgürlüğünü istediği Abdullah Öcalan’ı şöyle tanımlıyor: “Öcalan önemli değerlere sahip bir ideolojinin temsilcisidir. Herkes gibi siyasi fikirlerini özgürce söylemesi için özgür olmalı.

ŞİLİLİ CASTİLLO: ALTERNATİF ABDULLAH ÖCALAN

Enternasyonalist yürüyüşte yer alan başka bir isim ise aslen Şilili olup Almanya’da yaşayan Celia Castillo. Üniversite öğrencisi olan ve genç yaşına rağmen özgürlük mücadelelerine uzak olmayan Celia Castillo’nun da yürüyüşteki temel amacı Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve paradigmaları.

Kendilerini başka bir dünya mümkün diyenler olarak tanımlayan Castillo, alternatif olarak ise Abdullah Öcalan’ı ve paradigmalarını işaret ediyor, “Bu yürüyüşte olmak çok önemli çünkü ne istediğimizi, neye ihtiyacımızın olduğunu söylemek ve bunları gerçekleştirmek için bir alternatife sahip olduğumuzu göstermek açısından önemli. İçinde yaşadığımız kapitalist, emperyalist, ataerkil sistemlere karşı bir alternatifimiz var bu alternatifi de Abdullah Öcalan bize sunuyor”.

‘ABDULLAH ÖCALAN’IN ÖZGÜRLÜĞÜ BİZİM ÖZGÜRLÜĞÜMÜZDÜR’

Abdullah Öcalan’ın 25 yıllık İmralı esaretinin temelinde mevcut kapitalist sisteme karşı ortaya koyduğu ve geliştirdiği alternatif paradigmalar olduğuna inanan ve kendi özgürlüğünü Öcalan’ın özgürlüğünde gören Castillo, şunları ekliyor: “Öcalan demokratik bir şekilde nasıl yaşayabiliriz, tüm farklılıklarımıza rağmen demokratik ulusu nasıl inşa edebiliriz anlamında bize fikirleriyle önemli bir yol gösteriyor. Bu fikirlerin yeni bir dünyanın inşasında toplumlar için öncü olduğuna inanıyorum. Öcalan’ı hapsetmek onun düşüncelerini hapsetmek anlamına geliyor. Dolaysıyla, Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için birleşmeliyiz. Onun özgürlüğü bizim özgürlüğümüzdür”.

ALEXANDRA SOMMER: DÜNYA ABDULLAH ÖCALAN’I YAKINDAN TANIMALI

Enternasyonalist yürüyüşte yer alan bir diğer isim ise Almanya’nın Frankfurt kentinden Alexandra Sommer. Kendi okumalarıyla Kürt hareketini ve Abdullah Öcalan’ın paradigmalarını yakından tanıyan bir isim olan aktivist Alexandra Sommer, dünya toplumlarının Öcalan’ın fikirlerini yakından tanımasını istediğini ve bunun için mücadele edilmesi gerektiğini söylüyor.

Abdullah Öcalan’ın paradigmalarının dünyaya çok yönlü perspektifler sunduğunu söyleyen Alexandra Sommer, şunlara dikkat çekiyor: “Öcalan Ortadoğu’nun tarihini çok farklı bir perspektiften anlatıyor. Öcalan, Avrupa ülkelerinin aksine, tarihi başka bir yerden ele alıyor. Öcalan’ın bu bakış açısını çok önemli buluyorum. Avrupa’nın özgürleşmesi, kadınların özgürleşmesi için bu paradigmaya ihtiyacımız var. Dolaysıyla, Öcalan’ın paradigmalarının başta genç kadınlar olmak üzere insanlık için çok önemli olduğunu düşünüyorum”.

Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için düzenlenen ve kendisinin de bir parçası olduğu enternasyonalist yürüyüşün çok anlamlı ve önemli olduğuna inanan Alexandra Sommer, şunları ekliyor: “Öcalan 25 yıldan beridir tecrit altında. Bugün çok mutluyum çünkü dünyanın farklı yerlerinden bu kadar çok sayıda insan onun özgürlüğü için burada yürüyor”.