GÖRÜNTÜLÜ

Cumartesi Anneleri: Türk askeri çağırdı, kendilerine bir daha ulaşılamadı

Cumartesi Anneleri, Türk askeri tarafından çağrılan ve daha sonra ulaşılamayan Emin ve Mehmet Fındık kardeşler ile Ömer Kartal’ın akıbetini sordu, "Mehmet Eymür’ü iyi bilmezdik" dedi.

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve belli olan faillerin yargılanıp cezalandırması için Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucuları, 981. hafta eylemlerinde, Şirnex Silopiya'da 31 Aralık 1995’te sipariş götürmek üzere gittikleri Emniyet Müdürlüğü binasından bir daha çıkamayan Emin ve Mehmet Fındık kardeşler ile Ömer Kartal’ın akıbetini sordu.

Bu haftaki açıklama gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Avukat Jiyan Tosun tarafından okundu. Yüzlerce insanın Türk devlet kurumları eliyle kendilerinden geriye hiçbir iz bırakılmadan kaybedildiğini hatırlatan Jiyan Tosun, iktidarlar değişse de hakikat ve adalet karşıtı rejimde bir değişiklik olmadığını kaydetti.

Mehmet Fındık, Ömer Fındık ve Ömer Kartal dosyası için bir araya geldiklerini belirten Jiyan Tosun, Fındık kardeşler ve Kartal’ın hikâyesini şöyle anlattı:
“31.12.1995 tarihinde saat 13:30’da Silopi Doruklu köyü muhtarı Mehmet Fındık telefonla arandı. Arayan kişi ‘Jandarma Komutanlığından arıyoruz. Bize yılbaşı için üç tane hindi getirin’ dedi. 13 yıldır muhtarlık yapan Mehmet Fındık, can güvenliğinden endişe ettiği için yanına kardeşi Ömer Fındık ve kuzeni Ömer Kartal’ı aldı. Birlikte hindileri götürmek üzere Mehmet Fındık’ın otomobili ile köyden ayrıldılar.

Uzun bir zaman geçmesine rağmen üç köylü geri dönmedi. Tedirgin olan aileleri, Silopi İlçe Jandarma Komutanlığına gittiler. Burada kendilerine 'Yakınlarınız buraya geldi, hindileri bırakıp Emniyete gittiler' denildi. Bunun üzerine aileler, Emniyet Müdürlüğüne gittiler. Burada da ‘Bize hindi getirdiler, sonra da köye gittiler’ denildi.

AKIBETİNİ SORAN HALKA ATEŞ AÇILDI

 Köye geri dönen aileler, onların gelmediğini görünce yeniden Silopi Emniyet Müdürlüğü’ne gittiler. Köyde arabası olan herkes o gece emniyetin önüne geldi. ‘Yakınlarımızı almadan buradan gitmeyiz’ diyen köylülerin üzerine panzer sürüldü ve ateş açıldı. Bunun üzerine köye döndüler. Onlar köye döndükten iki-üç saat sonra Silopi’den bir helikopter havalandı. Aileler, kaybolan yakınlarının bu helikopter ile Silopi’den çıkarılmış olabileceğini düşündü.

 Ertesi gün Mehmet Fındık’a ait araç Cudi Mahallesi'nde Silopi Emniyet Müdürlüğüne 300-400 metre uzaklıkta terk edilmiş olarak bulundu. Araç, sürtünmeden dolayı çizilmiş, Silopi Emniyet Müdürlüğünün kapısının boyası çizilen yerlere bulaşmıştı.

Aileler, yakınlarının bulunması talebiyle Silopi ve Cizre Kaymakamlıklarına, Silopi Emniyet Müdürlüğü ve Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına başvurdu. Ancak başlatılan soruşturmada hiçbir ilerleme kaydedilmedi. 39 yaşındaki Mehmet Fındık, 22 yaşındaki Ömer Fındık ve 24 yaşındaki Ömer Kartal’dan bir daha haber alınamadı."
Jiyan Tosun, ailelerin hukuk mücadelesinin de Türk yargısı tarafından takipsizlik kararıyla engellendiğini söyledi.

'MEHMET EYMÜR’Ü İYİ BİLMEZDİK!'

Açıklamanın ardından söz alan İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon’dan Sebla Arcan, KOAH tedavi gördüğü Çam Sakura Hastanesi’nde bu sabah ölen eski MİT’çi Mehmet Eymür hakkında, “Mehmet Eymür’ü iyi bilmezdik. Eymür, Cumartesi Anneleri’nin yaşadığı acıların sorumlularından, aktörlerinden biridir” dedi.

 Cumartesi Anneleri ve insan hakları savunucuları, polis ablukası altındaki Galatasaray Meydanı’na karanfiller bıraktı.